• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
SEDA KAYA GÜLER

Toplumsal uzlaşı

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 17.08.2016, 00:00

Ülkemizin şu anda en çok ihtiyaç duyduğu şeylerin başında uzlaşı geliyor. Her kesimin birbiriyle uzlaşı içinde olması gerekiyor. İktidarın muhalefetle, muhalefetin de iktidarla.
Başbakan Binali Yıldırım'ın her fırsatta "15 Temmuz sonrası sağladığımız siyasal mutabakatı bozmamak için elimizden gelen her türlü gayreti göstereceğiz. Bu uzlaşma iklimini sürdürmeye kararlıyız. Bir daha ayrılığa geçit vermeyeceğiz. Birliğimizin elini asla bırakmayacağız" demesi de gelecek güzel günler adına bizi umutlandırıyor.
Zira biliyoruz ki uzlaşı kültürünün ve eğitimin olmadığı yerde şiddet hakim olur. Bir ülke içinde uzlaşı olmazsa; iç savaş, ekonominin bozulması, insan hakları ihlalleri adeta kaçınılmaz olur. Unutmayalım ki FETÖ'nün amacı da buydu zaten.

ÇÖZÜM YOLU

Öyleyse ne yapıp edip uzlaşmanın yollarını aramalıyız.
Hem iktidar hem muhalefet hem de vatandaş olarak bizler...
Güzel gelişmeler de yok değil.
Siyaset de bir uzlaşma sanatı değil midir? Birbirleriyle asla bir araya gelemeyeceklerini düşündüğümüz kişiler söz konusu vatan ve millet olunca bir araya geliyor ve ülke için çözüm arıyorlar.
Keşke sosyal medyada da uzlaşmanın yolunu bulabilsek. Birbirimizin üzerine yüklenmesek, hakaret etmesek, linç etmeye kalkışmasak. Zekice ve akılcı davranarak birbirimizi eleştirsek...
Uzlaşı dediğimiz şey nedir ki?
Çeşitli çözüm önerilerini konuşup tartışmak ve bu önerilerden birinde anlamak değil midir?
Aslında günlük yaşamın bir parçasıdır uzlaşma. Evlilik de bir uzlaşıdır.
Birbirinden farklı iki kişi bir aile kurarak uzlaşı sağlarlar. Bu evliliği yürütmek için bir anlaşma yaparlar. Çocuk yetiştirirken, ev alırken, bütçe oluştururken görüş birliğine varırlar. İkili ilişkiler de uzlaşı gerektirir. Arkadaşlık da.

EMPATİ VE HOŞGÖRÜ

Her şey uzlaşı gerektirir. Uzlaşı demek fedakarlık demektir. Uzlaşı bir sanattır aynı zamanda. Ancak bilgiye de dayanır. Yılların diplomatı Yalım Eralp'e göre kültür de gerekir. "Kültür bunun altyapısıdır. Kültürden yoksun olanlar fiziksel şiddete başvurur. Uzlaşı kültürü belirli bir süreç gerektirir. Analiz gerektirir. Demokrasi çoğulculuk demektir. Farklı düşüncelerin seslendirilmesidir.
Demokrasilerde fikirler çarpışır, insanlar değil" diyor.
Uzlaşı için karşımızdaki kişiye saygı duymak, onu anlamaya çalışmak zorundayız. Yani empati ve hoşgörü...
Hoşgörü, mutlaka bir fikre saygı duymak, onu benimsemek anlamına gelmez. Ama o fikre tahammül göstermeyi gerektirir.
Uzlaşı kültürünü yaratan bir diğer unsur da tevazu. Kibirli insan veya toplumlarda uzlaşı ve hoşgörü aramanın beyhude bir çaba olduğunu da yanı başımızdaki cofrafyalardan ve geçmişteki devletlerden hatırlayalım.
Kısacası zor günlerden geçtiğimiz şu günlerde bizi düzlüğe çıkaracak en önemli şey toplumun her kesiminin uzlaşma içinde olması. Hiç aklımızdan çıkarmamamız gereken gerçek, uzlaşı kültürünün ve eğitimin olmadığı yerde sadece ve sadece şiddetin hakim olacağı...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA