Yeni yıla geçen seneden kalan belirsizliklerle girdiğimiz için 2017'nin piyasalar açısından nasıl geçeceğini, hangi enstrümanın daha cazip olacağını tahmin etmeye çalışıyoruz.
Son yazılarımda bu soruların yanıtlarını sizlerle paylaşmaya gayret ediyorum. Dünya Altın Konseyi tam da uygun zamanda önemli bir çalışmasını duyurdu. Altının bu yılda da cazibesini koruyacağını iddia eden Konsey somut gerekçelerle de tezini sağlam zemine oturtmuş.
Altın talebini destekleyecek 6 neden öne sürüyor Dünya Altın Konseyi...
Birinci neden siyasi ve jeopolitik faktörlerin etkilerini artırması.
Avrupa için 2017 seçim yılı olacak desek yeridir. Almaya, Fransa ve Hollanda seçimlere gidecek. Siyasi oluşumlar belirsizliğini koruyor. İngiltere'nin Avrupa Birliği'nden çıkış referandumu sonrası nasıl bir süreç izleyeceği konusunda endişeleri var. Bu süreç belirsizlik daha doğrusu olumsuzluk yarattığı için pound sürekli diğer para birimleri karşısında değer yitiriyor.
Bu ülkelerin Suriye'de güçlerinin olduğu ve jeopolitik açıdan risk taşıdıkları gerçeğini de ekleyelim. Sonuçta sistematik risk olarak tanımladığımız bu durum altın talebini kuşkusuz olumlu etkileyecek.
ENFLASYON DESTEKLEYECEK!
İkinci neden enflasyon beklentilerinin yıl içinde yükselecek olması. İktisadi faaliyetlerin hızlanması enflasyona yukarı yönlü baskı yapacak. Enflasyonun yükselişe geçmesi ise altın talebini 3 kanaldan olumlu etkileyecek.
Enflasyona karşı korunma, yüksek enflasyon sonucu reel getirilerin gerilemesi ve tahvil gibi uzun vadeli enstrümanların cazibesini yitirmesi. Gerçekten rasyonel analiz. FED her ne kadar faizleri yükseltse de enflasyon da yükseleceğinden reel getiri tatminkar seviyelere yine çıkamayacak.
Üçüncüsü uzun vadede Asya ülkelerinin büyüme hızlarının yükselmesi. Malum Çin ve Hindistan dünya altın talebinin neredeyse yüzde 50'sini gerçekleştiren iki Asya ülkesi.
Oysa 1990'ların başlarında büyüme hızları yetersizken toplam talep içindeki payları yüzde 25'lerde idi. Çünkü refah seviyeleri ve alım güçleri hem mücevher hem de yatırım amaçlı altın taleplerini sınırlıyordu.
Bu yıl küresel büyümenin yüzde 60'ı Asya ülkelerinden gelecek. Dolayısıyla başta Çin ve Hindistan olmak üzere bu coğrafya altın talebini 2017'de canlı tutacak.
YENİ PİYASALAR AÇILACAK
Dördüncü neden hisse senedi piyasalarının değerinin geçen yıl şişmiş olması. Nasıl olur demeyin, Borsa İstanbul yerinde saymış olabilir ancak Amerika ve Avrupa borsaları fena performans göstermediler. Özellikle Amerika piyasaları tarihi yüksek seviyelere ulaştı. Büyük oranda düzeltme hareketleri bekleniyor bu borsalardan. Bu yüzden kar realizasyonu amacıyla hisse senetlerinden çıkan yatırımcılar riski dağıtmak için tahvil ve altın tercih edecekler.
Beşincisi ulusal paraların değer yitirmesi. Gelişmiş ülke merkez bankalarının uyguladıkları gevşek para politikaları sonucunda değer yitiren ulusal paralar karşılığında korunmak için altın talep edilecek.
Altıncı ve son neden şöyle; Bir taraftan altın piyasaları genişlerken diğer taraftan yeni altın piyasaları açılıyor. Altına dayalı borsa yatırım fonları ve emeklilik fonları taleplerini yükseltiyorlar.
Geçen yıl 200'ün üzerinde fon altın oranlarını artırdı.
540 ton civarında altın içeriyor bu fonlar. Bu arada İslami Finansal Kuruluşlar Muhasebe ve Denetim Organizasyonu'nun Shari'ah Altın Standartları çerçevesinde yeni piyasalar açacak olması da altın talebi için olumlu bir gelişme olacak.