• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
VAHŞİ’NİN VAHŞETİ VE BAĞIŞLANMASI MEHMET DEMİRCİ

VAHŞİ’NİN VAHŞETİ VE BAĞIŞLANMASI

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 07 Mayıs 2025

İslam tarihinde ilgi çekici kişilerden biri de Vahşi'dir. Köle olan Vahşi'ye sahibi, Hz. Hamza'yı öldürürse kendisini serbest bırakacağını vaad eder. Ayrıca Ebu Süfyan'ın karısı Hind de onu ödüllendireceğini söyler. Gözü pek bir savaşçı olan Hz. Hamza Uhud'da şehid edildi.
Olayı Yeni Siyer kitabından özetliyorum:
Uhud Gazvesinde çok sayıda şehit verildi ve şehitlerin organlarını kestiler. Vahşi, Hz. Hamza'nın ciğerini çıkarıp Bedir Gazvesinde babası, amcası ve kardeşi öldürülen Hind'e götürdü. Hind ciğerden bir parçayı ağzına alarak çiğnedi, Vahşi'ye ödül olarak ziynet eşyalarım verdi, şehitlerin kesilen burun ve kulaklarıyla kendisine gerdanlık ve halhal yaptı.

AMCAM NE OLDU?

Müslümanlar savaş meydanına dağılıp yakınlarını ararken Hz. Peygamber de "Amcam ne oldu?" diyerek dolaşmaya başladı, vadinin ortasında onu bulup ciğerinin çıkarıldığını, burnunun ve kulaklarının kesildiğini görünce tarif edilemez derecede üzüldü. "Beni bundan daha çok üzen bir şey olmadı; Allah sana rahmet etsin ey amcam, sen muhakkak ki akrabanı çok gözetir ve çok hayır işlerdin;
Ant olsun, Eğer Kureyş'e bir yerde galip gelirsem, onlardan 30 (bir rivayette 70) kişiye aynısını yapacağım" dedi.

Ashap da eğer onlara bir gün galip gelirlerse kimsenin duyup görmediği şekilde kendilerine müsle (organlarını kesme) yapacaklarına yemin ettiler. Bunun üzerine şu ayet indi: "Eğer ceza verecekseniz, size yapılan eziyetin misliyle ceza verin. Eğer, sabrederseniz, elbette bu, sabredenler için daha hayırlıdır" (Nahl 16/126) Allah Resulü "Elbette sabredeceğiz" dedi, yemini için kefaret ödedi ve müsle yapmayı (ölenlerin organlarını kesmeyi) yasakladı.
Cebrail kendisine gelerek Hamza'nın adının yedi gök ehli arasında "'Hamza Allah'ın ve Resulü'nün arslanıdır' diye yazılı olduğunu" bildirdi.

Vahşi anlatıyor: "Savaş sırasında Hz. Hamza'yı izledim, önüne gelen herkesi kılıçtan geçiriyordu. Siba' b. Abdüluzza'ya kılıcını indirdiği sırada aradığım fırsatı buldum ve mızrağımı göbeğinin altına sapladım. Bana yöneldiyse de güç yetiremeyip düştü, bekledim, ölünce de gelip mızrağımı çekip gittim. Benim başkasıyla da işim yoktu zaten. Mekke fethedildiğinde Taif'e kaçtım. Daha sonra Taifliler İslamiyeti kabul için Resulullah'a gidince ben de Şam, Yemen veya başka bir yere gitmeyi düşündüm. Bu sırada biri bana, 'Sana yazıklar olsun Hz. Muhammed kendi dinine giren hiçbir kimseyi öldürmüyor' dedi. Bunun üzerine Medine'ye gidip Resulullah'ın huzuruna çıktım ve kelime-i şehadeti okudum. Bana 'Sen Vahşi misin?" diye sordu, 'evet' deyince oturtup Hz. Hamza'yı nasıl şehit ettiğimi anlatmamı istedi. Ben de anlattım.
Bunun üzerine, 'Yazıklar olsun sana, bir daha gözüme görünme!' dedi. Ben de o yaşadıkça kendisine görünmedim".

ALLAH'IN RAHMETİ SONSUZ

Vahşi'nin Medine'ye geldiği Hz. Peygambere haber verildiğinde "Ona dokunmayın, bir tek kişinin Müslüman olması bin kafirin öldürülmesinden daha sevimlidir bana!" buyurdu. Görüşmeleri sırasında Vahşi çok ağır bir günah işlediğini söyleyince "Allah kendisine ortak koşulması dışında bütün günahları dilediği kimse için bağışlar" (Nisa 4/116) ayetini okudu. Fakat gene de içi rahat olmayan Vahşi, burada Allah'ın dilediği kimseyi affedeceğini bildirildiğini, kendisinin bağışlanıp bağışlanmayacağını bilmediğini söyledi. Hz. Peygamber şu ayeti okudu: "Ey kendi nefisleri aleyhine haddi aşan kullarım! Allah'ın rahmetinden ümit kesmeyin, çünkü Allah bütün günahları bağışlar. Şüphesiz ki O çok bağışlayan, çok esirgeyendir"(Zümer, 39/53)

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.