İBB'ye yönelik soruşturmalar ve devam eden protestolara ilişkin açıklamalarda bulunan MHP lideri Devlet Bahçeli, "Yerli ve milli firmalarla bazı medya kuruluşlarının boykot edilmesiyle ilgili telkin ve telaffuzu Özgür Özel'in zıvanadan çıktığının aleni işaretleridir" demişti. Günler geçtikçe CHP Genel Başkanı Özgür Özel, dilini tutamıyor, öyle akıl dışı laflar ediyor ki gerçekten zıvanadan çıkışların arttığı gözleniyor. Özel'e göre, İmamoğlu göğün 7 kat üstünde imiş! Özgür Özel, 29 Mayıs 2025 günü cezaevinde ziyaret ettikten sonra Ekrem İmamoğlu için haddi aşan ifadeler kullandı. Silivri'deki Marmara Cezaevi'nin önünde konuşan Özel, "Şu an Ekrem İmamoğlu 7 metrelik hücrede, İmamoğlu göğün 7 kat üstünde büyük bir moralle duruyor. Onu içeri atanlar yerin dibinde" sözleri büyük tepkilere yol açtı. Dilini tutamayan Özel'in siyasetle din arasında hassas çizgileri hiçe sayan bir yaklaşım olarak kibirli sözleri tartışılıyor. Zira İslam inancına göre "göğün yedi kat üstü", bizzat Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in (s.a.v.) Miraç mucizesiyle ulaştığı, ilahi vahyin ve hikmetin zirvesi olan bir makamdır. Özgür Özel'in bu kutsal mertebeyi, yolsuzluktan tutuklanan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na ithaf edercesine kullanması, tepkileri çığ gibi büyüttü. Özgür Özel'in bu sözleri, dini sembolleri siyasi figürlere yakıştırmak gibi son derece tehlikeli bir algı mühendisliğini de beraberinde getiriyor. Haddini aşan sözler sonrası CHP'nin İstanbul'un fethi ile ilgili Özgür Özel'in yayınladığı görsel de büyük tepki gördü.
CHP ARI KOVANI
Görselde Fatih Sultan Mehmed Han, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Ekrem İmamoğlu ile Fatih'in atı var. En önde de İmamoğlu var. Ne iştir bu? Çağ değiştiren tarihi bir olay. İstanbul'u fetheden Fatih Sultan Mehmet. Atatürk, Cumhuriyetimizin kurucusu, milli mücadelenin kahramanı... İmamoğlu'nu nereye oturtuyor CHP Genel Başkanı Özgür Özel? Bitmedi. Özgür Özel, çıktığı TV'de, otoyol ücretlerinden şikayet ederken balyozla gişeleri kırdıkları günü hayal ettiğini söylerken, CHP'nin bu kırma, yıkma söylemleriyle her zamanki gibi yine tepkilerle karşılandı. CHP kaynıyor. Arı kovanı. Elini sokan yanıyor. CHP'de gözler 30 Haziran'da. CHP'de gözler 30 Haziran'a ertelenen kurultay iptal davasına çevrilirken, kararın iptal yönünde olması halinde görevin eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'na verilmesi ihtimali kulislerde ağırlıklı olarak değerlendiriliyor. Bu durumda tutumunun ne olacağı merak edilen Kılıçdaroğlu'na yakın kaynak, "Böyle bir karar çıkarsa kabul etmekten başka şansı yok ki. 'Karara uymuyorum' dediğinde partiye kayyum tayin edilir" diyorlar. Özgür Özel'in hukukçu kurmayları ise "Ortada bir 'mutlak butlan' hali yok" diyerek, kurultay iptal dahi olsa eski yönetimin devralması, mevcut yönetimin yaptığı işlerin geçersiz olması gibi bir şeyin söz konusu olmadığını dile getiriyor. Bu gelişmeler yaşanırken, eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun avukatı Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na verdiği dilekçeyle, gazeteci Nevşin Mengü ve akademisyen Dr. Emrah Gülsunar hakkında "hakaret" ve "iftira" suçlamalarıyla şikayetçi oldu.
NE OLMUŞTU?
