Dünya Kupası yolunda eleme gruplarına kritik Gürcistan galibiyetiyle başladık. Ancak dün oynanan maçta ortaya konan mücadele akıllarda ister istemez soru işareti oluşturdu.
Evet İspanya son Avrupa şampiyonu ancak biz de o turnuvada Avrupa'nın son 8 takımı arasına adımızı yazdırmıştık. Farklı skordan ziyade, Türkiye'nin oynadığı futbol vasatın da altındaydı. Açıkçası bu gibi durumlarda hiç kimse sahada o futbolcuların yerinde olmak istemez. Çok zor bir durum. Ancak daha maçın başında gidişat belliydi.
Avrupa'nın elit takımları İspanya, Fransa, İngiltere, Almanya ya da İtalya gibi takımlara karşı oynuyorsanız birazcık temkinli olmakta fayda var. Daha maç 1-0 ve 2-0 iken kalemizde gördüğümüz pozisyonlar akıl alır gibi değildi. Kanat ve hücum oyuncularımız, defansa hiç yardım etmedi. Ön bölge ile aramızda çok büyük bir kopukluk vardı. Çok kaliteli ayaklara sahip olan İspanya'ya bu kadar çok pozisyon vermemelisiniz.
Daha maçın başlarında neredeyse 10 kişiyle hücum etmenin bir anlamı yok.
MONTELLA'NIN KUMARI
Teknik direktör Vincenzo Montella dün resmen bir kumar oynadı. Belki de kağıt üzerinde grubun lideri olmasına kesin gözüyle bakılan İspanyollar karşısında kaybedecek bir şeyi olmadığını düşündü. Ancak faturanın bu kadar çok ağır olacağını tahmin etmedi herhalde.
Gerçekten arada çok büyük bir uçurum vardı. Biz bunu ekranlarımız başında daha 10-15 dakikada anlıyorsak, Montella'nın da anlaması gerekirdi. Lamine Yamal, Nico Williams, Ferran Torres gibi çok hızlı oyuncular, defansımızla bire bir kaldı ve hep tehlike oldu. 2-0'dan sonra izlemek yerine müdahale etmesi gerekirdi.
Önlem alsaydı, kesinlikle bu sonuç ortaya çıkmazdı. Bu maçın hem Montella'ya hem de futbolcularımıza büyük bir ders olması gerekir. Dünkü takımı izledikten sonra, "İyi ki Gürcistan'ı yenmişiz" dedim. Millilerimize şimdiden Play-Off yolu göründü...
