Yeni teknolojiler, yalın yönetim ve yalın üretim yöntemleri, inovasyon, dijital ortamda iletişim, bilgi transferi ve kontrol sistemleri günümüzde iş yapma süreçlerini hızlı bir biçimde değiştirmektedir. Alışılagelen iş yapma süreçleri gelecek için artık yeterli bir güvence sağlamamaktadır. İş dünyasında dış kaynak kullanımı, makine, tesis ve entelektüel sermaye yatırımları, dijital transformasyon, yeni teknolojileri uygulama ve tasarım yeteneği küresel rekabet ortamında en öncelikli etkenler arasında yer almaktadır.
Küresel Tedarik Ağı
Dünyayı saran hızlı değişim ortamında kuruluşların küresel iş yapma yeteneklerini göz önünde bulundurarak uluslararası bir kuruluş olma yolunda yeniden yapılanmaları gerekmektedir. Hızlı değişimle baş edebilmek ve verimliliği artırabilmek için eski düşünce kalıplarının ve sorgulanmayan alışkanlıkların gözden geçirilmesi konusu gündeme gelmektedir. Ülkeler ve kuruluşlar korumacı mekanizmalarla kendi içlerine kapanma ve çağın gerisinde kalma tehlikesine karşı daha gerçekçi ve daha girişimci olmak zorundadır.
Yoğun rekabet ortamında başarılı bir kuruluş olabilmek için küresel tedarik ağı içinde yer almak ve dünya pazarlarını bir bütün olarak değerlendirmek gerekmektedir. Bir başka deyişle karşılaşılan problemleri bir bütünün parçaları olarak görmek ve somut çözüm yolları üzerinde çaba harcamak ekonomimizdeki öncelikli konular arasında yer almaktadır. Kuruluşların küresel iş birliğine dayalı bir yönetim anlayışına duyarlı olmaları gerekmektedir. Bu konu kuruluşların gelecekte varlıklarını sürdürebilmeleri açısından büyük bir önem taşımaktadır.
Çalışan elemanların bilgi ve yetenekleri alışılagelen ve sürekli tekrarlanan yöntemlerle sınırlı kalmamalıdır. Küresel rekabet ortamında farklı olmak ve yenilik yapmaya özen göstermek gerekmektedir. Görüş açılarını ve düşünce güçlerini geliştiren kimseler farklı uygulamalar yapmakta ve daha başarılı olmaktadır. Bir başka deyişle ufku geniş bireyler daha kolay başarıya ulaşabilmektedir. Bu nedenle iş yerlerinde çalışan bireylerin ufkunu açacak ve onları motive edecek etkinliklere öncelik verilmesi önemli bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır.
Günümüzde bireysel ve kurumsal başarı kriterleri her geçen gün daha karmaşık bir duruma gelmektedir. İş dünyasında kuruluşların başarıları değerlendirilirken üretim ve hizmet sektörlerinde değişen pazar koşullarına göre sürekli gelişme yeteneklerinin incelenmesi büyük bir önem taşımaktadır. Yöneticilerin ve tüm çalışanların, hangi sektörde ve hangi iş dalında olursa olsun, bu konulardaki sorumlulukları giderek artmaktadır.
İthal Ürünlerle Rekabet
Ülkemizde kuruluşların performanslarının bir önceki yıla göre daha yüksek olması olumlu bir gelişme olarak kabul edilmektedir. Ancak aynı iş kolunda başka ülkelerdeki kuruluşların performansları bizimkilerden daha hızlı gelişiyor, ülkemizdeki kuruluşlar küresel rekabet açısından gelişmiyor, geriye gidiyor demektir. Bu nedenle ülkemizde kuruluşların başarı değerlendirmelerinin sadece yerel verilerle yapılması sağlıklı sonuçlar verememektedir. Ülkemizde birtakım ithal ürünlerle rekabet etme konusunda karşılaşılan zorluklar da bu gerçeği gözler önüne sermektedir.