• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Kimse Türkiye’yi sınamaya yeltenmesin

BÜLENT ERANDAÇ

Kimse Türkiye'yi sınamaya yeltenmesin

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 19 Haziran 2025

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, TBMM AK Parti grubunda yaptığı tarihi konuşmayla İran-İsrail savaşının arka kapılarında oynanan oyunları anlatırken, katil Netanyahu'nun kirli hedeflerine dokundu, İsrail'e arka çıkanlara uyarılarda bulunarak dünyaya da çok önemli mesajlar verdi. Erdoğan'ın "Biz bakkal işletmiyoruz, dünyanın en büyük ülkelerinden birini, Türkiye Cumhuriyeti'ni yönetiyoruz. Kimse bizi başkalarıyla kıyaslamasın.
Kimse bizi test etmeye, sınamaya, sabrımızı zorlamaya yeltenmesin" cümlesi akıllardan silinmeyecek.
"Netanyahu, soykırım suçunda, zalim Hitler'i çoktan geride bırakmıştır. Umarız, akıbetleri aynı olmaz." değerlendirmesinde bulunan Başkan Erdoğan, "İsrail'in şımarıklığına destek verenler kadar, sessiz kalanların da eline, alnına, katledilen sivillerin, öldürülen bebeklerin, çocukların kanı sıçramıştır. İran'ın, İsrail'in bu haydutluğu karşısında, bu devlet terörü karşısında, kendisini savunması son derece doğal, meşru, hukuki bir haktır. Hem Gazze'ye hem Suriye, Lübnan, Yemen'e hem de komşumuz İran'a yönelik bu insanlık dışı saldırganlığın durması için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz. İsrail saldırganlığının durdurulması dünya, insanlık için elzemdir. Bu yaşananlardan komşumuz İran dahil, bölgemizdeki tüm ülkeler gereken dersleri çıkarmalıdır" açıklamasında bulundu.

BATI HALA SESSİZ
"İsrail, İran'daki bazı hedeflere saldırarak, İran içinde suikastlar düzenleyerek, haydutluk sahasını biraz daha genişletti." diyen Erdoğan, "İnsanlığın gözü önünde yapılan saldırganlık karşısında BM, uluslararası kurumlar ve devletler sessiz kalmakta, bazıları bu haydutluğa destek vermekte." ifadelerini kullandı. Erdoğan, "İsrail'in İran'a yönelik terör saldırılarını yakından takip ediyoruz. Bu saldırıların Türkiye'ye olası etkileri konusunda bütün kurumlarımız teyakkuz halinde. Milletimiz müsterih olsun. Hükümetimiz;
Türkiye'nin menfaatlerinin, huzurunun, dirliğinin, güvenliğinin sonuna kadar takipçisidir. Her türlü olumsuzluğa, her türlü senaryoya karşı hazırlıklarımızı yaptık ve yapıyoruz. AK Parti ve Cumhur İttifakı'nın güçlü dayanışması, bu fırtınalı sularda 86 milyonun tamamının güvencesidir." dedi.
Erdoğan, Büyük Türkiye ve güçlü ordunun ardındaki milli ve yerli savunma sanayinin özelliklerine işaret ederek, "Türkiye, artık kendi semalarını yerli ve milli hava savunma sistemleriyle koruyan, entegre ve katmanlı bir savunma mimarisine sahip bir ülkedir. Savunma sanayiinde tam bağımsızlık hedefimize ulaşana kadar sabırla, kararlılıkla, azimle ve sağlam adımlarla ilerleyeceğiz" dedi.

