"Ekonomisi zayıf bir ulus, yoksulluktan ve düşkünlükten kurtulamaz; güçlü bir uygarlığa, kalkınma ve mutluluğa kavuşamaz; toplumsal ve siyasal yıkımlardan kaçamaz!" Atatürk ne güzel ifade etmiş. Bir ülkenin güçlü bir ekonomiye sahip olması onun özgür olmasının garantisidir. Bunun için dışa bağımlı olmadan yaşaması gerekmektedir.
Dünya genelindeki güçlü ekonomilerin sırrı da budur.
Verilere baktığımızda, ülkemizin dışa bağımlı olduğu en büyük alan enerji sektörüdür. Ancak son dönemle yapılan çalışmalar enerji sektöründe dışa bağımlılığın önümüzdeki birkaç yıl içinde sonlandırılacağı yönündedir. Özellikle Türkiye'nin yenilenebilir enerji fırsatlarının yüksek olması, doğal yapıların güçlü olması, son yıllarda enerji politikalarındaki hedefler ve geliştirici çözümlerin üretilmesi ülkemizi dışa bağımlı olmaktan kurtarmak adına büyük önem arz etmektedir. Yenilenebilir enerji imkânları ve bu alanda yapılan çalışmaların yanı sıra ülkemizde maden rezervleri üzerine de önemli çalışmalar yürütülmektedir.
Mesela, Eti Maden'in bor üzerinde yaptığı inovatif çalışmalar her geçen gün daha büyük bir hız kazanmaktadır.
BEŞ ÜLKEDEN BİRİ OLACAĞIZ
Türkiye'nin yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı kurulu gücünün, 2024 yılında yüzde 50 artarak 63 gigavata ulaşacağı öngörülüyor. Eğer bu hedeflere ulaşılır ise ülkemiz Avrupa'da en fazla yenilenebilir enerji kapasitesine sahip 5 ülkeden biri olacak. Yani Almanya, İspanya, Fransa ve İtalya'nın arasına girecek. Böylece dünya sıralamasında 11'inci sıraya yükselebileceğiz.
Yapılan çalışmaları incelediğimizde bu hedeflere ulaşılacağına dair umutlar yüksek. Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) da, Türkiye'de önemli teknoloji değişimi yaşanacağını belirtiyor. IEA, ülkemizdeki özellikle güneş enerjisi kapasitesinin artışına dikkat çekiyor. Eğer güneş enerjisi sistemleri okullarda, AVM'lerde, fabrikalarda, Organize Sanayi Bölgeleri gibi tüm binalarda daha çok yaygınlaşırsa, hatta kullanımı zorunluluk seviyesine getirilirse gerçekten ülkemiz çok büyük bir dönüşüm yaşayacak. Diğer taraftan Türkiye'deki Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) ihalelerinin küçük ölçekli kapasitelerle yapılacak olması da büyük avantaj getirecek.
AVRUPA'NIN BÜYÜKLERİNDEN
Enerji alanında ülkemizdeki yenilikler ve yatırımlar, daha refah bir seviyeye ulaşmak için önemli adımlardır. Geçtiğimiz hafta birinci fazı tamamlanan Kalyon Karapınar Güneş Enerjisi Santrali ülkemiz için çok büyük gelişmedir. Kalyon Güneş Teknolojileri Fabrikası'nda üretilen yerli panellerle 271 MW kapasiteye ulaşan santral, tamamlandığında 1000 MW kapasiteyle Avrupa'nın en büyük güneş enerjisi santrallerinden biri olacak. 2 bin 600 futbol sahası büyüklüğündeki bu alan tamamlandığında gerçekten ülkemize güneş gibi doğacak.
Fosil yakıtların tükenme durumu, iklim değişikliği gibi faktörlere baktığımızda, yenilenebilir enerji dünyanın geleceğidir. Bu yüzden enerji üzerine daha çok akademik çalışmaların yapılması önemlidir. Enerji Hukuku üzerine lisansüstü bölümleri incelendiğinde, çok sınırlı sayıda üniversitede eğitim verildiği görülmektedir. Oysa geleceğin trendi olan enerji sektörünün ekonomik büyüme açısından da önemine bakıldığında, Yüksek Öğretim Kurumu'nun üniversitelerde daha fazla eğitim verilmesini sağlayabilir. Fakat Enerji Hukuku lisansüstü programlarının yaygınlaşması için çalışmalar yapıldığında, genellikle Hukuk mezunu olanlarla sınırlı tutulma uygulaması gözden geçirilmelidir.
Geleceğin trendi olan bu alanda lisansüstü eğitim almak isteyen kişilere, eğitime erişme imkânı sunulmalıdır.