Amerika Açık'ta gençler kategorisinde de havlu attık. Ana tabloya çıkmış olsa da ilk tur maçlarında milli gencimiz Togan Tokaç, Polonyalı rakibine 3 setin ilk setini ucundan aldıktan sonra ikinci seti 6/4 kaybetti.
Son sette çözüldü ve maçı 7-6, 4-6, 6-1 ile maalesef kaybetti. Diğer milli gencimiz Melisa Ercan ise Rus rakibi Schneider'e iki sette de (6-3, 6-3) kaybederek bu çok önemli turnuvaya veda etti.
TENIS NEREYE GIDIYOR?
Tenis sporu, bu kadar ani ve kısa sürede zirvelere çıkmaya çalışan, korkusuz, savaşçı, hızlı, sert, güçlü, varyasyonlu ve saatlerce oynayabilecek genç oyuncularla gelişecek gibi geliyor bana. Ne var ki, bu kadar zor şartları yerine getirmeye çalışmanın da çok büyük riskleri, sakatlıkları olacaktır. Son büyük üçlünün yavaş yavaş kortlardan çekilmeleri bu yenileşmenin de önünü tabii ki açacaktır. DEVLER HALA SAHNEDE
Ancak ne Rafael Nadal, ne Novak Djokovic, ne de Daniil Medvedev gibi kapıda bekleyenler, en azından bir sene veya yaşlarına göre birkaç sene daha tenisten kopmazlar. Ve çok insanın aksine hala herkese, yeni gençler dahil, kortlarda toz yutturabilecek kalite ve kapasitelere sahiptirler. Önümüzdeki bir kaç sene epey hareketli geçeceğe benziyor... Göreceğiz!
SAMPİYONLAR GEÇİDİ
Amerika Açıkʼta Polonya asıllı İga Swiatek teklerde Tunuslu O. Jabeur 6-2, 7-6 (5), çiftlerde Çek takımı B.Krejcikova / K.Siniakova Amerikalılardan oluşan C. McNally/T. Townsend takımını 3-6, 7-5, 6-1 yenerek şampiyonluklarını ilan ettiler. 2008 yılında Maria Sharapovaʼdan bu yana 3 Grand Slam şampiyonluğu olan en genç kadın tenisçi İga Sviatek oldu. Tekler finalinde şampiyonluğa koşan Tunuslu Jabeur, turnuvayı finalist olarak bitirse de ödül töreninde ki konuşmasında kendine hala inandığını ve bir gün Tunusʼun Grand Slam şampiyonu ilk kadın olmaya kararlı olduğunu belirtti. Keşke bizden birilerinin de çıkıp "Kesinlikle bir Grand Slam kazanıp, benim ülkemden çıkan birinin bu unvana sahip olmasının imkansız olmadığını gerçekten göstermek istiyorum" dediğini görebilsek!