Aziz milletimizin kahır ekseriyetle ifade ettiği bir söz var: "YAPARSA ERDOĞAN YAPAR." Gerçekten, ezber bozan hamlelere Başkan Erdoğan devam ediyor. Önceki gün (12 Mart 2025 Çarşamba) Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, hem iç hem dış siyaseti etkileyecek, yeni kapıların açılmasını sağlayacak iki stratejik hamle yaptı. Başkan Erdoğan, Suriye'de yaşanan olayların arka planına ilişkin dikkat çekici bilgiler verdi ve TBMM'den ayrılırken gazetecilerin "DEM Parti heyetiyle görüşür müsünüz?" sorusuna "Randevu istenirse veririm." yanıtını verdi. Erdoğan'ın DEM ile görüşeceğini açıklaması, bölücü terör örgütü PKK'nın tasfiye sürecinin ikinci aşamasında çok anlamlı bir adım özelliği taşıyor. Evet, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve MHP lideri Devlet Bahçeli'nin tüm riskleri alarak Aziz milletimizin kardeşliğini güçlendirme ve ülkemizin bölgesel güç-küresel aktörlüğünü tahkim etmeye yönelik başlattıkları TERÖRSÜZ TÜRKİYE sürecinde güçlü bir irade ortaya koydular.
YENİ ADIMLAR
DEM heyetinin tüm partilerle görüşmesinden sonra edindikleri izlenimleri ziyaret edecekleri Başkan Erdoğan'a anlatacakları belirtiliyor. Başkan Erdoğan'ın DEM heyetini kabulünden sonra TERÖRSÜZ TÜRKİYE VE PKK'NIN TASFİYESİ yolunda yeni adımlar atılmaya başlanacak. Avrupa kıvranırken Polonya Başbakanı Donald Tusk, çarşamba öğleden sonra Başkan Erdoğan ile Ankara'da buluştu. Çok sıcak geçen görüşmede, Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın barış çağrısı ve Tusk'ın "AVRUPA'DA TÜRKİYE'NİN ÖNCÜ ROL ÜSTLENMESİNİ İSTEMESİ" dünya gündemine damgasını vurdu. Görüşme sonrasında Polonya Başbakanı Tusk, Türkiye'nin Rusya ve Ukrayna arasında barış görüşmelerinin başlatılmasında aktif bir rol oynamasını önerdiğini belirtti. TUSK: "Türkiye'nin barış sürecinin başlatılması için aktif bir rol oynamasını teklif ettim, bunu rica ettim. Biz savunma sanayi alanında iki ortağız. Bugünkü görüşme aslında bir dönüm noktasıydı. İki çok güçlü partnerin iş birliği daha da iyi gelişiyor" dedi.
AB'YE NET MESAJ
Erdoğan, Tusk'la görüşme sonrası şunları söyledi: "Türkiye ve Polonya, NATO'nun Avrupa'daki en büyük iki kara ordusuna komuta eden iki kilit müttefiktir. Ülkelerimiz, Avrupa'nın güvenlik mimarisinin geleceğinde vazgeçilmez yere sahiptir. Dostum Tusk'la Avrupa'da güvenliğin geleceğini değerlendirdik. AB'ye tam üyeliğin stratejik hedefimiz olduğunu her vesileyle vurguluyoruz.
AB ile iş birliğimizi karşılıklı fayda ve saygı temelinde ilerletme arzusundayız. AB, güç ve irtifa kaybının önüne geçmek; hatta tersine çevirmek istiyorsa, bunu ancak Türkiye'nin tam üyeliği ile başarabilir." Başkan Erdoğan, Türkiye'nin ev sahipliğini tekrar dile getirirken, "Ukrayna'nın ateşkesi kabul etmesini olumlu ve önemli buluyoruz. Rusya'nın da buna yapıcı mukabele etmesini önemli buluyoruz. Daha fazla kan akmaması, adil bir barışla savaşın sonuçlandırılmasını istiyoruz. Rusya ve Ukrayna'nın müzakere masasına dönüşü sağlanırsa, görüşmelere ev sahipliği yapmak dahil adil ve kalıcı barışın tesisi için her türlü katkıyı sunmaya hazırız" dedi.
