• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Yeni bir yılda ‘hayata dair...’ SEZER ALTAN

Yeni bir yılda ‘hayata dair...’

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 01.01.2020, 00:00

Yeni bir yıla girdik. Bu yıl da amaçlarımız, hedeflerimiz var. Peki bunları nasıl ve ne şekilde gerçekleştireceğiz.
Bu yaşam yolculuğunda iç sesimizi yani vicdani sesimizi nasıl dinleyeceğiz? İyi bir insan olmayı, barış ve hoşgörü içerisinde yaşamayı, Mevlana'nın, Yunus'un ve Hacı Bektaşi Veli'nin öğretilerini nasıl içselleştirecek, nasıl hayatımıza dahil edeceğiz?
Bunu gerçekleştirmek, hayata, yaşadığımız topluma anlam ve değer katmak ve de üretmekle mümkün...Yaşama sımsıkı sarılmalı ve bunun değerini bilmeliyiz. Büyük Usta Nazım'ın dediği gibi:
"Yaşamak şakaya gelmez, büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın bir sincap gibi mesela, yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden, yani bütün işin gücün yaşamak olacak." İnsanların yaşama değerlerini katmanın değişik yolları vardır. Öncelikle insan, değerli olduğunu bilmeli özünde var olan bu değeri insanlık yolunda nasıl harcayabileceğini öğrenmelidir.

HAKİKATİN PEŞİNDEN KOŞALIM
Farklılıklarımızı zenginliğimiz kabul ederek doğrunun hakikatin peşinden koşmalıyız. Ünal Ersözlü son kitabı "Tanrının Yaşam Kılavuzu"nda "Hala bireysel yaşamlarımızda çoğumuz yanlış yaşayarak doğruyu ararken; toplumsal olarak da yanlış bir yaşamla doğruları üretme peşindeyiz. 'İnsanların korkmadan farklı olabilecekleri bir toplum' anlayışı ise henüz hayata geçmiş değil" demektedir. İnsanı insan yapan en büyük hedef, amaçlarıdır.
Hayatta bir amacımız gayemiz olmalıdır.
Yüce Allah evreni boş yere gâyesiz yaratmadığını, kâinatta yaratılan her şeyin bir hikmeti olduğunu haber vermiştir. İnsanın da bu hikmetleri anlaması gerektiğine dair işaretler vardır.
"Biz yeri, göğü ve arasındakileri oyun olsun diye yaratmadık. Eğer bir eğlence edinmek isteseydik onu kendi katımızdan edinirdik. Yapacak olsaydık böyle yapardık." Mevlana'nın amacı nedir diye baktığımızda "ilahi aşk" kavramını görürüz. O'na ulaşmak için hep arayış içerisinde olmuş.
Büyük Ozanımız Aşık Veysel de "Cümle varlığımdan geçtim, senin yolunda, senin yolunda" demiştir. Sen dediği Allah'tır, Hakk'tır gerçektir, kendisidir, manadır. Şu dünyada kendine /Hakk'a varmak için aradığı ne ise O'dur. Bilgi çağında insanlık yeni bir şeyi fark etmenin eşiğinde. Bilginin üstünde başka bir bilgi daha var. Vicdani bilgi, iç sestir. Onun için 21. Yüzyıl bilgelik çağı olacaktır.
Eğer insanlık bilgeliği yakalayamazsa bütün kazanımların boşa gideceği tartışılmaz...
Yeni yüzyılın savaşı, iyinin ve kötünün savaşı olacaktır. İnsan olmanın en önemli yolu "hoşgörü"... İnsanları iyiliğe, hoşgörüye, barışa ve sabırlı olmaya çağıran, ayrım yapmadan bütün insanları kucaklayarak onlara "gel" diye seslenen Mevlana, dünya üzerindeki benzersiz, engin hoşgörünün örneğini yüzyıllar öncesinden vermiştir.
"İncinsen de incitme" sözüyle insan sevgisini ve sonsuz hoşgörüsünü dile getiren Hacı Bektaş Veli'nin de insana, insanlığa bakışı Mevlana'nınkinden farklı değildir.
Hacı Bektaş Veli'nin tövbe edenlere karşı tutumu hoşgörünün sembolü haline gelmiş, Mevlana'nın bile takdirini kazanmıştır.
Geniş halk topluluklarına sade ve çok güzel bir halk diliyle sesini duyurmaya çalışan Yunus Emre de bir toplumsal değer yaratmıştır. Ona göre insanların bu dünyaya geliş nedeni kavga, kötülük değil, sevmek, sevilmek ve hoşgörülü olmaktır.
Ona göre insan olmanın en önemli yolu, hoşgörüdür.
Son söz; Yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var: Yaşadın mı büyük yaşayacaksın, ırmaklara, göğe, bütün evrene karışırcasına. Çünkü ömür dediğimiz şey, hayata sunulmuş bir armağandır Ve hayat, sunulmuş bir armağandır insana

Ataol Behramoğlu

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA