• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
ŞENER MUTER

Ana Dilimizi Doğru Kullanmalıyız

sener.muter@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 29.01.2017, 00:00

Sözlü ve yazılı iletişim, insanlara ulaşma, onlara bilgi verme ve kendimizi doğru ifade etme sanatı olarak tanımlanabilir. Kelimelerin ve sözlerin etkili olabilmesi sade, anlaşılabilir ve akıcı olmalarına bağlı bulunmaktadır. Sözlü ve yazılı dil bozuldukça anlamı zayıfllamakta ve bir kargaşa ortamı yaşanmaktadır. Bu nedenlerle yabancı bir dil öğrenmenin yanı sıra kendi ana dilimizi de doğru kullanmaya özen göstermeliyiz. Ana dilimize sahip çıkamazsak ve onu doğru kullanmazsak birbirimizi nasıl doğru anlayabiliriz?

İş hayatında, politikada, eğitimde ve özel hayatta ana dilini iyi bilen insanlar kendilerini daha iyi ifade edebilmekte ve daha başarılı olabilmektedir. İletişim becerilerimizi geliştirmek için doğru anlayarak kullandığımız kelime dağarcığını zenginleştirmek gerekmektedir. Oysa sınırlı sayıda kelimelerle konuşuyoruz. Uzmanlara göre gençlerin günlük hayatta kullandığı kelime sayısı 300'ü aşmamaktadır. Genç kuşağın kullandığı Türkçe kelime dağarcığının giderek azalmakta olduğu görülmektedir. Anlamı iyi bilinmeyen yabancı kökenli kelimeler kullanılmamalıdır. Özellikle, Türkçe karşılığı varsa, onların yerine yabancı kelimeleri kullanıp ana dilimiz zayıflatılmamalıdır.

Türkçe yıllarca başka dillerin etkisi altında kaldı. Dilimizde Arapça, Farsça, İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, Yunanca ve Latince kökenli kelimeler kullanılmaktadır. Dilimizde günlük hayatta kullanılan yabancı kökenli kelimelerin oranı yüzde 60'a ulaşmaktadır. Türkçe'de yapılan dil yanlışlarının çoğu sözlüğe ve yazım kılavuzuna bakılmamasından kaynaklanmaktadır.

Dil konusu çok kapsamlı ve uzun süreli çaba gerektiren bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır. Yazılı ve sözlü iletişimde iki ya da daha çok sözcüğün yeni bir kavramı tanımlamak üzere bir araya getirilmesiyle oluşan sözcüklere birleşik sözcükler denilmektedir. Birleşik sözcüklerden bir kısmı bitişik yazılmakta, bir kısmı da ayrı yazılmaktadır. Bir birleşik sözcüğün bitişik yazılması için şu özellikleri taşıması gerekmektedir:

- Anlam kaymasıyla oluşan birleşik sözcükler bitişik yazılmaktadır:
Örnek: hanımeli, kabakulak, suçiçeği, kuşpalazı,

- Ses değişikliği yoluyla oluşan birleşik sözcükler bitişik yazılmaktadır:

Örnek: sütlaç, kaynana, cumartesi, niçin, zannetmek, hissetmek, emretmek, sabretmek, kaybolmak, kahrolmak, reddetmek.

- Tür değişmesi yoluyla oluşan birleşik sözcükler bitişik yazılmaktadır:
Örnek: gecekondu, biçerdöver, bilirkişi, dedikodu, ateşkes.

- Kurallı birleşik fiiller bitişik yazılmaktadır:
Tezlik birleşik fiili, örnek: yapıver, alıver, öpüver, koşuver.
Yeterlilik birleşik fiili, örnek: yapabildi, yürüyebildi, çalışabildi, anlayabildi.
Süreklilik birleşik fiili, örnek: bakakaldı, süregeldi, kalakaldı.

Kimi zaman insanlar duygularını yazılara ve sözlere istedikleri gibi yansıtamıyorlarsa bunun nedeni duyguların karşılığını tam anlamıyla verebilecek kelimeleri bulamamalarıdır. Ana dilimizde sahip olduğumuz yeteneklerimizi kullanmayı beceremediğimiz sürece, insanlar arasında iletişim yarım ve eksik kalmaktadır. İşin daha da kötüsü, çoğu zaman insanlar bu konudaki eksikliğin farkına bile varmamaktadır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA