İMKB dün tüm günlerin rekoruna bir ekleme daha yaptı, dolar bazında hiç geçemediği 5 cent seviyesine ulaştı. Kriz öncesinde, yaklaşık 3 yıl önce de deneme yapmış, ancak 4.98 centte kalmıştı. Kısa süreli hızlı çıkışları ralli olarak tanımlıyoruz. Şu anda İMKB de diğer gelişmiş ve gelişmekte olan ülke borsaları gibi ralli yaşıyor. Aslında öyle bir ralli ki, buna daha önce tanık olmamıştık. Yani bu kadar kısa sürede böylesine tırmanış söz konusu değildi.
KLASİK ALGILAMALAR
Geçmiş verilere baktığımızda, şimdiki hızda bir toparlanma ve tırmanış öyküsü yok. Örneğin, Dow Jones Endeksi'nin çıkışa geçmesi ve düşüşteki kayıpları telafi süreci 180 günü aşıyordu. Son küresel krizde, "tamam çıkış başlamıştır" anonsu yapıldıktan 40 gün sonra Dow Jones kaldığı yere geri döndü. İMKB de 1994, 1999 ve 2001 yıllarındaki sert düşüşlerinden sonra, toparlanma sürecinin üçte biri gibi kısa zamanda tüm günlerin rekorlarını kırmaya başladı küresel krizde.
Yükselişin nedenlerini, borsayla ilgisi olmayanlar bile ezberledi. Kritik argüman, nedenlerinden öte, bu gidişin ne kadar sağlıklı olduğunun sorgulanmasıdır. Klasik tasarruf sahibi psikolojisi ve algılamasıyla bu gidiş sağlıklıdır. Çünkü, refleks haline gelmiş önyargılara göre, hisse senedi fiyatlarının yükselmesi, doların ulusal para karşısında değer kaybetmesi ve faizlerin düşmesi olumlu bulunur, devamı temenni edilir.
Oysa piyasalarda gelişmelerin ortaya çıkış kaynakları ve makro ekonomik parametrelerce desteklenip, kendi içinde tutarlılığının var olması gerekir. Tabii, işler iyi giderken bu soruların yanıtları için ne bir piyasa aktörü ne de bir akademisyen ya da köşe yazarı kafa patlatır. Zaten skor üstünden yorum yapmayı severiz milletçe...
Neyse... FED'in son toplantı tutanaklarına göz atıp, önümüzdeki ayın ilk haftasında yapacağı toplantıda para saçmaya devam kararı çıkar mı? sorusuna değinelim...
FED çırpındıkça, ABD ekonomisi dibe gidiyor. Neden bu fasit daire üzerinde farenin peynir kovaladığı gibi dönmeye çalışıyor anlaşılır gibi değil. ABD ekonomisi bu yılı yaklaşık yüzde 2.6 büyüme ile kapatacak, seneye yüzde 2.4 büyüyebilecek. Endüstriyel üretim de iki hanelerden yüzde 6.2'ye geriledi Ağustos ayında. İşsizlik oranı ise yüzde 9.6 ile iki hane sınırına dayandı. Gevşek para politikalarına Maliye cephesi de destek verdiği için ABD'nin bütçe açıkları yükseliyor. Ağustos itibariyle, bütçe açıklarının gayrisafi yurtiçi hasılaya oranı yüzde 9.
FED'in 3 Kasım'da yapacağı toplantıdan çıkacak sonuç kısmen tahmin edilebiliyor. Bilançosunu genişleterek tahvil alımı yapacak, piyasaya dolar enjekte edecek. Faizler değişmez. Zaten düşüreceği alan da kalmadı. FED'in kısa vadeli faiz oranlarını piyasalar izliyor. 3 aylık mevduat faiz oranları yüzde 0.22, 10 yıllık Hazine tahvilleri ise yüzde 2.40. Aynı zamanda, FED ek önlemler alabileceği garantisini de veriyor.
KRİTİK SORULAR
Özetle, FED dolar saçmaya devam edecek. Bu durumda İMKB de ralliyi sürdürebilecek mi? Ya da yeni rekorlar gelecek mi?
Böylesine yükselişin ardından kar realizasyonları geldiği için endeksin aşağı doğru gevşeyeceği beklentisi oluşur. Bu tezi zayıflatan şu bilgiyi ekleyelim. Son çıkışlarda 3 milyar TL'yi aşan işlem hacimlerine tanık oluyoruz. Yani, çıkış sığ işlem hacmiyle ve birkaç hisse senedinin itici gücüyle gerçekleşmiyor. Böylece, derin işlem hacmi ile endeksin bulunduğu seviyelere tutunabilme olasılığı yükseliyor. Kısa
süreli iniş-çıkışlar olabilir. Ben kalıcı bir düşüşten söz ediyorum.
Piyasada işler yolunda iken, Merkez Bankası'na üstü kapalı baskılar başladı, 25 baz puanlık faiz indirimi için. Eğer Merkez Bankası kısa vadeli faiz oranlarında indirime giderse borç alma faiz oranı yüzde 6 olacak. Bu da, yüzde 8 civarında enflasyon ortamında negatif reel faiz anlamına gelecek. Faizlerin biraz daha düşmesi ise İMKB'nin yükselmesini destekleyen ek bir unsur olacak.
"Uç böceğim annen sana terlik pabuç alacak" sözünü borsaya uyarlayarak yazımı sonlandırayım. Uç endeksim uç, FED sana dolarlar getirecek!...
