CHP İzmir'de ilçe kongreleri öncesi mahalle delege seçimleri devam ediyor. Hep aksi istense ve temenni olarak dile getirilse de ilçe belediye başkanları yine bu işin dibine kadar içinde yer alıyor. CHP siyasetinde bunun aksi bile düşünülemez. Belediye başkanları çok az istisna dışında kamu kaynağı kullanır, iş vaadi ve benzeri tekliflerle delege seçimlerinde kendisinin desteklediği listelerin seçilmesi için uğraşır. Bunu siyasi hayatlarının beka meselesi olarak görür.
İşte bu süreçte CHP İl Başkanı Şenol Aslanoğlu'ndan nedense 4 ilçe belediye başkanını töhmet altında bırakacak bir açıklama geldi.
"YERİNDE İNCELİYORUZ"
Aslanoğlu, Çiğli, Bornova, Karabağlar ve Buca'ya ilişkin bu yönde duyumların alındığını ifade etti ve "Kamu kaynaklarını kullanarak parti içi yarışa müdahil olmak doğru bir iş değil. Kaynak kullanımıyla, haksız rekabet oluşturmaması Karabağlar, Buca... Biraz heyecanlı geçen 4 ilçemizde partililerin daha çok söylemi oldu. 4 ilçemizde de bizim arkadaşlarımız giderek her iddiayı yerinde inceliyor. Gidip iddialarda bulunan arkadaşlarla ve belediye başkanlarıyla sohbet ediyorlar" diye konuştu.
SOYER'LE BERABER DEĞİLLER
İşin dikkat çekici yanı ise, bu 4 ilçe belediye başkanının da İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile ayrı kulvarlarda siyaset yapıyor oluşu... Dolayısıyla Aslanoğlu ile aynı ekipten olmayışları.
Bu süreçte benzer müdahaleleri Soyer'e yakın ilçe belediye başkanları tarafından yapılmıyor mu? Yapılıyor. Ancak Aslanoğlu, onlar hakkında bir şey söylemiyor fakat kendileriyle siyaset yapmayan bu 4 belediye başkanını isim vererek zan altında bırakacak sözler söylüyor.
Aslanoğlu, her ne kadar arada, "Bu iddiaların şu ana kadar gerçekliğini görmedik" dese de bu yaptığı bariz şekilde Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü, Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu, Bornova Belediye Başkanı Mustafa İduğ ve Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç'a gözdağı vermekten başka bir şey değil.
Soyer değişim çıkışını neden yumuşattı?
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in "CHP'de değişim şart" diyerek ortaya çıkması ancak sonunda rotayı Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'na kırmasının sebebi ile ilgili kulislerde değişik senaryolar konuşuluyor. Ankara'dan gelen son kulise göre ise, Soyer ve ekibi, İzmir Milletvekili Rıfat Nalbantoğlu'nu Merkez Yönetim Kurulu'na sokamayınca ve üzerine de içeride ittifak halinde oldukları Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı'nın da MYK dışında kalmasıyla hareketlendi ve Soyer böyle bir açıklama yaptı.
'ŞİMDİLİK BİRAZ YAVAŞ'
Ancak iddia odur ki, Kılıçdaroğlu bu süreçte Salıcı ve CHP İstanbul İl eski Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nu çağırıp, İstanbul kongresi için çalışma yapmalarını istedi. Bunun üzerine Kaftancıoğlu ve Salıcı da birlikte hareket ettikleri Soyer'e "Bu şekilde devam ediyoruz. Şimdilik biraz yavaş" dedi. Soyer de ekip arkadaşlarının bu uyarısının ardından vites değiştirdi.