Sezonun son düzlüğüne girilirken, Manisa FK için artık her maçın telafisiz bir önemi vardı. Bir adım geri atmak düşme hattına sürüklenmek demekti. Böyle kritik bir atmosferde, doğrudan rakiplerden biri olan Şanlıurfaspor karşısına çıktılar. Stresin, baskının ve beklentilerin tavan yaptığı gecede, Manisa FK sahaya sadece üç puan için değil, bir sezonun emeğini kurtarmak için çıktı. Ve sonunda beklenen reaksiyonu gösterdiler: 3-1'lik net bir galibiyetle nefes aldılar.
Maçın başlangıcından itibaren istekli bir Manisa FK vardı sahada. Topa sahip olmayı başardılar, rakibe baskı kurdular ve bu kararlı oyun kısa sürede meyvesini verdi. Oğuz Gürbulak'ın attığı gol, hem takıma moral hem de saha içinde özgüven getirdi. Ardından Osuji ve Ramirez'in golleri, Manisa ekibinin maçın tek hâkimi olduğunu tescilledi. 90 dakika boyunca sadece skor üretmediler; sahada mücadele eden, direnen, isteyen bir takım kimliğini de gösterdiler.
Bu galibiyet, sadece bir üç puan değil. Aynı zamanda tribünlerde umutları yeniden yeşerten, oyunculara "hala buradayız" dedirten bir mesaj. Ligde kalma savaşında bazen alınan bir galibiyet, tüm dengeleri değiştirir. İşte Manisa FK için bu galibiyet tam da böyle bir anlam taşıyor. Puanlarını 44'e çıkararak 16. sıraya yerleşmeleri, şimdilik onları nefes aldırdı, ama henüz iş bitmedi.
Şimdi önlerinde zorlu bir süreç daha var. Her maç final, her dakika kritik. Ancak Şanlıurfaspor karşısındaki oyun şunu gösterdi: Manisa FK, bu savaşı verecek güce ve inanca sahip. Kalan haftalarda bu azmi sürdürürlerse, sezonu istedikleri gibi bitirmemeleri için hiçbir sebep yok.
Şehir arkasında durmalı, tribünler dolmalı. Çünkü bu sadece bir takımın değil, bir kentin de ligde kalma mücadelesi. Ve bazen bir şehrin geleceği, bir topun ağlarla buluşmasına bakar.