• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
SEDA KAYA GÜLER

Evlenen evlenene

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 30.05.2016, 00:00
Şu aralar habire davetiye geliyor yakın arkadaşların, akrabaların, komşuların çocuklarının kına/nikah/düğün törenleri ile ilgili. Eskiden tek davetiye gelirdi böyle günlerle ilgili. Şimdi üç davetiye var: Kına, nikah ve düğün...
Kına gecesi, genelde kızın baba evinden ayrılmasından bir gün önce düzenlenir ama şimdilerde bir hafta öncesinden veya birkaç gün öncesinden yapılıyor. Zira düğün gibi çalgılı/çengili geçtiğinden, yani düğünün kadın kadrosu bütün gece dans edip eğlendiği için ertesi gün nikahın olması mümkün olamıyor. Belediyelerde nikah töreni ve sonrasında da otel veya salonlarda düğün töreni.
Hepsi ayrı bir bütçe tabii. Hepsi için ayrı kıyafetler, aksesuvarlar, masraflar. Mesela her biri için üç gelinlik!
Oldum olası acımışımdır düğüne harcanan paralara. Biliyorum pek çok kişi karşı çıkacaktır ama bana o kadar anlamsız ve gereksiz geliyor ki kına ve düğün törenleri.

DÜĞÜN MASRAFLARI

Şöyle düşünelim: evlenmek isteyen bir çift var. Yeni bir hayat kurmak istiyorlar, yeni bir başlangıç yapmak arzusundalar ve büyük bir olasılıkla yeni bir ev kuracaklar.
Üstelik şimdiki gençler bu evin eksiksiz olmasını istiyorlar.
Yatak odasından salon takımına kadar her eşya olacak. Ve tabii beyaz eşyalar, mutfak eşyaları ve televizyondan müzik setine diğer eşyalar. Çeyizleri saymıyorum.
Ben kalkmıştır diye düşünürken "Gelin evi" gibi programlardan öğrendiğime göre kalkmamış. Hiç kullanılmasa da "örtü" takımları da yeni eve gelinle birlikte gidiyormuş.
Yani bütün bu eşyaların alımı için epey bir miktarda bir harcama gerekiyor. Kızerkek tarafı paylaşsa da harcamanın büyük bir kısmı damadın ailesine yazılıyor.
Tutulacak evin peşinatı, badanası, tamiratı, kirası da var.
Bir de üstüne düğün masrafı. Yetmedi nikah kısmı. Yetmedi kına gecesi masrafı.
Ne için? Piste çıkıp göbek atıp, dans etmek için!
Evet, düğünler, evliliği kutlamak için düzenlenen törenlerdir ve bir araya gelmek, topluca eğlenmek için de bir vesiledir.
Özellikle kırsal kesimdeki topluluklarda düğünler en önemli eğlence ve şenliklerdir.
Eski toplumlarda evliliğin toplumun öteki üyelerince tanınması, düğün yapılmasına bağlıydı.
Ama herkesin ayağını yorganına göre uzatması koşuluyla. Yani parası ve imkanı olan yapar elbette. Evlilikleri boyunca onları sıkıntıya sokmayacak ve düğünün masraflarının taksitlerini yıllarca ödemeyeceklerse.

GÖRKEMLİ DÜĞÜNLER

Mesela geçtiğimiz günlerde Cunda Adası'nda evlenen Kenan İmirzalıoğlu ve Sinem Kobal'a ne diyebiliriz ki! Düğün yapacaklarına birilerine yardım etselerdi diye sormak da yanlış olabilir, etmediklerini ne biliyoruz? Mesela Volkan Demirel'in Somalı madencilerin kredi kartı borçlarını ödediğini yeni duyduk. Düğün masrafları yeni evli çift ve ailelerini zora sokmayacaksa kimseye laf düşmez.
Ayrıca düğün törenleri bir güç gösterisidir de. Kişinin zenginliğini ve gücünü göstermesi için bir vesiledir. Mesela Dulkadiroğlu Süleyman Bey'in kızı Sitti Hatun'la evlenen II. Mehmed (Fatih) için babası II.
Murad'ın, 1450'de Edirne'de üç ay süren düğün düzenlediğini biliyoruz. Bunun dışında Osmanlı'da saray içindeki devşirme cariyelerle evlenen padişah ve şehzadeler için düğün yapılmadı ama padişahlar kızları, kız kardeşleri ve kardeşlerinin kızları için görkemli düğünler düzenledi.
Ama ben hala bu törenlerin abartılmasına, gelinlerin "en güzeli benimkiydi" diyerek rekabetçi bir yarışa girmelerine, damatların masrafı nasıl karşılayacağım diye kara kara düşünmelerine gerek yok diyorum.
Tamam bu törenlerle düğün sektörü canlanıyor ama düğün masraflarının taksitleri bitmeden evliliğin bitmesini de kimse istemez, değil mi?
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI