Göztepemiz, Antalyaspor'dan sonra Beşiktaş'a da yenilip sıfır puanda kaldı, tek gol dahi atamadı.
Ligde yenilgiler normaldir ama gelecekte dezavantajları giderecek bir kadronuz varsa. Oysa daha önce de vurguladığım gibi geçen sezonu düşmekten kılpayı kurtularak atlatan Göztepe, yeterli transfer yapmadı, eksikleri sırıtan kadroyu yeterli gördü. Bir yorumcunun, "Dandik (Düzmece, bir şey yapmayan) takım" demesi, kızsak da maalesef kötü tablonun bir aynasıdır ve Göztepe bu alaycı değerlendirmeyi içine sindirmemeli, bir an önce toparlanmalıdır. Tamer Tuna'nın "Sezon başında göndermeyi düşündüğüm bir-iki oyuncuyu Beşiktaş'a karşı ilk 11'de oynattım. Yönetim de neler olduğunu biliyor" sözleri, yönetimle hoca arasındaki ilişkinin ne boyutta olduğunu gösteriyor. Benim kahrolduğum en kritik sezonda bu duruma düşmemiz. Stadımız bitiyor, Avrupa hayallerimizi süsleyecek bir Göztepe yaratma imkanı varken bu halimize kahroluyor, yeni stadda Süper Lig'in derebeyi edasıyla herkese korku salmak varken Birinci Lig'e inme ihtimalini düşünmek bile istemiyorum.
BİR ŞEYLER YAPMA ZAMANI
Transfer için zaman daralıyor, son haftayı yaşıyoruz. Kimin önerisiyle alındı bilmiyorum ama Eren Derdiyok gol sorunumuzu çözecek hüviyette değil.
Selezynov, Mevlüt Erdinç ve Doumbia gibi golleriyle tanınan isimlerden biri alınmalı.
Biz defansın göbeğinde Reis'ten yakınırken Sanneh büyük hatalarıyla onu bile aratıyor.
Ve orta sahada madem ki Castro'da düşüş görüp kızağa çekiyoruz, yanına iyi bir eleman alınması şart. Daha önemlisi başkan Mehmet Sepil'in yeniden dümene geçmesi gerek. Geçen yıl başkanın verdiği moral ve gösterdiği ilgiyle kurtuluşu gerçekleştirmiştik ama bu sezon ne açılışa, ne de maçlara gelmiyor. Her zaman vurguladığım gibi bu hiçbir kulübe nasip olmayan taraftarın coşku ve kulüp sevgisi hayal kırıklığına dönüştürülmemeli.