Galen Araştırma Merkezi'nin açılışındaydım.
Her yanım doktor, her yanım bilim insanı. Salona bakıyorum. Herbirinin gözleri pırıl pırıl. Konuşuyorlar, hararetli bir şekilde birbirlerine neler neler anlatıyorlar.
Gözlerimi kapıyorum. Bir kaç saniyeliğine.
Bergama, Asklepion'dayım. Sağlığın ilk merkezi.
Siz de hayal edin. Kapayın gözlerinizi.
Parşömenin bulunduğu yıllar. İşte o yıllarda, Batılıların "Galen", İslam hekimlerinin "Calinus" olarak isimlendirdikleri Bergamalı, Cassius Claudii Galenos dünyaya geldi.
TIP BILIMINE 600 KITAP
Galen, tıp alanında 600'ün üzerinde kitap yazdı. 2.5 milyondan fazla kelimeden oluşan anıtsal kitaplar. Tüm Akdeniz'i tıptaki yenilikleri öğrenmek için dolaştı. İskenderiye Tıp Fakültesi'ni bitirdi. Belki tarihteki ilk spor hekimiydi. Gladyatörlerin hekimi.
Nabız takibi, kataraktın giderilmesi, psikolojik rahatsızlıktan kaynaklanan fiziksel belirtilerin teşhisi, idrarın böbreklerde oluştuğunun kanıtı, kalbin tek bir yönde kan dolaşımına izin veren dört valf bulunduğunun keşfedilmesi, daha neler neler... İskenderiye'den sonra geldiği İzmir'de hastane açıyor.
Gözlerimi açıyorum. Dr. Mehmet Bektur, "Hoşgeldiniz" diyor. Mutluluktan uçacak bir yüz ifadesi var. Heyecanlı. Mütevelli Heyeti Başkanı olduğu İzmir Tınaztepe Üniversitesi bünyesinde Bergama doğumlu Galen'in adının verildiği Galen Araştırma Merkezi'ni açmanın mutluluğunu yaşıyor. Onun için Galen, "Hipokrat"tan bile önemli.
Dr. Mehmet Bektur, Yozgatlıdır. O da bir çoğumuz gibi İzmir'e gönül verip gelenlerden. Bornova Anadolu Lisesi'ni bitirdiğinde, niyeti makina mühendisi olmaktı. İşletme konusunda yeteneği olduğuna inanıyor, makina sektörüyle bunu birleştirmeyi planlıyordu. Ama ailesi doktor olmasını istiyordu. Kırmadı onları, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni kazandı. Sevdi hekimliği. Buca'da 9 yıl, Seferihisar Devlet Hastanesi'nde de 1 yıl doktor olarak çalıştı.
GURUR TABLOSU
Sonra işletmeciliğe soyundu. Böylece hem ailesinin hem kendi istediklerini gerçekleştirmiş oldu. İzmir Tınaztepe Üniversitesi bünyesindeki Galen Araştırma Merkezi'nin kurucuları ise Prof. Dr. Mehmet Öztürk ve Prof. Dr. Neşe Atabey. Emekleri, araştırmaları, yetiştirdikleri hekimler, ikisi de gurur tablosu. Onları buraya yazsam, neler yaptıklarını anlatsam inanın Galen kıskanır. Öyle değerliler.
Prof. Dr. Öztürk, merkezin açılışında "Türkiye'de, dünyanın umudu olan, bizlerden farklı daha özgür bir kuşak var. Bizler gibi bıkkın yorgun değil. Ben onlara çok güveniyorum" diyor. Galen Araştırma Merkezi'nin bir hedefi gençlere yol haritası sunmak, onları bilimle buluşturmak. Galen Araştırma Merkezi'nin ana hedefi ise bir enstitüye dönüşmek.
Açılış baş döndürücüydü. Kovid-19 pandemisine karşı dünyanın en önemli kozu olan mRNA aşısının mucitlerinden Dr. Özlem Türeci açılışı yaptı. Prof. Dr. Mayda Gürsel, Prof. Dr. Hakan Akbulut ise yerli Kovid-19 aşı çalışmalarını anlattı. Prof. Dr. Aykut Üren, Prof. Dr. Fatih Uçkun, Yrd. Doç. Dr.
Özgür Şahin ise kanserde hedefe özgün ilaç geliştirme çalışmalarını, Dr. Evren Alıcı da kök hücrelerden türetilen NK bağışıklık hücreleri ile ilgili çalışmalarını anlattı.
Şimdi düşünün, bu insanların ailesi var.
Düğünü, cenazesi var. Sevdiği, seveceği var.
Çocuğu, torunu var. Eşi dostu, darda olanı, hasta olanı, derdi tasası var. Yani sizde ne varsa, onlarda da var. Ama onlarda bizde olmayan da var. O yüzden kıymet bilmek gerek.
Haftanın alkışı gladyatörlerin hekimlerine.