• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Katil-Siyonist Netanyahu Trump’a ağlamaya gidiyor

BÜLENT ERANDAÇ

Katil-Siyonist Netanyahu Trump’a ağlamaya gidiyor

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 28 Aralık 2025

Katil-Siyonist- Gazze kasabı Netanyahu, yarın ABD Başkanı Trump ile görüşmek için Amerika'ya gidecek. Yeni yılın son günlerinde, Trump iktidara ikinci kez geldiğinden bu yana Katil Netanyahu ile 5'inci kez görüşmüş olacak. Trump'ın Florida'daki özel konutu Mar-a- Lago malikanesinde yapılacağı açıklanan görüşmede gündemin geniş olduğu belirtiliyor. Diplomatik çevrelere göre, Katil Netanyahu ağlamaya gidiyor, Türkiye'yi şikayet ederek bayat taktikler peşinde dolaşacak. Görüşmede önemli kilit konulardan birçoğunun Türkiye'nin jeopolitik hamlelerini birebir ilgilendireceği ifade ediliyor.
Diplomatik kulislere yansıyan bilgilere göre, önemli başlıklar şöyle: 1- Gazze'de ikinci aşamaya geçilmesi, Türk askerinin Gazze gücünde olmasına Siyonist Netanyahu'nun karşı çıkışı ve Trump'ın Türkiye'nin olmasını istemesi; çıkacak karar çok önemli. 2- Suriye'deki son durum. Katil Netanyahu, aparat PKK-SDG için ağlayacak, sızlayacak. İsrail'in işgal ettiği Golan Tepeleri, Suriye'nin güney kısmındaki Dürzüleri kışkırtmaları, Türkiye'nin PKKSDG'yi tasfiye etme hamleleri konuları ele alınacak. 3- Gazze'de Hamas ve Lübnan'da Hizbullah'ın silahsızlandırılması. 4- İran seçenekleri, İsrail'in askeri müdahalesi veya ortak bir İsrail-ABD müdahalesi gibi seçenekler. 5- İsrail-Güney Kıbrıs Rumları-Yunanistan arasındaki şer ittifakının olası değerlendirmeleri. 6- İsrail'in Kıbrıs Rumları ve Yunanistan'ı silahlandırmasının değerlendirilmesi.

GAZZE ÇOK ÖNEMLİ
Diplomatik kulislere göre, Trump Gazze'de ikinci aşamaya geçmek istiyor. Trump'ın başkanlık yapacağı Barış Kurulu'nun diğer üyelerinin kim olacağı konuşuluyor. Barış Kurulu'nun emrinde, Geçici Teknokrat Yönetimi oluşturulacak. Gazze, halka temel kamu hizmetlerini ve belediye yönetimlerini sağlamakla görevli, apolitik ve teknokratlardan oluşan geçici bir Filistinli komite tarafından yönetilecektir. Uluslararası İstikrar Gücü: ABD, Arap ve uluslararası ortaklarıyla iş birliği içerisinde, Gazze'ye bir an önce konuşlandırılacak olan geçici bir Uluslararası İstikrar Gücü kurulacak. Türkiye'nin Gazze İstikrar Gücü'ne katılımına yönelik Katil Netanyahu'nun kirli tezgahları sürüyor. Trump'ın bu güç içinde Türkiye'nin olmasını istediği; Pakistan ve Endonezya'nın "Biz, Türkiye olmadığı takdirde, güce katılmaya isteksiziz" dedikleri gözleniyor. Geçen hafta, Gazze'de ateşkesin ikinci aşamasına geçilmesi planıyla ilgili olarak arabulucu rolündeki Türkiye, Katar ve Mısır'dan temsilciler ABD'de bir araya geldi. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Başkan Trump'ın Özel Temsilcisi Steve Witkoff'la detaylı görüşmeler yaptı. Hamas'ın silahsızlandırılması konusunda, MİT Başkanı İbrahim Kalın Katar'da, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan da Hamas yetkilileri ile Ankara'da ardı ardına toplantılar yaptılar. Trump'ın Katil Netanyahu ile yapacağı görüşmenin çok önemli dosyası Suriye olacak. Aparat PKKSDG'nin Suriye yönetimine entegrasyonu için süre 31 Aralık'ta bitiyor. Şu anlarda arka kapı görüşmeleri hızlandı. Katil Netanyahu, PKK-SDG'yi kışkırtıyor, 10 Mart mutabakatının tamamlanmasını engelleyen tavırlar içinde. Trump'ın ayrıca, İsrail'le Suriye'nin güvenlik görüşmelerini yeniden başlatmak ve çatışmaları önleyecek bir düzenleme oluşturmak istediği belirtiliyor.

