Kültürpark Tenis Kulübü'nde ITF J5 Turnuvası ile tam bir şenlik yaşanıyor. Antrenörler, ebeveynler ve genç oyuncular, her yer cıvıl cıvıl.
Kültürpark Tenis Kulübü'nün düzeni, hakem heyetinin disiplini içinde, sıcak havaya rağmen herkes sakin bir şekilde maçlarını oynuyor. Tabii sevinenlerin yanında üzülüp ağlayanlar da vardı.
Burası tecrübe tahtası: yenile yenile kazanmayı da öğrenecekleri bir etkinlik. Katılmış olmaktan mutlu olmaları gerekir. Böylesi etkinliklere çok yakın ilgi gösteren Kültürpark Tenis Kulübü'ne tüm tenis severlerin teşekkür etmesi gerekir. Geleceğin gizli kalmış yetenekleri ve ümit veren oyuncular ancak böylesi mücadelelerden sonra ortaya çıkar. Kulübümüzü gönülden alkışlıyorum.
GENÇLERİMİZ BOS DURMUYOR
Çekya'da oynanan ITF J2 turnuvası Pilsen Babolat Cup'ta tenisçi kızlarımız Ayşegül Mert ve Özlem Uslu çifti, 1 numaralı seri başı Fruhvirtova/Salkova çiftini 2-6, 6-4, 12-10 yenerek şampiyon oldular. Yükselişini istikrarlı bir şekilde sürdürerek Portekiz'de Halys'i 6-2, 6-1'lik setlerle mağlup eden Altuğ Çelikbilek, ATP Challenger ilk şampiyonluğunu Portekiz'de kazandı. Bu onun üst düzey altıncı başarısı oldu.
İpek Öz ise teklerde finale yükseldiği Polonya'da düzenlenen W25 Wroclaw World Cup'ta çiftlerde de partneri Nuria Brancaccio ile ikincilik elde etti.
İpek Öz bu turnuvada 1 ve 3 numaralı seri başlarını yenerek ilk defa finale çıktı ama şampiyonluğa erişemedi. Haftaya WTA sıralamasında da ilk 400'e girmiş olacak. 15 yaşındaki Melisa Ercan da ilk defa katıldığı Wimbledon Junior Grand Slam elemelerinde, ilk turda 6 numaralı seri başı Nguyen Tan'ı 6-3, 6-1 ile geçerek elemelerde final turuna yükseldi. Ancak Cross'a 2 sette yenilerek ilk Grand Slam'ına veda etti. Tüm başarılı oyuncularımızı kutluyorum.
WİMBLEDON'DA SONA YAKLASTIK
256 oyuncuyla başlayan Wimbledon ana tabloları 8 oyuncuya düştü. Yani yarı finaller. Kadınlarda Kerber'i yenen Barty ve Sabalenkayı yenen Pliskova 15 günlük maratondan sonra finale çıkma başarısını gösterdiler.
Erkekler 1/16 eşleşmeleri ise daha sıradan gözükmekteydi.
Tek fark Federer'in durumuydu.
İstekliydi ama çok basit hata yapıyor, aldığı setlerde bile zorlanıyordu. Genç rakipleri hiç de yabana atılır cinsten değillerdi.
YAŞ 40 OLUNCA...
Nitekim, yakınlarda yenildiği Hurkarcz'a bu sefer 3 sette yeniliverdi. Bence denemesi bile güzeldi! Ne kadar çok sevildiğini görmüş olmak bile belki de büyük bir ayrıcalıktı.
Bakalım çok arzuladığı U.S. Open ve Olimpiyatlara katılacak mı? Yaş 40 olunca artık hiç bir şey istendiği gibi yürüyemiyor... Maalesef! Kala kala tek favori Djokovic var.
Dün Matteo Berettini, Huckarz'ı 3-1 ile geçti. Sonrada Djokovic, Shapovalov'u 3-0 yenerek rakibi oldu. Şampiyonu merakla bekliyoruz.