Trabzonspor karşısında geçen hafta bırakılan 3 puanın ardından Göztepe için Gaziantep deplasmanı yalnızca bir maç değil, aynı zamanda bir reaksiyon sınavıydı. Sarı-kırmızılılar bu sınavı geçti ve zorlu deplasmandan altın değerinde bir galibiyetle döndü.
Karşılaşmanın başından sonuna kadar oyunun üstünlüğünü elinde tutan taraf Göztepe'ydi. İlk yarıda bulunan pozisyonlar, maçın erken kopmasını sağlayabilirdi ancak final paslarındaki acelecilik ve son vuruşlardaki tercih hataları skoru geciktirdi. Buna rağmen sahadaki oyun, Göztepe'nin ne istediğini bilen bir takım görüntüsünde olduğunu net şekilde gösterdi.
Bulgar teknik adam Stanimir Stoilov'un uzun süre sonra OİLATAN'ı ilk 11'de sahaya sürmesi dikkat çekiciydi. Belli ki Stoilov, oyuncusunu yeniden kazanmak için elinden geleni yapıyor. OItanr fırsatlar yakaladı ancak değerlendiremedi. Yine de bu tercih, teknik ekibin oyuncularına olan güvenini göstermesi açısından önemliydi.
Maçın en dikkat çeken isimlerinden biri ise Antonio Denis'ti. Tribünden izlerken insan yoruluyor; Denis ise sahanın her metrekaresindeydi. Orta sahadan ceza sahasına kadar bitmeyen enerjisiyle neredeyse her pozisyonun içinde yer aldı. Gol atma isteği ve oyuna olan katkısı, Göztepe'nin temposunu ayakta tutan en önemli faktörlerden biriydi.
Uzun süredir golle buluşamayan Janderson ise çalışkanlığının karşılığını kritik bir kafa golüyle aldı. Bu gol sadece maçın kaderini değil, Göztepe'nin Avrupa hayalini de diri tuttu. Çünkü böyle maçlar, sezon sonunda hedefe giden yolda "unutulmaz" olarak hatırlanır.
Göztepe, Gaziantep'te yalnızca 3 puan kazanmadı; aynı zamanda özgüvenini, inancını ve Avrupa iddiasını da tazeledi.
