Göztepe bu sezon maalesef ligi şanssızlıklar, sakatlıklar, cezalarla götürüyor.
Üstüste Akhisar ve Erzurum yenilgilerinden sonra bakıyorum bazı taraftarlarda, "Düştük galiba" gibi bir hava, karamsarlık var. Ben aksini düşünüyorum; Göztepeli hiçbir zaman pes etmez, sonuna kadar savaşır. Matematik kurtuluşu imkan dahilinde gösteriyor ve kalan 5 maçta ortada 15 puan varsa ve üç maçı içerde oynuyorsan niye kurtulamayasın ? Sen F.Bahçe'yi, Beşiktaş'ı, Trabzon'u yenmedin mi ? Yeter ki Tamer Tuna kardeşimiz egosunu bir yana bırakarak ve önemli olanın Göztepe olduğunun bilinci içersinde davranarak eldeki mevcutlarla bir an önce en iyi takımı sahaya sürsün. Önerdik, Yasin, Halil ve Alpaslan'ın kazanılması gerektiğini anlatmaya çalıştık ama kabul ettiremedik. Erzurum maçında Yasin gibi bir silahın var yanında oturtuyor, 1-0 yenik duruma düştükten sonra oyuna alıyorsun.
Görüyorsun, girer girmez frikik atıyor, top direkte patlıyor, sakatlanıp çıkması hem o'nun, hem de Göztepe'nin şanssızlığı.
BAŞKAN SEPİL KUCAKLAMALI
Göztepe Başkanı Mehmet Sepil'in bu kulübe yaptıklarını inkar etmek hiç kimsenin haddi değil. Sepil önemli bir işadamı olduğu için İzmir'deki bazı maçlara gelmiyor, gelemiyor.
Erzurum maçında da yoktu. Futbolcular için başkan çok önemlidir. Sepil, kurtuluş mücadelesinde iş programında düzenleme yaparak son 5 maçta bu takımla birlikte kampa girmeli. Sepil futbolcularla sürekli birlikte olmalı, otobüse binip maça gitmeli, moralsiz olanlara moral vermeli. Uzaktan kumanda ile bu takım yürümez. Göztepe hiçbir zaman hiçbir maça teslimiyetle çıkmaz.
Hatalara sünger çekilmeli, genel af ilan edilmeli, kurtuluş yolunda en iyi kadro oluşturularak içerdeki 3 maç kazanılmalı, Başakşehir ve Bursa'dan da puan çıkarılmalı. Bu takım F.Bahçe'yi, Beşiktaş'ı, Trabzon'u yenmedi mi, niye kurtulmasın ? Zor olduğunu biliyorum ama imkansız değil. Futbolcu kardeşlerim, böyle muhteşem taraftarın varsa, hakkını vermek boynunuzun borcu. Haydi görelim sizi.