Dünyada 2 milyarı aşkın Müslüman için kutsal sayılan Kurban Bayramı gibi önemli bir günde İsveç'teki Stockholm Camisi önünde polis koruması altında Kur'an-ı Kerim yakılması tüm İslam camiasını derinden üzmüştür. Bu olaya sadece İslam dininin mensubu olan Müslümanların değil bütün dinlerin mensuplarının da karşı çıkması ve bu olaylara bir dur demesi gerekiyor. Medeniyetin, inanca saygının artması gereken 21. yüzyılda aksine ortaçağ zihniyetinden kalma manzaraların yaşanması gerçekten çok ilginç. Hem de kendilerini insan hak ve hürriyetlerine saygılı olarak niteleyen ülkelerde bunların yaşanması ve İslamofobi çığırtkanlığı yapılması bu cahiliye döneminden kalma zihniyetin ne kadar tahammülsüz olduklarını çok açık ve net bir şekilde gösteriyor.
BÜYÜK BİR SAYGISIZLIK
Medbargareplatsen'de bulunan Stockholm Camisi önüne geniş polis koruması altında gelen kişi, çevredekilerin tepkisine rağmen Kur'an-ı Kerim'i yere atıp üzerine basarak İslam'a hakaret içeren sözler sarf edip ateşe veriyor. Böyle bir povokasyona izin verilmesine tepki gösteren ülkede faaliyet gösteren Stockholm Camisi Derneği Başkanı Mahmut Khalfi, "Müslüman üyelerimiz bizi arayarak çok incindiklerini, endişe duyduklarını ve kutsal değerlerine hakaret nedeniyle kendilerini güvende hissetmediklerini söylüyor" dedi. Allah'ın insanlığa göndermiş olduğu üç semavi dinden biri olan ve son din İslam'a yapılan bu saldırıları bu kadar kin ve nefret dolu saygısızlığı anlamak mümkün değil.
İSLAM'A SALDIRI ARTIYOR
İnsanlığa hidayete, doğruluğa, iyiliğe ve adalete sevk eden kutsal bir kitaba böyle bir saygısızlık yapılması büyük bir insanlık suçudur. Bu kadar büyük bir saygısızlık ve inançlara hakaretin giderek arttığı bir döneme girdiğimize gerçekten inanamıyorum. Herkes kendi inancını yaşamakta özgür olması gerekirken bu gidişat nereye böyle...
İnsanlıktan nasibini almamış kişinin yaktığı Kur'an-ı Kerim'deki Kafirun Suresi "Sizin dininiz size, bizim dinimiz bize" ayetiyle bitiyor. Yine "dinde zorlama ve baskı yoktur" (Bakara/256) ayetinden de anlaşılacağı üzere dinimiz asla zorbalığı ve zulmü kabul etmiyor.
Ama gelin görün ki bu İslamofobi trendi yükselmeye devam ediyor. Bu menfur olaya sadece Müslümanların değil Avrupa'daki insan hakları ve inanç özgürlükleri konusundaki bütün sivil toplum örgütlerinin de tepki göstermeleri gerekiyor.
İNANANLAR BİRLEŞMELİ
Çünkü bugün Müslümanlara saldıran cahiliye zihniyetinin yarın diğer inanç mensuplarına saldırmayacağının hiçbir garantisi yok. Özellikle İsveç'te bir süredir Kur'an-ı Kerim'e ve Müslümanlığın kutsallarına karşı yapılan hakaretler aleni bir şekilde, polis gözetiminde ve korumasında gerçekleştiriliyor. İslam aleminin en önemli günlerinden olan Kurban Bayramı'nın ilk gününde Müslümanları rencide edecek şekilde Kuranı Kerim'in yakılmasını şiddetle kınıyorum. Bu eylemi gerçekleştirenler kadar bu olaya göz yumanlar ve ses çıkarmayanlar da bu insanlık suçunun ortağı olmuşlardır.
Son söz olarak ise ahirzamanda yaşadığımız ve kıyamete çok az bir zamanın kaldığı bu süreçte böyle saldırılara karşı tüm inananların birlik olması gerektiğini düşünüyorum.