• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Küba’da konaklama deneyimi HAKAN URGANCI

Küba’da konaklama deneyimi

hakan.urganci@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 02 Mart 2025

Havana'da 3 gün boyunca kaldığımız otel olan Habana Libre, ülkenin ilk Hilton'u iken hükümetçe el konup 'Özgür havana' adı konmuş tarihi önemi olan ve döneminin en lüks oteliydi. Zamanında tüm ünlülerin konakladığı tesis, nazım Hikmet'e de ev sahipliği yapmış. Maalesef günümüz koşullarında çok eskimiş. Kocaman odalarında ya perde yırtık, ya klima kapanmıyor ya da çalışmıyor. Bilhassa housekeeping çalışanının havlulardan kuğu yapıp bıraktığı (büyük otellerde bahşiş için bu jest geleneksel olarak yapılır) ama yerdeki ölü hamamböceğini kaldırmayı unuttuğu (!) bir gariplik diyarı... Otelin özellikle asansörü bize inanılmaz bir gerilim filmi ortamı yarattı.

TÜRK'ÜN GÜCÜ
Çağırıyorsunuz, on dakika gelmiyor. Katta bekliyorsunuz (kimsecikler yok, garip gıcırtılar geliyor) nihayet asansör gelmeye karar verdiğinde, iki ayrı numaratörde iki ayrı kat numarası gösteriyor. Ayrıca hangi katta duracağına kendi karar veriyor. Misalen 13. Katta her seferinde kapı açılıyor. Katta ışık yok, karanlık. Belli ki kalan da yok. Yerde eski kablo yığınları falan... Asansör asansör değil boyut kapısı! Gelin asansöre binmiş, ya nasip demiş!
Otel bu son haliyle Stephen King'in Shining romanındaki lanetli Overlook Hotel'ine benziyor.
Asansör kabusu yüzünden odalara inip çıkmaya korktuk. Havana'da en keyifli aktivitelerden biri klasik otomobilerle çıkılan tur iken, diğeri de dünyaca ünlü Bueno Vista Social Club gösterisini izlemek. Burada da erik dalı oynayarak Türk'ün gücünü gösterdik elhamdülillah...

GARİP BİR ZİL SESİ
İkinci konaklama durağımız olan Trinidad, gerçekten ilginç ve Küba'yı tam anlamıyla deneyimleyebileceğiniz bir yer. Burada otel bulunmuyor.
Zaten anlamı da yok. Bir iki katlı, iç avlusu bulunan eski evler odalarını ziyaretçilere kiralıyor. Bu aile işletmelerine 'casa particular' deniyor.
Aileler de sizinle birlikte kalıyor. Hatta salonlarında aile resimlerine de rastlayabilirsiniz. Odalar küçük ama temiz. Güzel bir kahvaltı sunuyorlar.
Elektrikler sık sık ve uzun süreli olarak kesiliyor. Nadiren jeneratörü olan işletmelerde elektrik bulunuyor. Sabahları garip bir zil sesi duyuyorsunuz.
Ekmek dağıtanlar (nedense) bu zili kullanıyor. Trinidad'ın en ilginç yanı, bu görüntüde (oldukça varoş) bir mahalleye normalde girmekten çekinirsiniz ama burası son derece güvenli. Bu manada, Trinidad'ı zihninizde canlandırabilmek için şu garip tanımlamayı yapabilirim. Ruhaniyeti olmayan bir Peru, çok fakir bir Alaçatı, güvenli bir Afganistan... Yalnız Trinidad'ın Ancon plajının çok güzel olduğunu kayıtlara geçmeliyim.

EN İYİLERİNDEN BİRİ
Plaj demişken, dünyanın en iyi denizlerinden birine sahip olduğu söylense de bizim pek bir şey anlamadığımız Varadero, Küba'nın en özelliksiz bölgesi. Bir merkezi yok. Side gibi, Belek gibi (çok daha ucuz versiyonu) düşünebilirsiniz. Varadero'daki otellerin (devlete ait olmayan) yarısı Kanadalılara yarısı ise İspanyollara kiralanmış.
Burada dünyanın tüm turistlerini görebiliyorsunuz. Odalar geniş ve şık sayılır. Yalnız burada da hayatımda yediğim en tatsız, en kötü açık büfe hizmetini gördüm. Kalamar yerine sübye verilmesine alışığız ama yuvarlak halkaları kızartıp kalamar diye servis etmek bambaşka bir seviye!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.