Türkiye'nin, herkesin kafasına göre takıldığı bir yol geçen hanı olmadığı görüldü. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Tunç Soyer'in, Türkiye ve İslam düşmanı karikatüristleri İzmirlilerle buluşturma projesine izin verilmedi.
Türkiye'nin kendisini koruma refleksinin ne kadar güçlü olduğu bir kez daha ortaya çıktı. Biz de Yeni Asır olarak bu etkinliği deşifre ederek gerçek bir habercilik başarısı daha gösterdik.
OLAĞAN AKIŞA AYKIRI
Bu arada yapılmak istenen bu etkinlik Soyer'in 'gizli bir ajandası' olduğu yönündeki kuşkuları iyice artırdı. Kendisi otel işletirken, yani bir işadamıyken gelip İzmir Ticaret Odası'nda genel sekreter yardımcılığı yapan ve oradan önce EXPO 2015 Genel Sekreterliği'ne geçip, ardından ilçe belediye başkanlığına uzanan bir hikaye var karşımızda. Üzerine, görev yaptığı ilçe belediyesini batırmasına rağmen de CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu tarafından Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na sıçratılan bir hikaye... Düşünsenize bir işadamısınız ve böyleyken gelip bir yerde çalışan oluyorsunuz, ardından da pat diye ilçe belediye başkanı yapılıyorsunuz. Kamu mallarını haraç mezat satıp belediyeyi batırıyorsunuz ancak seçim öncesi ortaya çıkan fotoğraflarda da görülen 'çok kritik' bağlantılarınızın etkisiyle CHP tarafından Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na aday gösteriliyorsunuz... Bu hikayenin hayatın olağan akışına uygun olduğunu söylemek çok mümkün değil...
NEDİR BU HDP SEVERLİLİK
Soyer'in Seferihisar Belediyesi'nde başlayan PKK'nın katıksız siyasi uzantısı HDP'ye olan düşkünlüğünün Büyükşehir Belediye Başkanı olunca doruğa çıkması da 'gizli ajanda' kuşkusunu artıran en önemli unsur...
Devletin teröre destek veren HDP'li belediyelere kayyum atamasına karşı çıkıp oturma eylemlerine bile katılan Soyer, 31 Mart yerel seçimlerinde adeta gayri resmi olarak HDP'yi Büyükşehir'de iktidara taşıdı...
Atatürk'e, Türkiye'nin birlik ve bütünlüğüne gönülden bağlı İzmirlilerin seçtiği Soyer, başka odaklara yaranma çabasına girdi.
CHP'li ilçe başkanları Büyükşehir'in istihdam olanaklarından partilileri yararlandıramadıkları yönünde isyan ederken, Soyer Büyükşehir'e çok sayıda HDP'liyi doldurdu. Hatta bunlardan 16'sı İzmir Valiliği'nin güvenlik soruşturmasından bile geçemedi.
Soyer arada hiç de alakası olmayan bir ortamda çıkıp "Kürtlerin anadilde hizmet talebini Ankara'nın insafına bırakamayız" gibi ajandasını belli eden bir söylemde bulundu.
AKIL HOCASI APO SEVİCİLER
Yeni Asır olarak geçtiğimiz günlerde deşifre ettiğimiz önemli bir nokta da Soyer'in yıllar önce kurduğu ve akıl danıştığı İzmir Düşünce Platformu'nda PKK elebaşı Abdullah Öcalan'a özgürlük isteyen üst düzey HDP'lileri doldurmasıydı. Bu saydıklarıma Soyer'in 9 Eylül dışında İzmirliler için bir başka gün ilan etmesi, "Kıbrıs'ı Kıbrıslılara bırakalım" gibi bir Rum tezini savunması, şaka yollu da olsa İzmir eyaleti, bayrağı, parası gibi konulardan bahsetmesini de eklediğimizde ortada bir gizli ajanda olduğundan şüphelenmemek için insanın aklına ihanet etmesi gerekir.
Ancak... Kim ne gizli ajanda güderse gütsün Türkiye'nin açık bir ajandası var.
O da birliğini, bütünlüğünü, çevresinde ve dünyada menfaatlerini sonuna kadar korumak, bu arada terör örgütlerinin de kökünü kazımak... Galip gelen de her zaman Türkiye'nin bu açık ajandası olacak...