• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Piyasaların likidite bağımlılığı

CAHİT SÖNMEZ

Piyasaların likidite bağımlılığı

cahit.sonmez@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 01 Mart 2012
Avrupa Merkez Bankası (ABM) ile FED arasındaki likidite saçma yarışı devam ediyor. FED'in ardından atağa kalkan AMB, beklenen ikinci uzun vadeli repo finansman operasyonunu yaptı. İlkinde 489 milyar euro veren AMB, ikincisinde musluğu biraz daha açarak enjekte ettiği likidite miktarını 529 milyar euroya çıkardı. Böylece yaklaşık 800 bankadan aldığı ihale tekliflerini karşılamış oldu.
2 büyük merkez bankasının bonkörce saçtıkları paralar, piyasa aktörlerini resmen "likidite bağımlısı" haline getirdi. Belli aralıklarla likidite almazlarsa "likidite krizine" giriyorlar. 2008 yılından bu yana, az değil 3 yıldır, likidite almaktan dozaj sorunu da yaşamıyor değiller. Merkez bankalarının verdiği likidite miktarı yetersiz kalabiliyor, piyasalar olumlu tepki vermiyor.

NÖTR ETKİ

Bu hafta ortasında AMB 3 yıl vadeli ve yüzde 1 faiz oranından 800 civarında bankaya yarım trilyon euronun üzerinde likidite enjekte ediyor, ama nafile, piyasalar bana mısın demiyor. "Daha da isteriz" sesleri geliyor. Gözlerini bu sefer FED'e çeviriyorlar. Dün, FED Başkanı Bernanke televizyonların karşısına geçince piyasa aktörleri umutlandı okyanus ötesinden para geliyor diye. Ama Bernanke, ABD ekonomisinin gidişinden memnun olmadıklarını, işsizlik oranı gerilese de bunun çok tatminkar olmadığını söyledi. Ancak likiditeden bahsetmedi, her ne kadar gerektiğinde 3. parasal genişlemeye gideriz açıklaması yapsa bile. Tabii, piyasa aktörlerinin hevesleri kursaklarında kaldı.
Neyse... Biz, AMB'nin aldığı bu aksiyonların ne anlama geldiğini ve piyasalar üzerindeki olası etkilerini değerlendirelim...
Öncelikle şu gerçeğin altını çizelim, AMB'ya teklif veren ve likiditeyi alan bankalar bu paraları hisse senedi piyasalarından öte tahvil ve bonolara yöneltmeyi tercih ediyorlar. Bir kez daha hatırlayalım, birinci ihaleden gelenlerin büyük kısmını kendi bilançolarında tutmuşlardı. Çünkü, aktiflerindeki tahviller faiz oranlarının yükselmesiyle değer yitirmiş ve aktiflerinin erimesine neden olmuştu. İkinci repo ihalesinin büyük kısmı İtalya, İspanya ve Portekiz tahvillerine gidiyor. Dün İspanya'nın tahvil ihracında 2 yıl vadeli toplam 4.5 milyar euroluk satış gerçekleşti. Kısacası, AMB'nin likidite enjeksiyonu tahvillere yaradı, hisse senetlerine ve euro dolar paritesine etkisi çok sınırlı kaldı. Aslında nötr etki de diyebiliriz.

TAHTEREVALLİ GİBİ
Gelelim Türkiye piyasalarına...
İMKB Türkiye ekonomisindeki bazı olumsuzluklara rağmen sermaye akımları sayesinde beklenmeyen bir ralli yaptı. 50 binlerden 60 binlerin üzerine çıktı kısa sürede. Aynı şekilde, sıcak para girişi ile tahvil faiz oranları da geriledi. Aralık 2013 itfa tarihli gösterge tahvil faiz oranı yüzde 11'lerden yüzde 9.10 seviyesine indi. Tarihi dış ticaret açığı ve yüksek enflasyon oranı açıklamaları sonrasında en kaygı verici olan, Standart and Poors "Kkırılganlık endeksi" sonuçlarına göre Avrupa kaynaklı şoklara karşı Türkiye'yi "En kırılgan" ülke ilan etmesi bile piyasaları yakından uzaktan ilgilendirmedi. Her ne kadar S&P bunun kredi notu ile ilgisi olmadığını vurgulasa da, ani para çıkışları karşısında kırılganlığa bağlı olarak piyasa oynaklığının yüksek olduğu gerçeği özellikle piyasa aktörleri tarafından yabana atılmaması gereken bir tespit. Derecelendirme kuruluşunun çalışmasında ortaya çıkan diğer vahim durum ise Türkiye'nin 2.94 puanla birinci sırada olması. En yakın takipçisi Macaristan'ın ise 2.09 puanda olması. Kırılganlık farkına bakar mısınız?
Dolayısıyla, bu kadar gerçeklerden kopuk yol alan piyasalardaki olumlu gelişmelerin sağlıklı olduğunu söyleyemeyiz. Bu yüzden başta hisse senetleri piyasası olmak üzere faiz oranları ve kurlarda oynaklık olacağı ve belli bir bant içinde gelgitler yaşanacağı olasılığı yükseliyor. Sözün özü, büyük olasılıkla İMKB 100 Endeksi 58 bin 62 bin bandında, dolar TL kuru 1.70-1.80 bandında ve tahvil faiz oranları da yüzde 9 ile 9.50 aralığında bir süre tahterevalli gibi inip çıkacağa benziyor.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.