Kadınlar, erkekler gibi 'bilgi vermek' ya da 'kendini kanıtlamak' için değil, aslen karşıdaki ile bağ kurmak amacıyla konuşur. Bu yüzden çok alelade, gündelik olayları konuşabilirler. Çünkü böylelikle muhatabını özel hayatının bir parçası haline getirmekte; bir anlamda yüzeysel görünen konularla daha derin bir ilişki biçimi kurmaktadırlar. Empati yeteneği gelişmiş olan kadın, dinlediği kişiyle birlikte olduğunu jest ve mimikleriyle de gösterip karşıdakini konuşmaya teşvik eder.
ERKEK VE KADIN FARKI
Mehmet ne zaman erkek arkadaşlarıyla bir araya gelse ve arkadaşları anlattıklarını başlarını sallayarak dinlese, ' Evet abi.
Haklısın. Aynen dediğin gibi valla' mesajı almaya alışmıştı ki, bu doğruydu. Bir erkek, başını karşısındaki kişiyi onaylarken sallar. Bu yüzden, sevgilisi ile konuşurken tongaya basmıştı. Mine onu dinlerken başını salladığı için Mehmet onaylandığını sanıp rahatlamıştı. Ta ki konuşmanın sonunda sıkı bir kavga kopana kadar...
Oysa Mine'nin dünyasında bu hareket 'Haklısın' anlamına gelmiyordu. 'Evet, devam et. Seni dikkatle dinlemekteyim' diyordu kız kendi dilinde. Onu kesmeden, sonuna kadar dinlemiş, ancak Mehmet'in söylediklerinden hoşnut olmamıştı. Yani sevgili baylar, bir kadın sizi dinlerken başını sallıyorsa hemen gaza gelip eteğinizdeki bütün taşları dökmeyin. Size 'Yaaa..' diyor olabilir ve bir kadın size 'Yaa' diyorsa hiç kadını uğraştırmayın. Bir çukur kazıp kendi kendinize içine giriverin. Allah rahmet eyler sonuçta...
Şaka bir yana, psikologlar, yaşam koçları, sorgu yapan polis dedektifleri ve şimdi de siz sevgili okurların da bildiği gibi, baş sallama ve sessiz kalabilme becerisi geliştirmek önemlidir.
ANLAM DEĞİŞİVERİR
Danışan, 'Ben beceriksizin tekiyim' diyor. Psikolog hafifçe başını sallayıp bekliyor.
Danışanın kurduğu 'Ben bir kurbanım.
Acı bana.' oyununa gelmiyor. Oyununun tatmin getirecek şekilde sürmediğini gören danışan, ifadesini değiştiriveriyor.
'Yani, babam çoğunlukla böyle söyler'...
Gördünüz mü? Anlam değişiverdi. Kişinin beceriksiz olduğu gibi bir gerçeklik, bir anda ona böyle hissettiren birinin olduğu gibi başka bir boyuta geçiverdi.
Zanlı, 'olay gecesi neredeydin?' sorusuna 'Evdeydim.' yanıtı verip sustuğunda, dedektif konuşmuyor. Kafasını hafifçe sallayıp gülümsüyor. Zanlı, dedektifin kendisi hakkında bildiği başka şeyler olduğu hissini taşımaya başlıyor. Telaşa kapılıp, konuşmasına hemen yeni bir bilgi ekliyor
SESSİZLİĞİN BASKISI
Siz siz olun, hemen her kadının içgüdüsel olarak doğuştan bildiği bu gerçekten yararlanın: Konuştuğunuz kişi es verdiğinde, sessizliği doldurup bir şeyler söyleme ya da yeni bir şey söyleme dürtünüze direnin.
Konuştuğunuz kişi bir ara vermiş ve devam edecek olabilir. Gazını kesmeyin, yemlemeye devam edin. Eğer suçsuz ve iyi niyetliyse bu baş sallama jestinizi 'Devam et, seninleyim ' anlamında algılayacak ve sakin bir şekilde yeni bilgiler iletmeye devam edecektir. Eğer yalancıysa ya da sizden bir şey gizliyorsa telaşlı bir şekilde yeni bilgiler verecek ya da önceki ifadesinde bir takım değişikliklere gidecektir. Gizleyenler ya da yalan söyleyenler, sessizliğin baskısına uzun süre dayanamazlar.