Milli Takımımızın İspanya karşısında aldığı tarihi hezimet sonrası sosyal medyada bir sürü iddia dolanmaya başladı. Herkes birini suçladı ya da maç öncesi veya maç sonrası yaşanan bir olaya bağladı bu hezimeti. Fakat gerçek şu ki kolay lokma olarak gördüğümüz Bulgaristan'ın 3 gol yediği Boğalar'dan biz 6 tane yedik. Takım olarak rezalet bir oyun ortaya koyduk.

Her zaman söylüyorum.
Bizim milli takımımız forvet olmadan oynayamaz.
Kerem Aktürkoğlu'nu ya da Barış Alper'i ileri atmak hem onları hem de takımımızı bitiriyor. Ee şimdi aslında kimi suçladığımı çıkarmışsınızdır diye düşünüyorum. Yine de söyleyeyim.
Montella. Bakın evet futbolda teknik taktik bunlar önemli şeylerdir.
Fakat ister Türkiye'de ister gurbette yetişmiş olsun bir Türk oyuncuyu herhangi bir Avrupa ülkesinde yetişen bir futbolcuya davrandığın gibi davranamazsın. Biz zamanın da bu tarz maçlar oynamadık mı? Ki daha kötü kadrolarla. Bakın Fransa'yı yine Konya'da yendiğimiz de rakibimiz daha iyiydi İspanya'ya göre. Ki bizim kadromuz şu ankine göre gerideydi. anlatmak istediğim şu.
Bizim için teknik taktik yetmez.
Ruh da lazım.

Kenarda olan hocanın bunu sağlaması lazım. Gerekirse EURO 2008'deki takımımızın yaptığı gibi sahaya mehter marşıyla çıkılması lazım. Ama bu milli duyguları göz ardı etmemek lazım. Her şey bitmiş değil. Fakat bazı adımların da erken atılması gerekiyor.
Bir Dünya Kupası'nı daha evden izlemek istemiyoruz. 2002 Dünya Kupası zamanı doğanlar iş-güç sahibi isimler oldu. Son olarak dünya 2.'si olan Filenin Sultanları ve yarın Avrupa Şampiyonası'nda yarı final maçına çıkacak olan 12 Dev Adam' canı gönülden kutlarım. Darısı futbolda aynı başarıları tekrarlamak diyerek sonlandırayım...

ÇOK İYİ BİR HAVA YAKALADI
Milli aranın Göztepe'ye yaramadığını hep söylerim.
Çünkü sarı-kırmızılı ekip gibi takımlar ritimlerinin bozulmasını istemez.
Fakat şu an öyle bir hava yakalandı ki. Ne olursa olsun dağılmaz gibi geliyor.
Kayserispor karşısında alınacak bir galibiyet ve transferin son günü gelirken yapılacak takviyelerle Göz-Göz'ün yolu oldukça açılır. Keşke takviyeler Kayserispor maçına yetişebilseydi.
Fakat mevcut oyuncuların da varını yoğunu vereceğine eminim.
Manisa FK ve Bodrum FK ise gerekli takviyeleri henüz yapmadılar.
Özellikle ligin iddialı ekiplerinin yaptığı takviyelerin ardından iki Ege temsilcisinin de Play-Off hattını zorlayabileceğini söylemek biraz hayal gibi geliyor.

BİR AN ÖNCE TOPARLANMALI
İkinci Lig'de hava parçalı bulutlu. Ancak beklentilerin altında bir başlangıç yapan Muğlaspor'u söylemek gerekiyor.
Çok iyi bir transfer ve kamp dönemi geçiren yeşil-beyazlılar, sezon başlangıcında bunu gösteremedi.
3 haftayı geride bırakırken oynadıkları 2 maçta da galibiyet alamadılar. İlk haftayı da Bay geçtikleri için rakiplerinin şimdiden gerisinde kaldılar. Bu haftayla beraber çıkışa geçtiklerini görmek istiyoruz.
Aliağa FK yol kazasını çabuk atlattı ve hem ligde hem de kupada aldığı galibiyetlerle geçen seneden esintileri verdiler. Bu sezon en az iki Ege ekibinin 1. Lig vizesi almasını istiyorum.
Zira 1. Lig'deki takım sayısı yetersiz.

BEKLENTİNİN ALTINDA KALDI
Üçüncü Lig'de ilk hafta geride kaldı. Genel olarak her şey aslında beklediğimiz gibi gelişti. Fakat Karşıyaka'ya değinmeden olmaz. Evet yeni kurulmuş ve yeni hocası olan bir kulüp. Ama maça çıkıp çıkmayacağı bile belli olmayan bir takıma karşı zorlanması da beklenilmez. Ben açıkçası güllük gülistanlık bir maç bekliyordum. Fakat hiç umduğum gibi olmadı. Evet belki taraftarın olmaması da etkiledi takımı. O zaman sadece futbolcuları ve teknik heyeti değil onları da uyaralım. İkinci iç saha maçıyla birlikte her iç saha maçında karnaval havası istiyoruz.
