Doktorun suçu ne?
Sizlerin de dikkatinden kaçmamıştır. Son günlerde sokak hayvanlarının, sağlık kurumlarını mesken tutmasıyla ilgili haberlere çok sık rastlar oldum. Tabii bu tür haberlerin ardından hastane yönetimi tarafından ilk sorgulanan doktorlar oluyor. Şimdi soruyorum o hayvansever doktorların suçu ne? Suçlu o hayvanları hastane bahçesine bırakan vatandaşlar mı? Yoksa o hayvanların aşısının ve kısırlaştırmasının yapılmasını sağlayan doktorlar mı? Çünkü hepimizde biliyoruz ki o hayvanları hastane bahçesine bırakanlar, çocuğu eğlensin diye önce o hayvanı alan sonra sıkılıp oraya bırakanlardır. Doktorların kendi evinde beslediği hayvanı getirip hastane bahçesinde beslemediğini hepimiz biliyoruz. Çıkan haberlerin ardından bir hayvansever doktor arkadaşıma konuyu sordum, "Açık alanlarda bulunan kedi ve köpekler hasta yakınları için ek bir sağlık riski oluşturmaz. Herkese açık olan alanlarda evcil hayvan bulunması bir probleme yol açmaz" diye konuştu. Tabii hastane yöneticileri, doktorların bina içerisine kadar giren sokak hayvanlarıyla mı yoksa hastalarla mı ilgileneceğini iyi belirlemesi gerekir.
Cam silmiyor haraç kesiyorlar!
Fotoğraftaki yer, İzmir'in en işlek caddesi Ahmet Piriştina Kent Müzesi'nin olduğu yer. Fotoğrafa dikkatlice bakarsanız sorunun ne olduğunu anlarsınız sanırım. Kırmızı ışık yandığı anda eline bir şişe su ve sünger alan arabalara hücum ediyor. Bahşiş verirseniz ne ala, vermezseniz başınıza ne gelebileceğini siz düşünün. 'Siliciler' kendilerine tepki gösteren ya da para vermeyen sürücülere ağıza alınmayacak küfürler sarf ediyor ya da araçlarına vurarak zarar veriyor. Kişi arabadan indiğinde karşısında en az 4 kişilik 'cam silici çetesi'yle karşı karşılaşıyor.

