Ziyadesiyle mutlu olduğum bir yazı okudum Hürriyet gazetesinde. En popüler yazar, ülkenin medarı iftiharı, yetenekli Bay Ahmet Hakan, Atatürk'ü sevmeye başlamış. Benim gibi mesela, kendini bildi bileli Atasını sevmez imiş meğer, işte bunu itiraf etmiş. Ahmet yeteneklice bir yazar, herkesi konuşturup, oyalayacak ve birbirine düşürecek konular bulmakta maharetli. Bir de çok iyi niyetli maşallah... Bakın 15 Temmuz 2016 itibarıyla nihayet Ulu Önderimiz'i sevmeye başlamış. 'Sen ne büyükmüşsün hey Atatürk' başlıklı bir yazı yazdı geçen gün. Hey yerine ey dese daha iyi olurmuş dedim kendi kendime ama adam Batılı, batıcı; tabii ki hey diyecek. Hey dostum nasılsın, hey ahbap biz buradalarda yabancıları sevmeyiz; ne şahane ABD filmleri replikleridir. Belli ki Ahmet yetenekli olduğu kadar, kültürlü de...
HEY ATAM, SEVDİM SENİ
Biz örneğin Atatürk'ü hep çok sevdik; atamız, babamız, vatanımız kadar/gibi.
Çizgimizden hiç çıkmadık, çok sevdik; seviyor gibi görünen ama ikiyüzlü tavırlar takınanlardan olmadık. Atatürk sevgisiyle hiç dalga geçmedik. Ahmet yetenekli, kültürlü ve cesur bir genç! Atatürk sevgisiyle dalga geçti mesela, Atası için ağlayanları yerin dibine batırdı. 10 Kasım'da sirenler çalarken saat 9'u 5 geçe ayağa kalkmadığını ve bunun bir tercih meselesi olduğunu gururla yazdı. Takdir ettim her zaman.
Atatürkçü okuyucunun gazetesi Hürriyet de şahane bir tavır içinde zaten, yazarını her zaman destekledi. Ahmet'in son yazısının, yani 'Hey Atatürk sevdim seni' miydi başlık unuttum; yazının yayınlandığı gün mesela, resmi ve özel kuruluş binalarına Atatürk posteri ve Türk bayrağı asılmasına şaşırarak haber yaptılar mesela.
Şeker gibi gazete Hürriyet, eski yayın yönetmenleri de şeker. O da 'Hey Atatürk nasılsın dostum' yazısının yayınlandığı gün, darbe gecesinin düğün gecesi olduğunu yazdı! Ahmet daha yetenekli olduğu için Ertuğrul Özkök amca arka planda kaldı. Ama en az Ahmet'inki kadar görkemli Ertuğrul'unki de.
ERTUĞRUL AMCA DA YETENEKLİ AMA!
Darbeye yeltenilen gece Jandarma Genel Komutanı, Deniz Kuvvetleri Komutanı, Hava Kuvvetleri Komutanı'nın düğünde olmasına şaşırmış ve paylaşmış Atatürkçü okuyucuyla. Bunun da darbeciler tarafından planlanmış olabileceğini düşünememiş sadece, olsun yetenekli bir amca; bir daha yazar. Ahmet'inki kadar büyük olur onun da etkisi.
Ertuğrul amca da yetenekli elbette ama bir Ahmet Hakan değil...
Dönelim yetenekli Bay Ahmet Coşkun'a; meğer o geceye kadar Atatürk'ten haz etmiyormuş, laiklik karşıtı imiş. Tevhid- i Tedrisat'tan yana değilmiş meğer bizim Ahmet, millet olma çabasına da karşıymış.
Sevindirici haberi en sona sakladım, Ahmetcik Anıtkabir'e gidecekmiş.
Ülkemiz adına ne sevindirici bir haber, coşkuyla kutlanmalı. Hürriyet kendine yakışır bir kapakla, Ahmetcik ve Mehmetciği kocaman kullanmalı. Hani Ertuğrul amca ile Umre'ye gitmişlerdi ya, aynı heyecanla anlatmalı maceralarını. Uzun ve etkileyici aslanlı yoldan yürürken hissettiklerini.
Hatta Atamızın mezarının bulunduğu kata inmeli ve izlenimlerini paylaşmalı. İsterse ben elinden tutar gezdiririm, adım gibi bilirim Anıtkabir'i. Kaç kere gittim bilmiyorum, ilk hatıram babamın kucağındayken; dayım askerdi ve orada bayrak değişim töreni izliyorduk, annem ağlıyordu galiba... Bizim ailede adettir, sadece bizim ailede değil Ankara'da yaşayan, Ankara'ya yolu düşen, Anıtkabir'e gitmeye iş yaratan herkesin adetidir; Ata ziyaret edilir. Öyle birileri dedi diye değil, rol yapmak için değil, birilerini etkilemek için değil, kendi dedemize dua eder gibi, aile büyüğümüze kabristana ziyarete gider gibi... Anlaması zor mu oluyor Ahmet, AK Partililere ya da başka güç odaklarına yaranmak için değil...
Ahmetciğin yazısının başlığını okuyarak hemen paylaşımda bulunan gerçek Atatürkçüler, sizler de bin yaşayın. Ne güzel sahip çıkıyorsunuz Atanıza, yazarınıza, ne güzel anlıyorsunuz okuduğunuzu!!!
Hey Atam, sen merak etme biz hala buradayız, bildiğin gibiyiz.. Hey Atam, iyi ki darbe girişimi olmuş da seni sevmeye başlamış bizim Ahmet, ne güzel değil mi...