• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Burnunu çeke çeke okul yoluna düşenler FİLİZ İÇKE ÖNAL

Burnunu çeke çeke okul yoluna düşenler

filizicke@hotmail.com Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 31.10.2021, 00:00

Salgın dönemindeyiz malum.
Açık hava, çocukların oyun alanı olarak en güvenlisi. Tatil günlerinde mümkün olduğunca apartmanın önü, okulun bahçesi, evin yakınındaki parkta vakit geçiriyoruz.
Tablet oyunları için odalarında oynamak isterlerse de pencereler daima açık. Zira kapalı ortamlar, bulaş riskini artırıyor.
Pür dikkat çocukları izliyoruz. Bırakın yüksek ateşi, öksürüğü; en ufak bir burun akıntısı, keyifsizlik haline karşı daima tetikteyiz. Peki hastalanırlarsa ne olacak? Elbette okula göndermeyeceğiz ve evde istirahat edip en kısa sürede iyileşmeleri için elimizden geleni yapacağız.
O SARTLAR ZORLANACAK!
İdeali bu elbette. İnsan çocuğu için şartları sonuna kadar zorlar, zorlamalı, öyle değil mi? Eşlerden ikisi de çalışıyorsa birinden biri yıllık izin kullanır, olmadı aile yakınlarından destek alınır, o da yoksa komşudan rica edilir vesaire...
Peki ya pratikte ne oluyor dersiniz?
Burnunu çeke çeke okul yoluna düşüyor küçücük çocuklar. Çok çok mecbur kalıp yollayanları tenzih ederim ama sözüm diğerlerine, hele hele çalışmayan annelere. Yazıktır, günahtır. El kadar bebe, o haliyle okula gönderilir mi? Ne yapacaksın o çocuk okuldayken? Komşuya kahveye mi gideceksin? Eve süpürge mi tutacaksın? Market indirimi mi kovalayacaksın? Hangisi daha önemli çocuğundan?
BIR KAHVALTI, BIR MASAL
Kötü muamele gören, ilgisiz bırakılan, kötü sözle örselenen çocukları görünce içi sızlıyor insanın.
Geçenlerde bir yerde okudum. Diyor ki; bir kahvaltı hazırlamayacağınız, bir masal okumayacağınız çocukları neden getirirsiniz ki dünyaya? Sahi, niye getirirsiniz ki dünyaya?

CANIM 0.7 KALEM, SEN NE GÜZEL BİR SEYSİN!
Deniz bu yıl dördüncü sınıfa gidiyor ve bugüne kadar yazı yazmakla hep bir derdi oldu.
Tahtadakini deftere geçirmekte hep isteksiz, hep gönülsüzdü.. Ne kırmızı kalemle başlık, ne de metnin tamamı.
En fazla bir iki cümle... O da yamru yumru. Sonra bir gün çok güzel bir şey oldu. Benim en sevdiğim 0.7 kalemlerime merak sardı.
Al dedim, dene.. Oymuş meğerse.
Tahtadaki yazının tamamını yazdığı gibi, yazının sonlarına doğru ucu bitmiş, kaleme takamamış, almış eline o incecik ucu, onunla yazmış satırlarca. "Elimden ter aktı anne" diyor, ama öğretmeninden bir değil tam iki yıldız almış performansıyla. O gün kırtasiyeye gittik ve beğendiği dört tane 0.7 kalemi aldık. Bir yeni kalem kutusu, bir silgi derken 80 lirayı geçti harcamamız.
"Feda olsun" dedim. Sen yeter ki yaz...

ASIYA ELBETTE GÜVENİYORUM
Amerika Gıda-İlaç dairesi FDA, Pfizer/Biontech aşısını 5-11 yaş dönemindeki çocuklar içinde onayladı. Uzmanlar, bu onayın aşının daha düşük dozunun çocuklarda güvenli ve etkili olduğunu gösteren araştırma sonuçlarından sonra beklenen bir karar olduğunu ifade ediyor. Atatürk'ün "Hayatta en hakiki mürşit ilimdir" sözünün rehberliğinde daima tıbba güvendim ve elbette aşımı oldum. Çocuğumun da bugüne kadar gereken bütün aşılarını eksiksiz yaptırdım. Türkiye'de uygulama başlarsa da hiç tereddütsüz yaptırırım.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA