Her gün ve her yerde cinsiyetçi bir dil ile karşı karşıyayız. Sokakta, Meclis'te, iş hayatında, sinemada, televizyonda ve medyada. Medya derken her gün okuduğumuz veya göz attığımız gazeteler, bütün gün seyrettiğimiz veya dinlediğimiz televizyonlar ve iyiden iyiye hayatımızı kaplayan dijital platformları kastediyorum.
Sürekli bir ayrımcılık söz konusu. "İnsanoğlu" deniyor mesela, kadın da kastedilerek. Veya "bayan" deniliyor "kadın" cinsiyeti belirtilirken. Bir "politikacı" demek yerine "devlet adamı" tercih ediliyor ya da "akademisyen" yerine "bilim adamı" kullanılıyor. "Adam gibi adam"dan kastedilen işini "doğru düzgün" yapmak olmasına rağmen "adam" demekten vazgeçilmiyor.
Kısacası medya farkında olarak veya olmayarak kadın-erkek eşitsizliği arasındaki uçurumu açıyor.
Medya çalışanları olarak her fırsatta ve her yerde "cinsiyetçi dilin önüne geçilmesi gerektiğini söyleyip durduk. Yetmedi, bir de kitap çıkardık. Evet, artık elimizde tüm medya mensuplarının ve iletişim fakültesi öğrencilerinin yararlanacağı bir kaynak var.
ORTAK ÇALIŞMA
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Kadın Komisyonu tarafından hazırlanan "Kadın ve Medya Toplumsal Cinsiyet Eşitlikçi Haber Kılavuzu" geçtiğimiz gün düzenlenen bir toplantıyla tanıtıldı. Kadın sorununun Türkiye'nin en önemli sorunlarından bir tanesi olduğuna değinen Cemiyet başkanı Turgay Olcayto, bu kitapla cemiyetin en kalıcı etkinliklerden birini gerçekleştirdiğini dile getirdi.
Kılavuz nasıl hazırlandı? TGC Yönetim Kurulu Üyesi Göksel Göksu koordinatörlüğünde 50 kadından oluşan Kadın Danışma Grubu oluşturuldu. Üniversitelerin kadın bölümlerine ve kadın konusunda çalışan sivil toplum örgütlerine yazılar yazılıp katkı istendi.
Medya sektörüne uzun emek vermiş, halen sektörde çalışmakta olan kadınların ortak kaygılarından yola çıkıldı. Aralarında benim de olduğum komisyon üyeleri zaman zaman bir araya gelerek çalışıldı.
Devamını Göksel'den dinleyelim: "Kimimiz fikriyle, kimimiz redaksiyonuyla katkıda bulunduk. İmece usulü kitap çıkardık. Mesleğimizi icra ederken yaşadığımız sıkıntıları dile getiren bir bölüm yaptık. Yüzleşme sağlanması için yaşanmış olayları aktardık. Bizlerin ustaları olan rehberlerimiz vardı. Genç meslektaşlarımız ise, bu konuda oldukça sıkıntılı. Bu kılavuzla onların rehber ihtiyacını gidereceğiz."
KADIN ODAKLI HABER
Toplantıda söz alan Kadir Has Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevda Alankuş da, kılavuzun hem pratik hem de teori kopukluğunu gideren bir çalışma olduğunu belirterek şunları söyledi: "Haberin yapısı üzerine daha objektif düşünmek gerekiyor. Kadın odaklı habercilik gerekiyor. Kadın odaklı habercilik yaptığınızda 'bütün ötekilere yönelik haberleri' de yeniden yazmak durumunda oluyorsunuz. Birlikte yaşama kültürü için böyle bir şeye ihtiyaç var."
Kılavuzu hazırlamak ilk adımdı. İkinci adım ise toplantıda konuşan TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş'in de belirttiği gibi kılavuzu, medya kuruluşlarının yöneticileriyle ve Türkiye'nin dört bir yanında yapılan Yerel Medya Seminerlerinde meslektaşlarla buluşturmak. Kılavuz, online olarak da internet sitesinden yayınlanacak.
En önemlisi de kitabın eleştiriye ve katıklara açık olması. Gelecek olan katıklarla genişletilerek basılacak olması. Kılavuzu hazırlayan herkesin eline sağlık.
