Her mevsim değişiminde önemli konulardan biridir gardrobumuzun değişimi.
Yaza girerken kışlıklar kaldırılır, bir daha giymeyeceğimizi düşündüğümüz giysiler ayrılır ve yazlıklara yer açılır. Havaların ısınması psikolojik olarak bizi etkiler, mağazaların parlak vitrin ve raflarında o aradığımız yazlıklar tam da zamanında bizimle buluşturulur.
Ancak son yıllarda durum böyle değil. Zaten olmamalı da. Son yıllarda küresel ısınmanın da etkisiyle çok ciddi iklimsel değişiklikler yaşadık.
Birçoğumuz "Biz çocukken 20-30 yıl önce mevsimler böyle değildi" gibi cümleler kuruyoruz.
Haliyle bu yaşam tarzımızdan alışverişe kadar birçok şeyi etkiliyor.
SONBAHAR YOK GİBİ
Mevsimlerin geçişleri birbirine karışınca ilkbahar ve özellikle de sonbahar artık kayboldu. Mesela geçtiğimiz Şubat-Mart- Nisan aylarında eskiden havalar yavaş yavaş ısınırdı, yağmurlar azalırdı ve Mayıs ayıyla birlikte yaz sezonu hatta deniz sezonu açılırdı.
Alışverişler de buna göre yapılırdı. Ancak içinde yaşadığımız iklime sahip coğrafyada işin şekli biraz değişti.
Artık gittiğimiz bir mağazada yeni sezonun yazlık ürünlerinin yanı sıra, yağmurluklar, botlar ve kalın montlar gibi kışlıkları da görebiliyoruz. Aslında bu durum bizim için avantaj.
Çünkü hangi mevsim içerisinde olursak olalım, her mevsimin ürünlerini bulabiliyoruz. Ancak bu durum mağazacılık açısından sorun teşkil ediyor. Çünkü mağazalarda depo yönetimi de çok önemlidir. İster zincir mağazaları olan büyük markalar olsun, isterse tek dükkanda hizmet veren küçük mağazalar olsun, bu durum değişmez.
Depoda ne bulundurulacağı, neyin zamanının ne zaman geleceğinin bilinmesi gerekir. Bu, hava koşullarına bağlı zor ve tek formülü olmayan bir denklem.
Hal böyle olunca, 'Sezon sonu' kavramı da bulanıklaşıyor.
Bir türlü bitmek bilmiyor.
Bu 'sezon' denilen dönem tam olarak hangi ayları kapsıyor bilen yok. Eskiden kış sezonunun sonu Mart-Nisan aylarıydı.
Bunun haricinde 'sezon sonu' yazılmazdı. Yapılan indirime de farklı bir isim konurdu. Ancak şimdi Haziran ayında 'sezon sonu' indirimi yapılıyor.
TERS ORANTI YAPIN
Geçtiğimiz 2 ayı bile düşünecek olursak, dengemiz şaştı diyebiliriz. Tam "yaz geliyor tamamdır" derken, o sıcaklar gitti, yerini Haziran'da yağan 'Nisan yağmurları' aldı.
Mağazalar depolarında kalan kışlıkları ellerinden çıkarmak için yaptığı indirim kampanyalarını sürdürüyor. Mevsimlerin kaydığını ve bunun mağazalardaki ürünlere yansıdığını bu noktada da görebiliriz. 21 Haziran 'En uzun gün' indirimlerinde hala kışlıklar satılıyor.
Bir alışveriş taktiği var. Hemen hemen hepimizin bildiği ancak pek uygulamaya koyamadığı bir taktik. Yaz gelirken kışlık alacaksınız, kış gelirken de yazlık alacaksınız. Eğer modaya takıntılı değilseniz gerçekten çok iyi fiyatlara kaliteli ürünler bulabilirsiniz.
Kışlık kot, ceket, kaban gibi ürünlerin yanı sıra, mevsimlik kullandığımız gömlekler ve sweatshirt'lerde de çok sağlam indirimler mevcut. Dediğimiz gibi ters orantı yaparak kışlık ürünlere odaklanabilir ve 40- 50 liraya gömlek, 80-90 liraya ceket ve kaban gibi ürünler alabilirsiniz.
ALIŞVERİŞ YAPMAK İÇİN ÖZEL GÜNLERİ BEKLEYİN
Yazlık ihtiyaçlarınız çok önemliyse ve ön plandaysa, o zaman özel günleri beklemenizi tavsiye ederiz. Örneğin 21 Haziran 'En uzun gün' dedik. Buna özel indirimler hafta sonuna da yayılmış durumda.
İnternet alışverişi burada yine öne çıkıyor. Önemli alışveriş sitelerinde bugüne özel indirimler mevcut. Ancak ürünlerin kalitesini ve piyasasını da mutlaka araştırın. Bazen internetteki fiyatla mağaza fiyatı bile farklılık gösterebiliyor.
Bunlara da dikkat etmeniz gerek. Bunun haricinde Anneler ve Babalar günlerini geride bıraktık. Ancak yine de önümüzdeki günlerde yıl ortası indirimi, yaz kampanyaları olacaktır. Acele etmemekte fayda var.