Bölgesinde zayıf bir Türkiye hayali kuran Avrupalı liderler, bu amaç doğrultusunda attıkları adımlar gerçekleşmeyince çareyi saldırmakta buluyor. Macron'un Başkan Erdoğan alerjisi ve Türkiye düşmanlığının altında da işte bu gerçek yatıyor
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Türkiye düşmanlığını tescilledi. Le Parisen gazetesinin sorularını yanıtlayan Macron, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne üyeliğinin sorulması üzerine belki de birçok birlik üyesinin ülkemizle ilgili gerçek niyetini ele verdi. Türkiye'nin AB üyeliğine karşı olduğunu söyleyen Macron, Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın izlediği politikanın da Avrupa değerlerine uymadığını iddia etti.
İSLAM'I GENİŞLETME PROJESİ
Ankara'nın saldırgan bir politika izlediğini öne süren Macron, "Türkiye, siyasal İslam'ı genişletme projesi yürütüyor" ifadesini kullandı. Böylece Macron'un açıklamalarıyla Avrupa Birliği ile ilgili tarihi bir gerçek de yeniden gün yüzüne çıktı. Avrupa'nın üyelik sürecindeki başka ülkelerden farklı olarak Türkiye'ye uyguladığı gizli ambargolar ve siyasi dayatmalar Macron'un sözleriyle adeta yeniden vücut buldu.
HRİSTİYAN BİRLİGİ SÖYLEMİ
Başkan Erdoğan'ın yıllardır üyelik süreci ile ilgili yaratılan engelleri eleştirirken kullandığı Hristiyan birliği ifadesindeki haklılığı da bir kez daha ortaya çıktı. Türkiye'nin AB üyeliğine itiraz etme nedenini Erdoğan'ın izlediği siyaset ve uygarlık projesinin Avrupa değerleriyle uyuşmaması olarak açıklayan Macron'un konuşmasının devamında sarf ettiği ifadeler ise, bu düşmanca tutumu açık edecek cinsten: "Türkiye, AB üyesi Kıbrıs'ı tanımıyor. Doğu Akdeniz'de saldırgan bir politika izliyor. Ben Türkiye'nin Avrupa ile ilişkisi olmasını arzu ederim. Çünkü bizim değerlerimize bağlanırsa, bizden daha fazla uzaklaşamaz. Ancak Türkiye bu koşullar altında birlik üyesi olamaz."
AKDENİZ PLANLARI BOZULDU
Macron yönetimindeki Fransa'nın asıl rahatsızlığının kaynağının Türkiye'nin özellikle Doğu Akdeniz ve Afrika'da izlediği politikalar olduğu aşikar. Türkiye'nin Akdeniz'de kendisi ve Kıbrıs Türkleri için verdiği haklı mücadele Fransa'yı huzursuz ediyor. Ankara'nın bölgedeki doğal kaynakların o bölgenin halklarının ortak kullanımında olması gerektiği tezi, Avrupa'nın hatta Amerika'nın Akdeniz planlarını alt üst ediyor. Tüm bunlara Erdoğan hükümetinin Fransızların yıllardır sömürdüğü Afrika halklarına sahip çıkması, Afrika ülkeleriyle işbirliği yapması da eklenince Macron'un Erdoğan alerjisi de haliyle artıyor.
DAHA ETKİSİZ BİR TÜRKİYE HAYALİ
İÇ karışıklıklarla terörün karışıklıklarla terörün hüküm sürdüğü bir Ortadoğu'da etkisiz ve güçsüz Türkiye hayalleri kuran ABD ve Avrupa, karşısında kendi lehine tezler geliştirip oyun kuran bir ülke görmek istemiyor. Yıllardır ülkemizin sınırlarını, vatandaşlarımızın can güvenliğini tehdit eden terör örgütlerine kucak açan emperyalist devletlerin silah ve eğitim verip sözde yöneticilerini saraylarda ağırladıkları devir sona yaklaşıyor. Haliyle onlar da paniğe kapılıp aynı Macron'un yaptığı gibi saldırganlaşıyorlar.
YUNANLA İŞBİRLİĞİ YAPIYOR
TÜRKİYE'YE medeniyet dersi vermeye kalkan Fransa Cumhurbaşkanı, ülkesinin sömürgeci bir devlet olduğu gerçeğini maalesef unutmuş gibi davranıyor. Afrika'yı yıllarca açlık, sefalet ve gözyaşına mahkum eden Fransa'nın liderinin savaş mağduru Suriyelilere kucak açan Türkiye ile aynı safta yer alması beklenemez elbette. Merhameti nedeniyle Türkiye'yi mülteci kampı olarak gören Avrupa zihniyetinin son temsilcilerinden olan Macron'un göçmenleri sınırlarında ölüme terk eden Yunanistan'la dostluğunu da aynı mantıkla değerlendirmek gerekiyor. Aynı Fransa'nın, Türk düşmanlığından beslenen Atina yönetimine askeri alanda sürekli destek vermesi de iki ülkenin Akdeniz'deki işbirliğini kuvvetlendiriyor elbette.
'MEDENİYET ANLAYIŞINI ONA HEDİYE EDİYORUZ'
FRANSA Cumhurbaşkanı'ın Türkiye ve Erdoğan'a yönelik çirkin ifadelerine tepki gösteren AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik şu ifadeleri kullandı: "Sayın Macron'un dış politikası, Türkiye ve Erdoğan karşıtlığı üzerine kurulmuştur. Yakın zamanda Macron, Libya'da Hafter'e destek verdi Hafter de arkasında bir sürü toplu mezar bıraktı. Sayın Macron'un literatüre geçecek bir sürü sözü var. İkide bir Türkiye'nin siyasal İslam'ı yaymakta olduğundan bahsediyor. Bu sözleri neye göre söylüyor? Türkiye Doğu Akdeniz'de haklarını korumak istediğinde iftira atıyor. Macron'un medeniyet anlayışını ona hediye ediyoruz."