• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Not artırımı, TCMB kararı, FED...

CAHİT SÖNMEZ

Not artırımı, TCMB kararı, FED...

cahit.sonmez@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 21 Haziran 2012
Yapıcı önlemler ve olumlu veriler sonrası piyasalar biraz rahatlamış gibi görünüyor. Ön plana çıkan gelişme tabii ki Moody's'in not artırması ve üstelik görünümü pozitifte bırakması. Bu arada, FED üçüncü parasal genişlemeye gitmemesine rağmen ılımlı diyebileceğimiz mesajlar verdi. Olumlu gelişmeler şimdiden piyasaları pozitif yönde etkilemeye başladı bile. İMKB yüzde 2 civarında yukarı çıktı, dolar 1.80 seviyesinin altına geriledi.
Moody's ile başlayalım...
Sanki, Standart and Poors'a nispet edercesine, Ba2 olan notu Ba1'e yükseltti Moody's. Her halde S&P'nin yediği fırçalardan korkmuş olmalı. Neyse, sıfırcı hoca unvanlı Moody's not artırım gerekçesini mali performansa dayandırıyor. Gerek bütçe yükü gerekse bütçe açığı oranlarının oldukça makul seviyelerde olması Moody's'in öne çıkardığı faktörler. Haksızda sayılmaz, Maastricht kriterlerine göre ya da göreceli olarak Türkiye'nin mali yapısına baktığımızda bulunduğu yerinde önemli olduğunu söyleyebiliriz.

MALİ KRİTERLER
Toplam kamu borçlarının milli gelire oranı yüzde 40'lar seviyesine indi. Aynı şekilde bütçe açığının gayrisafi yurtiçi hasılaya oranı da yüzde 1.8'e kadar geriledi. Diğer önemli bir kriter olan "iç borç çevirme oranı" ise yüzde 60'larda. Şu anlama geliyor; daha önce ihraç edilmiş ve vadesi gelmiş 100 TL'lik tahvil ya da bononun anaparasının ödemesi için 60 TL'lik yeni tahvil ihracı yeterli oluyor.
Moody's mali performansı methederken cari açığı göz ardı ediyor. Son aylarda ihracatın artması, ithalatın azalması ve sonuçta gerileyen cari açık herhalde Moody's'i etkilemiş olmalı.
Gelelim Merkez Bankası'na...
Dün, yazımı kaleme alırken Merkez Bankası'ndan zorunlu karşılıklarla ilgili bir karar geldi. Biliyorsunuz birkaç aydır bankaların TL yükümlülüklerinin bir kısmının döviz, bir kısmının ise altın ile karşılanması imkanı getirmişti Merkez Bankası. Karar öncesi döviz kullanım imkanı yüzde 45 idi. Dünkü karar ile bunu yüzde 50'ye yükseltti. Altın ise yüzde 20'den yüzde 25'e çıktı. Böylece, bankalar eğer kendilerine tanınan opsiyonları değerlendirirlerse 2.8 milyar TL likidite bırakmış olacak Merkez Bankası. Bir de, TL yerine döviz ve altın kullanılmasının amaçlarından paranın maliyetinin düşürülmesi, yani faizlerin aşağı çekilmesi, ve rezervin yükseltilmesi hedeflerine de ulaşmış oluyor. Önümüzdeki ay Merkez Bankası rezervinde 2.2 milyar dolar artış bekliyor. Özetle, Merkez Bankası'nın yukarıda değindiğim aksiyonunun piyasalar üzerinde pozitif yansımasını bekleyebiliriz.
Not artırımı ve Merkez Bankası değişikliğinden sonra, FED'den gelen ve piyasalara olumlu etkisi olabilecek kararlarına da değinelim...
FED, son yazımda vurgulamaya çalıştığım gibi, ne şiş yansın ne kebap yaklaşımıyla, sadece kendisi için marj gördüğü twist operasyonuna gitmeyi yeterli gördü. Üçüncü parasal genişlemeyi beklemediğimiz için onu bir kenara bıraktığımızda, ne düşük faiz oranını koruma süresini uzattı ne de bankaları rahatlatabilecek zorunlu karşılık indiriminde gitti. Bu ay dolan ve yaklaşık 400 milyar dolar civarında gerçekleştirdiği kısa vadeli tahvillerle uzun vadeli tahvilleri değiştirme operasyonunu uzatıp, miktarı da 267 milyar dolar genişletti.
Aynı toplantıda ABD ekonomisine yönelik bazı parametrelerde de revizyon yapma ihtiyacı duydu FED. Büyüme hızı beklentisini Nisan ayında yüzde 2.4 ile 2.9 aralığına çıkarmış iken, yeniden yüzde 1.9-2.4 bandına çekti. Büyüme öngörüsünü düşürünce doğal olarak işsizlik oranını da yükseltmek zorunda kaldı. Yüzde 7.8-8.0 olan işsizlik oranını yüzde 8.0-8.2 yaptı. Enflasyon beklentisi ise yüzde 1.2-1.7 aralığına kadar indirdi. Dikkat ederseniz, son tahminlerine göre üçüncü parasal genişleme için uygun zemin oluşuyor gibi görünüyor. Çünkü, büyüme hızının düşmesi ve enflasyonun yüzde 2'in altına inmesi durumunda QE3'ün olasılığını yükseltiyor FED.
Sözün özü, piyasalarda zayıf da olsa bir ivmelenme başladı. Kademeli olarak İMKB'nin yükselmesi, eğer mümkün olursa sonbaharda da FED'in 3. parasal genişleme kararı ile coşması gibi bir senaryo daha doğrusu bir beklenti sesleri duyuluyor.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.