Yıllarca hep aynı yöntemlerle çalışan şirketlerin rekabet güçleri giderek azalmaktadır. Bugün başarılı olmak yarın da başarılı olmayı garanti etmemektedir. Geleceğin başarıları için yeni projelerin bugünden tasarlanması ve yeni yatırımların yapılması gerekmektedir. Geçmişe fazla bağlanmamalı, gelecek için daha etkili hazırlıklar yapılmalıdır. Bir başka deyişle değişime ve yeniliğe uyum sağlayamayan kuruluşlar zorluklarla karşılaşmaktadır.
İş hayatında başarılı olabilmek için yeni teknolojileri uygulamak, verimliliği artırmak, maliyetleri azaltmak, kaliteyi geliştirmek, çalışan elemanların üretim süreçlerine bütünsel bakışını sağlamak, inovasyon yapmak ve takım çalışmalarını teşvik etmek gerekmektedir. İş yerlerinde sürekli gelişmeye ve bilgiye dayalı yeni uygulamalara öncelik verilmesi önemli bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır.
İş hayatında günlük işlerin ve alışılagelen yöntemlerin ötesinde yeni teknolojilerin incelenmesi ve araştırılması büyük bir önem taşımaktadır. Şirketlerde her birim kendi işini ve kendi ürününü geliştirme konularına duyarlı olmalıdır. Yenilik yapma sorumluluğu farklı bölümlerde çalışan elemanların görev tanımlarında da yer almalıdır. Yeni fikirlere ve farklı projelere meraklı kimseler daha başarılı olmaktadır. Bir şirketin başarıya ulaşması yöneticilerin ve tüm çalışanların başarılı olmalarına bağlı bulunmaktadır.
Yatırımcıların ve yöneticilerin tutumu çalışan elemanların iş yapma isteklerini ve motivasyonu artırma yönünde olmalıdır. İş yerlerinde çalışan elemanlar birer robot gibi görülmemelidir. Yöneticilerle çalışan elemanlar zaman zaman yüz yüze iletişim kurmalıdır. Yöneticiler çalışan elemanlara iş hedeflerini, şirketin kendilerinden beklentilerini ve sorumluluklarını anlatmalıdır. Çalışan elemanların sadece kas gücünden değil, beyin gücünden de yararlanılmalıdır.
İnsan kaynaklarının düşünceleri ve önerileri göz ardı edilmemelidir. Yöneticiler çalışan elemanların düşünce ve önerilerine duyarlı davranmalıdır.Yöneticinin esas işi çalışanlara talimat vermek değildir. Yöneticiler çalışanlara öncülük etmeli ve başarılı sonuçların alınmasını sağlamalıdır. Çalışan elemanların başarılı olması yöneticilerin de başarılı olduğunu göstermektedir. Bunun tersi de doğrudur. Çalışan elemanlar başarılı değilse bunda yöneticilerin de sorumluluğu bulunmaktadır.
Yöneticilerin önyargılı olmamaları gerekmektedir. İşler ters gittiği zaman doğrudan çalışan elemanları suçlamak yerine problemlerin kaynağını bulmaya çaba harcamak daha olumlu sonuçlar vermektedir. Önyargılı olan kimseler çoğu zaman konuyu kavramadan peşin kararlar vermekte ve çevresindeki kimselerin güvenini kaybetmektedir.
Yeni gelişmeler karşısında yönetim anlayışının gözden geçirilmesi yararlı olmaktadır. Organizasyonel değişim ve yeniden yapılanma konularının gündeme gelmesi gerekmektedir. Yeniden yapılanma çalışmalarının başarıya ulaşmasında katılımcı yönetim anlayışıyla çözüm yollarının aranması daha etkili olmaktadır. Özellikle ekonomik durgunluk dönemlerinde elemanların çalıştıkları şirkete sahip çıkmaları ve işlere dört elle sarılmaları büyük bir önem taşımaktadır. Ortak ana hedef şirketin rekabet gücünün artırılması olmalıdır.