ABD'NİN DESTEĞİ
Katil ve soykırımcı Netanyahu'nun İsrail'in 13 Haziran günü İran'a saldırmasıyla başlattığı çatışma, altıncı gününde tırmanarak savaşa döndü. Bu noktada kamuoyunda tartışılan sorulardan biri de ABD Başkanı Trump'ın İran'a karşı 'bunker buster' tipi sığınak delici bombaları kullanıp kullanmayacağı ve bunları Netanyahu'ya verip vermeyeceği yönünde şekilleniyor. Giderek sıkışan, panikleyen Netanyahu, İsrail savaşa Amerika'nın resmen müdahil olması için şeytani her yolu deniyor. ABD Başkanı Donald Trump, Kanada'da yapılan G7 zirvesini yarıda kesti, ABD'ye döndü ve İsrail ile İran arasındaki gerilime ilişkin Truth Social hesabından yeni bir açıklama yaptı: "TAHRAN'DAKİ HERKES DERHAL TAHLİYE EDİLMELİ.
Onlara (İran) imzalamalarını söylediğim anlaşmayı imzalamalıydı.
Çok yazık, büyük bir insanlık kaybı. İran nükleer silah sahibi olamaz. Bunu defalarca söyledim.
Barış görüşmeleri yapmak için İran eğer görüşmek istiyorlarsa, bana nasıl ulaşacaklarını biliyorlar. Masadaki anlaşmayı kabul etmeleri gerekirdi, böylece birçok hayat kurtarılabilirdi." Salı günü Trump, Beyaz Saray'da Güvenlik Kurulunu toplayarak geniş bir değerlendirme yaptı.
Kritik toplantıda, ABD Başkanı Trump ve Pentagon ile CIA'nın, İran'ın Kum eyaletindeki Fordo Nükleer Tesisi'ne yönelik saldırılarda İsrail'e "doğrudan destek" amacıyla sığınak avcısı bombalar (bunker buster) vermeyi tartıştığı konuşuluyor. Washington'un sağlayabileceği Bunker Buster (GBU-57 modeli) bomba ve bu bombayı atacak tek uçaklar olan B-2'ler sadece ABD'nin elinde olduğundan bu hamlenin İran nükleer krizinde kritik bir dönüm noktası olabileceği ve İran'ın yanında saflaşmış Çin ve Rusya'nın olası tepkileri tansiyonu yükseltti.

RADYASYON RİSKİ
Amerikan Hava Kuvvetleri B-2 uçakları kullanılırsa bu durum resmen ABD'nin savaşa müdahil olması anlamına gelecek;
ABD'nin bölgedeki askeri varlığını doğrudan artırabileceği ve Başkan Trump'ın talep ettiği nükleer müzakereleri riske atacağı konuşuluyor. Nihayetinde, İran nükleer programını durdurmak için Fordo tesislerinin "mutlaka imha edilmesi" rüyasını gören katil-soykırımcı Netanyahu'nun Trump'ı tuzağa düşürmesi olarak değerlendiriliyor. Bunker Buster'ın Özelliği: ABD Hava Kuvvetleri envanterindeki 13.600 kg ağırlığındaki GBU-57, yerin 80 metre altındaki sertleştirilmiş hedefleri imha etmek için tasarlandı.
Patlamadan önce beton ve kayaları delen bomba, İran'ın uranyum zenginleştirmede kullandığı Fordo gibi dağ içine gizlenmiş nükleer tesisler için tek yıkıcı çözüm olarak öne çıkıyor. Başkent Tahran'a 95 km mesafedeki İsfahan Fordo Nükleer Tesisi, bir dağın 80 metre derinliğine inşa edildi. Rusya destekli hava savunma sistemleriyle korunan tesis, uranyum zenginleştirme faaliyetleri nedeniyle UAEA (Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı) tarafından yakından izleniyor. Bunker Buster taşıyabilen tek platform ABD'nin "B-2 Spirit" hayalet bombardıman uçaklarıdır. Northrop Grumman üretimi olan bu uçaklar 18.500 km menzile ulaşabiliyor ve iki adet GBU-57 ile sefere çıkabiliyor. Türkiye, Kafkasya, Orta Doğu'da Radyasyon Riski:
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı, İsrail'in daha önceki günlerde Natanz tesisine düzenlediği saldırıda yalnızca "lokal radyasyon sızıntısı" tespit etmişti. Ancak Fordo'ya yönelik bir sığınak avcısı bomba saldırısının, dağdaki uranyum stokları nedeniyle geniş çaplı nükleer yayılıma yol açabileceği endişeleri dile getiriliyor. ABD eğer bombalarsa, şu anda zenginleştirilmiş uranyumun sızması söz konusu olacak. Böyle bir rezalet, Kafkasya, Orta Asya, Orta Doğu ve özellikle de Türkiyemiz için çok tehlikeli olacak. Hatırlayalım:
Türkiye Çernobil nükleer sıkıntısından uzun yıllar çok büyük problem yaşamış, binlerce vatandaşımız kanser olmuş, Karadeniz'de çay üretimini durdurma noktasına gelmişti.

SONUÇ
BÜYÜK Türkiye'nin yol haritasını Başkan Erdoğan açıkladı:
"Türkiye, vesayet odakları ve FETÖ ihanet çetesiyle mücadele ederek, aynı zamanda Siyonizmin ülkemizdeki uzantılarıyla mücadele etmiştir.
Türkiye artık kendi semalarını yerli ve milli hava savunma sistemleriyle koruyan, entegre ve katmanlı bir savunma mimarisine sahip bir ülkedir.
Savunma sanayiinde tam bağımsızlık hedefimize ulaşana kadar sabırla, kararlılıkla, azimle ve sağlam adımlarla ilerleyeceğiz. Kimse Türkiye'yi test etmeye, sınamaya, sabrımızı zorlamaya yeltenmesin." NOKTA

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.