CHP'nin en güçlü olduğu kent İzmir'de art arda yediği goller partiye zarar verir noktaya geldi. Bunda da başrolü oynayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'den başkası değil. Yardımcı başrolde ise, Menemen ve Urla Belediyelerinde yaşanan süreçlerde yaptığı hatalarla CHP İl Başkanı Deniz Yücel var. İkisinin arasındaki anlaşmazlık ve koordinasyon eksikliği de buna eklenince durum daha da kötüleşiyor. Bu arada CHP'nin düştüğü bu tablonun oluşmasında AK Parti'nin muhalefet performansının da büyük etkisi olduğu da bir gerçek.
KREDİ İŞİNDE HERKESİ YANILTTI
Çok değil sadece şu son 1-2 ayda yaşananlara bakar mısınız? Soyer, önce çıktı, "İzmirli depremzedeler için Dünya Bankası'ndan sağladığımız 340 milyon dolarlık krediyi Cumhurbaşkanı Erdoğan gerekli sözleşmeyi imzalamadığı için alamıyoruz" dedi. Bu söz CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu başta olmak üzere parti yönetiminden birçok kişi tarafından dillendirildi. Ancak AK Parti'nin süreci sorgulamasıyla ortaya çıktı ki, Büyükşehir ve Dünya Bankası arasında imzalanmış bir kredi sözleşmesi yok. Dolayısıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın şu an önüne konmuş bir sözleşme de bulunmuyor. Varsa sadece sözlü bir kredi kullandırma mutabakatı var o kadar. Soyer bile bir ara bunu itiraf etti sonra yeniden ağız değiştirdi. Peki ne oldu? CHP, Genel Başkan düzeyinde siyaset yaptığı bir konuda golü yedi.
İSTANBULLUYA KIYAK TERS TEPTİ
Soyer'in son olarak Halkapınar'daki 113 yıllık tarihi Meslek Fabrikası binasını İstanbullu Adıgüzel Vakfı'na üniversite kurulma şartıyla 20 yıllığına vermeye çalışmasında gelinen nokta ise, CHP için açık bir hezimete dönüştü. Evet kim ne derse desin bu yaşanan hezimettir. Soyer'in bu tahsisi eksiklikler ve muğlaklıklarla dolu bir protokolle çalışması geri tepti. Önceki akşamki Büyükşehir Belediye Meclisi'nde AK Parti'nin etkili muhalefeti CHP'yi adeta dağıttı. AK Partililer konuştukça CHP'li meclis üyeleri "Evet oyu verirsem yarın öbür gün üzerime zimmet çıkar" diyerek salondan çıktı. CHP kendi grubuna bile hakim olamadı. Mecliste karar yeter sayısı olup olmadığı tartışmalı hale geldi. Bu arada AK Parti'nin sert muhalefeti İyi Parti Grubu'nu da etkiledi. Onlar da karşı çıkınca Soyer mecburen geri adım atmak zorunda kaldı.
İZMİR'DE TABLO DEĞİŞEBİLİR
Soyer'in Karşıyaka Cumhuriyet Mahallesi imar planlarıyla ilgili yaptığı yanlış, gazeteci Enver Aysever'i ihyaya yönelik kıyak ihale yapması, Türkiye ve İslam düşmanı karikatüristleri Mizah Festivali'ne davet etmesi, heykel sayma ve trafik konisi dizme gibi trajikomik ihalelere çıkması şeklindeki hatalarının üzerine gelen bu son iki olay adeta işin tuzu biberi oldu. Diğer yandan CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel'in de Urla ve Menemen Belediyelerindeki süreçlerdeki acziyeti, Gaziemir gibi partide tartışma olan yerlerde etkili olmaması da bunlara eklenince CHP, İzmir'de siyaset açısından en başarısız dönemlerinden birini yaşar hale geldi. Eğer, İyi Parti de ara sıra nabız yokladığı gibi İzmir'de kendi adayını çıkarırsa İzmir'deki oy tablosu çok değişebilir. CHP İzmir'de hiç beklemediği bir şok yaşayabilir.