FİDAN'DAN UYARI
Suriye SDG ile görüşmeleri askıya aldı. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan 17 Aralık'ta yaptığı açıklamada Türkiye'nin SDG'ye karşı "sabrının tükendiğini" söyledi. Hakan Fidan, 22 Aralık'ta Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın'la birlikte Suriye'nin başkenti Şam'ı ziyaret etti. Fidan, Şam'da yaptığı açıklamada, "SDG'nin Şam yönetimi ile entegrasyon görüşmelerinde çok fazla ilerleme kaydetmeye niyeti olmadığını görüyoruz" dedi. Görüşmelerde Lübnan dosyasının da ele alınması bekleniyor. Lübnan başlığında Hizbullah'ın silahsızlandırılması ve İsrail-Lübnan sivil müzakereleri gündemde olacak. Başkan Erdoğan, Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Aoun ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi (23 Aralık 2025). Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmede, Türkiye'nin daima Lübnan'ın istikrar ve egemenliğini savunduğunu, iki ülkenin ticaret ve yatırım alanlarında büyük potansiyele sahip olduğunu ifade etti.
Türkiye'nin, Lübnan'ın güvenliğini destekleyecek uluslararası mekanizmalarda görev almaya her daim hazır olduğunu belirten Erdoğan, Lübnan'dan Kıbrıs Türklerinin hak ve menfaatlerini gözeten bir tutum beklediklerini de kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmede, Suriye'deki büyük değişimin bölgenin istikrarına katkı sunması için Türkiye'nin desteklerini sürdüreceğini, İsrail'in Lübnan'a yönelik saldırgan tutumunu reddettiğini vurguladı. Katil Netanyahu, Doğu Akdeniz'i kaşıyor. Geçtiğimiz gün İsrail, Yunanistan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi liderleri, "savunma ve enerji" başlığı adı altında oluşturdukları suni bir gündem konusu ile Kudüs'te toplandılar. Zirvede yine işgalci bir mantıkla Doğu Akdeniz ve enerji konusu ele alındı. Zirve sonrası düzenlenen ortak basın toplantısında maksadını a��an ifadeler kullanıldı ve özellikle Katil Netanyahu kışkırtıcı bir dille üfürdü. Katil Netanyahu'nun iliklere işlemiş bir Osmanlı korkusu bugünlerde uykularını kaçırıyor. Ancak göremedikleri şey şu... Korkunun ecele faydası yok, bir gün mutlaka o korktukları kapısını çalar.

SONUÇ
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan İsrail- Yunanistan-Güney Kıbrıs Rum yönetimi arasında gerçekleştirilen üçlü toplantılara işaret ederek, Doğu Akdeniz ve Ege'de Türkiye'nin ve Kıbrıs Türkü'nün hak ve çıkarlarını hedef alan hiçbir girişimin karşılıksız kalmayacağını vurguladı. Erdoğan, "İster Doğu Akdeniz'de ister Ege'de isterse başka bir yerde olsun; biz ne hak yeriz ne de hakkımızı yediririz" dedi. Erdoğan, elinde 70 binden fazla Filistinlinin kanı olduğunu ifade ettiği çevrelerin açıklamalarını "teneke tıngırtısı" olarak nitelendirerek, Kıbrıs Türkü'nün hak ve çıkarlarının gasbedilmesine de izin vermeyeceklerini söyledi. Erdoğan, tahriklere kapılmadıklarını ve kapılmayacaklarını da vurgulayarak, Türkiye'nin uluslararası hukuk ve ikili anlaşmalar çerçevesinde, tarihî tecrübesine ve köklü devlet geleneğine uygun şekilde hareket etmeyi sürdüreceğini kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin vakarla, basiretle, sağduyuyla ve sükûnetle yoluna devam edeceğini ifade etti. Nokta.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.