• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Usta hamlelerle acemiliklerin toplamı ZÜMRÜT YILMAZ

Usta hamlelerle acemiliklerin toplamı

zumrut.yilmaz@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 14.06.2023, 00:00

CHP'deki genel başkanlık hareketliliği her geçen gün hız kazanıyor.
Kemal Kılıçdaroğlu'nun koltuğu için çok sayıda talip var. Seçimde yaşanan başarısızlığın ardından Kemal Bey'in bedel ödemesi gerektiğini düşünen önemli bir seçmen kitlesinin yanı sıra 29 Mayıs itibariyle parti içinden birçok isim de art arda değişim mesajları verdi. Bunu yaparken de açıktan Kılıçdaroğlu'nun karşısına çıkmak yerine arkadan dolanmayı tercih ettiler. Bu isimlerin başında ise Cumhurbaşkanlığı adaylığı sürecinde de sürekli öne çıkma gayreti içinde olan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu geliyor. İmamoğlu'nun verdiği 'değişim' mesajları, CHP liderinin koltuğuna aday olduğu şeklinde yorumlandı.

ÖZEL'E DESTEK İDDİASI
Partinin Grup Başkanı Özgür Özel de, aynı koltuğa talip olanlardan biri olarak gösterildi. Daha doğrusu Özel, yaptığı açıklamalarda durumun tam da böyle olduğunu ima edecek emareler verdi. 'Sorumluluktan kaçmam' dedi. Partinin yerel seçimlere değişim rüzgarını önüne katarak gitmesi gerektiğini söyledi. Doğal olarak bu çıkış, CHP'nin önceki gün düzenlenen MYK toplantısında bu beklentinin değerlendirileceği görüşünü güçlendirdi. Hatta toplantı sonrasında Kılıçdaroğlu'nun aday olmayıp Özel'e destek vereceği söylentileri bile dillendirildi.

DELEGE KARTI BAŞKANDA
Ancak bir kesim de Kemal Bey'in 'aday olmuyorum' dedikten sonra delege kartını oynayacağını savunuyor. Ki bu kartın CHP gibi bir partide Genel Başkanlık görevini sürdürmek isteyen bir isim için en güçlü kart olduğunu söylemek mümkün.
CHP genel delege yapısı itibariyle tamamen Genel Başkan'ın kontrolünde olan bir parti. Dolayısıyla bir ismin halkta karşılık bulması da partideki diğer yapıların desteğini alması da Genel Başkan'ın karşısına aday olarak çıkmak için yeterli değil. Kılıçdaroğlu'nun, seçim sonrası kendinden beklenen istifa açıklamasını yapmak yerine MYK'yı değiştirip örgütleri kendine bağlaması da tam da bu yüzden.
CHP lideri, örgütü kontrol altında tutabilmek için bu adımı attı. Çünkü biliyor ki CHP'de delegeyi elinde tutan partiyi de istediği gibi yönetebilir. Bu atak aslında yerel seçim öncesi beklenen değişimin yaşanmayacağı anlamına da geliyor.

İKTİDAR YAPAMADI AMA...
Daha önce Kılıçdaroğlu'nun iyi bir Cumhurbaşkanı adayı olamadığını söylemiştik.
Seçimde partisini de kendi elleriyle kurduğu ittifakı da iktidara taşıyamadı.
Usta hamlelerle toparladığı muhalefet bloğuna acemice hatalarla kaybettirdi.
Partisinin halktan kopuk olduğunu da adeta halkın gözüne gözüne soktu. Ancak Kemal Bey'in bu başarısızlık tablosuna rağmen son derece başarılı olduğu bir konu var ki bence tüm olumsuzluklara rağmen koltuğunu korumasının nedeni de bu. Bugüne kadar kendisine yapılan itirazları, hakkındaki eleştirileri son derece iyi yönelip yönlendirdi. Eleştirilerin dozuna göre yeni gündemler yaratıp dikkatleri üzerinden uzaklaştırdı. Kaset skandallarıyla göreve geldikten sonra bile hakkında tertemiz bir sayfa yarattı. Üstelik yarattığı imajı da ona başkaları yakıştırmış gibi davrandı.
Bu konuda Kemal Bey'in eline su dökülemez. Şimdi de görevi bırakması için üstüne gelenleri suçlarken bir yandan da delege ve partinin ağır toplarının kendisini yeniden aday yapmasının yolunu açıyor.
Siz bakmayın 'değişimin önünde durmam' dediğine. Kurultay günü gelip çattığında Kılıçdaroğlu'nu tabanın ısrarı üzerine (!) yeniden aday olarak görebiliriz. İşte Özgür Özel'in de Ekrem İmamoğlu'nun da değişim derken açıkça 'adayım' diyememelerinin ardında Kemal Bey'in bu ustalığı var.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA