• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Giyilebilir teknoloji

GONCA ELİBOL

Giyilebilir teknoloji

gonca.elibol@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 25 Ağustos 2025

Son yıllarda teknoloji manşetlerini yapay zekâ kapmış olsa da, sessiz devrim vücudumuzda yaşanıyor.
Giyilebilir teknolojiler giderek önem kazanıyor.
Akıllı saatlerden yüzüklere, sağlık sensörlerinden AR/VR başlıklara ve akıllı tekstile uzanan bu sessiz devrimler pekçok sektörü de dönüştürüyor. Mesela küresel sevkiyatların 2024'te yaklaşık 538 milyon adede ulaşması, bu alanın "niş oyuncak" olmaktan çıktığını net biçimde gösteriyor.
Kamuoyunda pazarın lokomotifi akıllı saat ve bileklikler olsa da 2025'in ilk çeyreğinde küresel akıllı saat sevkiyatları yıllık yüzde 2 daraldığını gösteriyor.
Öte tarafta Artırılmış gerçeklik (AR) ve Sanal Gerçeklik (VR) hedeflediği ivmeyi yakalamakta zorlanıyor. Uluslararası Veri Şirketi(IDC) 2025'te başlık sevkiyatlarında düşüş öngörürken, toparlanmanın 2026'dan itibaren geleceğini belirtiyor.
Bu teknolojilerin kilidi elbette yazılım, tabiki giderek gelişiyor.

HER ALANDA ETKİN
Giyilebilir teknolojileri sadece dijital cihazlarda değil, tekstil sektöründe büyük dönüşümü barındırıyor. Akıllı tekstiller hızlanıyor.
Yanmaz, su geçirmez, sensör entegreli üretimler, veri tabanlı kumaşlar artık bir moda unsuru değil esasında hayat kurtarma aracı kategorisine giriyor. Örneğin sporcular için performans ölçen tişörtlerden, nabız ve oksijen takibi yapan sağlık kıyafetlerine, enerji üreten montlardan, asker ve işçiler için konum ve sağlık verisi aktaran üniformalara kadar geniş bir yelpazeyi içine alıyor. Özellikle orman işçileri, itfaiyeciler, maden çalışanları ve askerler için bu teknolojiler hayati öneme sahip. Mesela son günlerde orman işçilerinin yangın söndürme sürecinde ölümlerini düşündüğümüzde Orman Genel Müdürlüğü işçilerini korumak adına, Cumhurbaşkanlığı himayesinde bu kapsamda bir destek önemli olacaktır. Ekonomik pencereden bakıldığında Türkiye 2024'te 31 milyar dolarlık ihracat gerçekleştiren tekstil sektörü, akıllı tekstile geçişle birlikte katma değerini artırabilir.
Ancak alınması gereken tedbirler fazla. Ar-Ge harcamalarının düşük olması, markalaşmanın yetersiz ve nitelikli iş gücünün sınırlı olması ve girdi maliyetlerin artması sektörde ciddi engeller olarak karşımızda duruyor. Tabii rakip ülkelerle çarpışmakda cabası... OECD, giyilebilirlerin ve uzaktan ölçüm teknolojilerinin kronik hastalıkların izlenmesinde ve önlemede somut faydalar sağladığını; dijital sağlık verilerinin ise bakım kalitesi ve hasta güvenliğini artıran bir "yakıt" işlevi gördüğünü vurguluyor. Bu veriler bir klinik sonucu değil, işgücü verimliliğini de etkiliyor. Politika ve sigortacılıkta teşvik modelleri için bir veri oluşturuyor.

TÜRKİYE GÜÇLENİYOR
Globalde devletler regülasyonda çıtayı yükseltiyor.
AB'de tıbbi iddia taşıyan giyilebilirler MDR kapsamına giriyor; sınıflandırma ve uygunluk değerlendirmesi (CE) süreçleri kaçınılmaz. ABD'de FDA, klinik araştırmalarda dijital sağlık teknolojileri ile uzaktan veri toplama için net rehber yayımladı. Bu, "wellness" cihazlarından "medikal" sınıfına geçişte yol haritasını belirliyor. Türkiye'nin dijital sağlık omurgası her geçen gün güçleniyor. Sağlık Bakanlığı'nın e-Nabız platformu 78.5 milyon kullanıcıya ulaşmış durumda.
Bu, giyilebilir verinin KVKK düzenlemeleri ve tam şartlar sağlandığında sağlık ekosistemiyle bütünleşmesi, internet çağında önemli olacak. Giyilebilirler, ekonomide "veri-temelli önleme" çağının en görünür yüzü olacak. Doğru regülasyon uyumu, sağlam bir ekosistem ve akıllı tekstil hamlesiyle Türkiye bu dalgada sürüklenen değil, yön veren olabilir. Çünkü mesele artık sensörü satmak değil; bileğimizdeki veriyle, kumaşımızdaki aklı güvenle anlamlandırıp sağlığa, güvenliğe ve verimliliğe çevirmek.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.