Dili yanlış kullanmalarının, kavramları istedikleri gibi eğip bükmenin kılıfını bulmuşlar. Kendi cehaletlerine başkalarını ortak etmeleri yetmiyormuş gibi bir de sizi küçümsüyorlar akılları sıra.
'Kelimeler bu kadar takılma! ' Tek bildikleri türkü bu bazılarının...
Nasıl takılmayayım kelimelere? Hayır, kelimeler benim ekmek param diye de söylemiyorum. Bir insan olarak bu serzenişim. Araştırmacı yazar Yuval Noah Harari diyor ki:
En bakıma muhtaç canlı olan insan yavrusunu şu dünyanın en gelişmişi yapan şey alet kullanması da değildir.
Öyküler anlatabilmesidir. Vatan gibi, para gibi, cennet gibi soyut kavramlara inanıp bir olabilmesi, öyküler aracılığıyla büyük organizasyonlar, ittifaklar kurabilmesidir dünyaya hükmedebilmesinin sırrı. Ve ben de ekleyeyim. Bu öyküleri anlatabilmesinin sırrı ise gelişkin bir dil üretmesidir. Yoksa karıncalar da işbirliği yapıyor.
HEP BİRLİKTE TAKILALIM
Hal böyle iken, bizi insan yapan, empati yapabilmemizin en önemli gereçlerinden olan dil olmasa nasıl ayak basabiliriz başka zihin adalarına? Nasıl küçümseriz kelimeleri ve kelimelere takılma diyebiliriz hoyratça? Bugün kelimelere hep birlikte takılacağız dostlar.
Medya artık sadece Türkçemizi bozmakla kalmıyor, Arapça Farsça kökenli sözcükleri de katlediyor. Hızla içerik üretilen televizyonlarda kontrol mekanizması ya çok zayıfladı ya da kontrol edenler eskisi kadar yetkin değil.
Bir dizinin mütedeyyin Meryem karakteri, 'Rabbim onlara marifet etsin' diyor!!! Yahu marifet hüner demektir oysa mağfiret etsin (bağışlasın) demeliydi.
Haydi diyelim ki oyuncu bu kelimeyi bilmiyor, dizinin hiç mi dil / konsept danışmanı yok? Okyanusu geçip derede boğulmak bu!
SOSYAL MEDYA TÜRKÇESİ
Artık bir sosyal medya Türkçesinden bahsedebiliriz.
İşte internet jargonundan bazı türetme fiiller:
İfşalamak... Hani nerede kaldı ifşa etmek?
Yine aynı kalıp. Türkçe olmayan bir kavram, linç. John Lynch'in isminden geliyor. Dolayısıyla bizde etmek fiili ile birlikte kullanılagelmiştir. Şimdi ne oldu? Linçlemek...
En kötüsü de şu: Zorbalamak! Zorbalık etmek'in suyu mu çıktı? Size ne ettiler de bu etmek fiilini atıverdiniz aradan?
HER KONUDA KULLANILIYOR
Kasmak fiili, dilimizde zorlamak, gerdirmek gibi anlamlara sahip. İnternet jargonunda kasmak, kasmak anlamlarını da zorluyor. Hemen her konuda bol bol kullanılıyor. Çevrimiçi bilgisayar oyunu oynayan gençler, bir yandan da kulaklıkla takım arkadaşlarıyla konuşuyorlar. Oyunda, yaşayan ölüleri öldürmeye çalışıyorlar. Ölüleri öldürmek sözünün zaten zorlama olduğunu kabul ederek o kısmı geçelim. Birbirlerine "zombi kasmak"tan bahsediyorlar. Burada kullanılan kasmak deyimi, öldürme fiilinin karşılığını tutuyor.
'TAKİPÇİ KASMAK'
Sosyal medyada takipçi edinmek, günümüzün varlık sebeplerinden biri olarak kabul ediliyor. Yani neredeyse ne kadar takipçiniz varsa o kadar varsınız siz de... Bu durumda takipçi edinmek, zorlanması gereken bir duruma dönüşüyor. Bu işin adı mı ne? Takipçi kasmak.
ÖZGÜR AMA HADSİZ
Yine sosyal medya, gençlerin fikirlerini özgürce, ama bazen de hadsizce dile getirdikleri bir alana dönüştü. Gündemdeki bir konu üzerine duyarlılık gösterip gençlerin sözüm ona eğlencesini bozan biri, hemen sanal linçe uğruyor. Ona şöyle sesleniyorlar: "Şimdi duyar kasma bize!" Duyar kasmak, duyarlı görünmeye çalışmak anlamında, aşağılayıcı bir deyime dönüşüyor. Acaba şimdi ben de bu yazıyı kaleme alarak dil üzerine duyarlılık mı göstermiş, yoksa duyar kasmış mı oluyorum sizce?