Gazeteci Nevşin Mengü, YouTube kanalında dava sürecine ilişkin iddialar ortaya atmış, şu ifadeleri kullanmıştı: "Savcı ifadeye çağırdı, Kemal Bey ifadeye gitmedi. Bunu, 'Kemal Bey mağdur sıfatıyla ifade vermek istemiyor, partiyi korumak için' diye yorumlayanlar oldu. Ancak benim anladığım tam tersiymiş. Güvenilir kaynaklardan edindiğim bilgiye göre savcı, 'Kemal Bey gelip burada ifade verir ve "Olur mu öyle şey, CHP'de yolsuzluk olabilir mi? Ben o zaman genel başkandım, böyle bir şey yaşanmadı, kabul etmiyorum" derse dosyayı kapatırız' mesajını iletmiş. Ancak Kılıçdaroğlu yine de ifade vermeye gitmemiş." Akademisyen Emrah Gülsunar, Mengü'nün videosunu alıntılayarak şu ifadeleri paylaşmıştı: "Bu artık sözün bittiği yer. Bir insanın bile isteye rejimin hukuksuz yargı operasyonuyla kaybettiği genel başkanlığı geri almaya çalışması açık bir onursuzluk ve haysiyetsizliktir. Bu şahıs partiden ihraç edilmeli ve her yerde yüzüne tükürülmelidir." Devreye eski CHP Milletvekili Barış Yarkadaş girdi. Mahkemelik olan CHP 38. Olağan Kurultayı ile ilgili tartışmalarda sessiz kaldığı gerekçesiyle Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirenlere, "Dua edin de Kemal Bey konuşmasın" diyerek bir dizi iddiayı sıraladı. Yarkadaş'a yanıt veren Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, "Hangi CHP'liyi ne ile tehdit ediyorsun? Sayın Kılıçdaroğlu'nun neyi açıklamasından ve kimlerin korkmasından bahsediyorsun? Ben bir CHP üyesi olarak senin ne ima ettiğini açık ve mert bir şekilde (delikanlı gibi) açıklamanı bekliyorum" ifadelerini kullandı.
DAVA ERTELENDİ
Kurultayla ilgili dava süreci ve tartışmalar devam ederken, eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun sessiz kaldığı yönünde eleştiriler gündeme gelmişti. Bilindiği gibi Özgür Özel, 6 Nisan'da olağanüstü kurultaya gitme kararı almıştı. Ancak aralarında CHP'li Lütfü Savaş'ın da bulunduğu 3 isim olağanüstü kurultayın iptali için başvurmuştu. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı da 'şaibeli' kurultayın soruşturmasını tüm yönleriyle sürdürüyor. Bu kapsamda birçok kişinin ifadesine başvurdu. İfade verenlerin birçoğu oy karşılığında iş ve para teklif edildiğini söyledi. Olağanüstü kurultay 6 Nisan'da yapıldı. Ondan sonra da CHP içinden bazı delegeler iptal başvurusunda bulundu. Ankara savcılığı, yeni talepleri de eski taleple birleştirdi. CHP kurultaylarının iptali talebiyle açılan birleştirilmiş davanın ikinci duruşması 26 Mayıs'ta görülmüş ve mahkeme, davanın; 4-5 Kasım 2023 tarihlerinde yapılan kurultayın yok hükmünde sayılması, iptali ve eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile önceki Parti Meclisi üyelerinin görevlerine iadesi talebiyle açıldığını tutanağa geçirmişti. Dava 30 Haziran'a ertelendi.
SONUÇ
30 Haziran'da CHP'nin 4-5 Kasım 2023 kurultayına ilişkin son karar çıkabilir. İki ihtimal var: Birincisi: Kemal Kılıçdaroğlu'nun kaybettiği 4-5 Kasım 2023 CHP kurultayı iptal kararı çıkar. Bu durumda, Özgür Özel'in 4-5 Kasım 2023 ve 6 Nisan 2024'te yapılmış kurultay kararları da iptal edilmiş olacak. CHP yönetimi kime verilecek? Bu noktada iki ihtimal bulunuyor. Kemal Kılıçdaroğlu kayyum olarak atanır. Kabul etmezse bir başka CHP'liye kayyum görevi verilir. Örneğin Hikmet Çetin. Eğer kabul etmezse yargıç kayyum atanır. Yeni kayyum, CHP'yi olağanüstü kurultaya götürür. Şu andaki CHP delegeleriyle kurultay yapılır. Not: Bu noktada kritik bir durum çıkabilir. İstanbul Savcılığınca, Ekim 2023'te yapılan CHP'nin İstanbul İl Kongresi'nin iptaline ilişkin karar da çıkarsa, CHP'nin kayyum tarafından yapılması gerekecek olağanüstü kurultayına CHP İstanbul'un 195 delegesi katılamayacak. İkinci ihtimal: Ankara mahkemesi, CHP'nin kurultay iptal davasını kabul etmez. Özgür Özel yönetimi devam eder. Lakin kurultaydaki şaibeler belgelenmiş olduğundan, şüphelilerin yargılanmasına karar verilir.