DÜNYA İZLEDİ
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Donald Tusk görüşmesi dünya medyası manşetlerine çıktı. Amerika'nın etkili yayın platformu Politico, "Ateşkeste Beklenmedik Aktör" manşetini attı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Polonya Başbakanı Donald Tusk ile yaptığı görüşmenin, Rusya- Ukrayna savaşında 30 günlük ateşkesin en kritik günlerinde gerçekleştiğine dikkat çekti. Avrupa'nın önde gelen haber platformlarından Euronews, Polonya Başbakanı Tusk'ın, "Türkiye'nin AB'ye Katılım Süreci Artık Gerçekçi Olmalı" sözlerine geniş yer ayırdı. Haberde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın şu ifadelerine vurgu yapıldı: "Türkiye olarak, Birliğe üyeliğin stratejik hedeflerimizden biri olduğunu her fırsatta dile getiriyoruz. Avrupa Birliği, güç ve etkinlik kaybını önlemek ve hatta tersine çevirmek istiyorsa, bunu ancak Türkiye'nin tam üyeliğiyle başarabilir." Amerika'nın en etkili medya organı Washington Post, Erdoğan'ın AB ile iş birliğinin önemini vurguladığını belirterek, Erdoğan'ın "Daha fazla kan dökülmesini önlemek için savaşı adil bir şekilde sonlandırmalıyız" ifadelerine yer verdi.
KİLİT ROLE SAHİP
İngiliz müesses nizamının sesi Reuters, kritik görüşmeyi "Polonya Başbakanı Türkiye'yi Ukrayna barış sürecinde kilit rol oynamaya çağırdı" başlıklı haberiyle paylaştı. Alman medya kuruluşu N-TV, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın barış sürecindeki rolüne dikkat çekti. Haberde ayrıca, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Moskova ve NATO arasında denge politikası izlediği belirtilerek, Tusk'ın, "Türkiye'nin bu süreçteki rolü hayati önem taşıyabilir." sözlerine yer verildi. Polonya merkezli Polskie Radio 24, Türkiye'nin savunma alanındaki önemine vurgu yaptı. Haberde, Polonya Savunma Bakan Yardımcısı Pawel Zalewski'nin şu sözlerine yer verildi: "Ukrayna'ya gönüllü koalisyon askerlerinin konuşlandırılmasını Türkiye olmadan hayal etmek imkansız." Zalewski ayrıca, Tusk ve Erdoğan arasındaki görüşmenin, Türkiye ile Polonya arasında savunma sanayii iş birliğinin önünü açabileceğini belirtti.
"Bölgemiz artık gözyaşlarını ve savaşı yeterince gördü." ifadelerine yer verildi.
SONUÇ
Fransa merkezli yayın grubu Viral Mag, Türkiye'nin barış görüşmelerinde kilit bir aktör olarak öne çıktığını yazdı: "Ukrayna-Rusya ateşkesinde diplomatik denklemin merkezinde, beklenmedik bir aktör beliriyor: Türkiye." Viral Mag, Türkiye'nin arabuluculuk için sahip olduğu avantajları ise şöyle sıraladı: Coğrafi Konum: Avrupa ve Asya'nın kesişim noktasında, iki dünya arasında bir köprü. Diplomatik Nüfuz: Gerginliklere rağmen Kiev ve Moskova ile iletişimi sürdürebilme kabiliyeti. Net Kararlılık: Savaşı durdurma ve müzakereleri ilerletme iradesini açıkça beyan etmesi. Türkiye'nin daha önce de Ukrayna ve Rusya arasında müzakerelere ev sahipliği yapma teklifinde bulunduğu hatırlatıldı. İŞTE GERÇEKLER: TÜRKİYE, YENİ DÜNYANIN BARIŞ ADASI, DİPLOMASİ MERKEZİ.