• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Büyümemiş yetişkinler BURCU ILGIN

Büyümemiş yetişkinler

burcu.ilgin@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 09.01.2021, 00:00

Çocukken bir arkadaşımız bize hoşlanmadığımız bir hareket yaptığında ağlar, bağırır, büyüklere şikayet eder ve sonunda küserdik. Yetişkin olmanın hayatımıza kattığı artılardan biri sorunlarımızı kendimiz çözebilme yeteneğine ulaşmış olmamızdır. Tabii ki biz yetişkinlerin de içinden çıkamadığı durumlar var. Ama artık kızdığımız birine derdimizi anlatmanın bir yolu olduğunu öğrendiğimizi varsayıyoruz.
Çok sevdiğiniz bir arkadaşınız hiç beklemediğiniz bir şey yaptı ve sizi kırdıysa bunca yıllık muhabbeti çöpe atmanın bir lüzumu yok. Kırıldığınız noktaları onunla konuşabiliyorsanız zaten gerçekten aranızda bir bağ var demektir. Ama tabii bu yetişkinlik meselesi tek taraflı olmuyor. Siz defalarca konuşmayı denemiş ve bir sonuç alamamışsanız karşınızda sizin ne dediğinizi duymak ve anlamak yerine savunmaya geçmiş 'yetişkin bir çocuk ruh' varsa ısrar etmenin bir anlamı olmuyor.
Belki de en doğru yol, onunla tüm bağlarınızı olamasa da duygusal bağınızı kesmektir. Ne dersiniz?



KOLAYA KAÇMAYIN BEYLER!
Gazetemizin yazarlarından Hakan Urgancı'nın yarın yayınlanacak yazısını ilavenin editörü olarak sizden önce okudum. Yazılarını çok sevdiğimi ve kadınları çok iyi anladığını düşündüğüm Urgancı'ya buradan yanıt vermek istiyorum...
Sayın Urgancı kısaca demiş ki: Herkesin sevgiyi gösterme biçimi farklıdır onda olandan fazlasını istemek sizi de onu da yıpratır... Karşınızdakini kendi değer biriminizle kıyaslamayın. Onun değer birimini anlayıp değerlendirin...
Bazı noktalarda dediklerine katılsam da erkeklerin bu konuyu bir savunma mekanizması olarak öne sürmesine o kadar aşinayım ki... 'Hadi allasen' demekten kendimi alamadım. "Romantik değilim ne yapayım?" diyerek kurtarıyorlar sanki paçayı... Neden hep kadınların onları anlayıp ona göre değerlendirmesini bekliyorlar ben de bunu anlamıyorum. Yıllardır beraber olduğu kadının isteklerini görmezden gelip, "Ne yapayım bende de bu kadar var" demek kolaycılıktan başka bir şey değil. Karşısındakini mutlu etmek isteyen bir insan pekala onun değer yargılarını anlayıp bir kez de onun biriminden harcama yapabilir.
Bu cevabın üstüne onun yarınki yazısını kaçırmayın bence... Bakalım siz ne düşüneceksiniz?



BASARI BU KADAR BASİT
'Ne yaparsan yap aşkla yap' çok sevdiğim bir sözdü sonra çok sevdiğim bir şarkı oldu.
İzmir Gıda Çarşısı'nda bir kumrucu var. İsmini bilmiyorum. Küçük bir gevrek arabasında harikalar yaratıyor.
Önü hep kuyruk. Ben de ne zaman yolum oranın yakınlarına düşse yemeden geçmiyorum.
Aslında yaptığı çok basit. Küçük bir mangal, gerçek kumru ekmeği ve gerçek İzmir tulumu... Bu efsane üçlüyü 5 dakikada nefis bir lezzete çeviriyor. Süslü dükkana gerek yok. En iyi malzemeleri bir araya getirdiğinde nerede olursan ol seni buluyorlar. İşinin hakkını veren mutlaka hakkını alıyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA