Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, terörü bitirme, 85 milyonluk ülkemizi huzura kavuşturma, ülkemizi bölgesel güç-küresel aktör yapan hamlelerle, milli savunma sanayii ile Güçlü Ordu-Bağımsız Türkiye hedefinin yürümesinde önemli adımlar atıyor. Hatırlayalım: Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, 1 Ekim 2024 TBMM açılışında, milli birlik ve beraberliğimizi tahkim eden harika bir konuşma yapmıştı. Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) yeni yasama yılı açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Meclis, 104 yıllık tarihi boyunca, şartların en çetin olduğu dönemlerde bile bir çözüm yolu, bir çıkış yolu bulmayı başardı. TBMM, tüm zorluklara rağmen 'Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir' şiarına hakkıyla sahiptir." sözleriyle, TBMM'nin manevi gücünü dile getirmişti.
TARİHE NOTLAR
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, TBMM'de milletvekilleriyle önceki gün (Perşembe) iftarda bir araya geldi. TBMM'de milletvekillerimizle iftardan sonra, yine tarihe notlar düşecek, kucaklayıcı bir konuşma yaptı. Başkan Erdoğan'ın anlam ve önemi çok özel olan 'büyük kucaklama' adımını, Türkiye'nin yarınlarını iyi anlamak için tekrar tekrar okumalıyız. Erdoğan'ın Meclis'teki açıklamalarında, "İftarımızın, 85 milyonun birliğinin, beraberliğinin, kardeşliğinin, kader ortaklığının sembollerinden biri olduğuna inanıyorum. Terörsüz Türkiye hedefiyle yürütülen çalışmalar, Meclis'teki siyasi partilerin de katkılarıyla kısa sürede kayda değer mesafe aldı. 27 Şubat tarihi itibarıyla Terörsüz Türkiye girişiminde kritik bir eşik daha suhuletle aşıldı. Çok fazla uzamadan, fitneye, gerilime, provokasyona, hiçbir aşırılığa mahal vermeden, işi yokuşa sürme gibi cambazlıklara tevessül etmeden inşallah beklenen neticenin süratle alınacağı kanaatindeyim" dedi.
GÖZYAŞI AKMASIN
Erdoğan konuşmasının devamında, "Türkiye'nin 40 yıldır ayağına bağ olan, askeri, polisi, jandarması, kamu görevlisi ve siviliyle on binlerce insanımızın hayatını kaybetmesine yol açan bir musibetten kalıcı ve kati olarak kurtulmayı hedefliyoruz. Terör bitsin, acılar dinsin, kardeşliğimiz güçlensin, bu ülkede artık kan ve gözyaşı akmasın diyoruz. Evlatlarımıza terörün olmadığı bir ülke ve bölge bırakmak istiyoruz. Bununla birlikte, böyle bir ihtimalin her geçen gün güçlenmesinden endişe duyanlar olduğunu, 40 yıllık terör belasının kökünün kurutulmasını, sivil siyasetin zemin kazanmasını istemeyenler olduğunu da çok iyi biliyoruz. Aynı zamanda bu kirli ellerle de terörden nemalanan kirli odaklarla da yoğun bir mücadele hâlindeyiz. İnşallah bu sefer menzil-i maksudumuza kazasız, belasız varacağımıza inanıyorum. Parlamento çatısı altında görev yapan tüm milletvekillerinin de aynı hassasiyeti göstereceklerine yürekten inanıyorum. Buradan tüm siyasi partilere ve milletvekillerine hüsnüniyetle şu çağrıyı yapmak isterim: Emperyalist hevesleri bir kez daha kursaklarda bırakalım. Kadastro mühendisliği peşinde koşanları, kirli planlarıyla birlikte tarihin çöp sepetine beraberce atalım. Destekleriniz için sizlere şimdiden ülkem ve milletim adına teşekkür ediyorum." diye konuştu.
KUCAKLAMA ADIMI
İmralı'daki terörist başı "PKK ömrünü benzerleri gibi tamamlamış ve feshini gereklidir" diyerek örgütün lağvedilme sebebini ifade etmiştir. Başkan Erdoğan ve devletimiz, Terörsüz Türkiye sürecini geçmişten dersler çıkararak stratejik ve dikkatli bir şekilde yürütmektedir. Recep Tayyip Erdoğan, "Kadife eldivene sarılı demir yumruk" açıklaması ile sürece destek verenlere el uzatarak, süreci sekteye uğratacak tüm unsurların da devletin sert yüzü ile karşılaşacağını belirterek stratejinin çerçevesini çizmiştir. Devlet, süreci pazarlıksız ve şartsız bir şekilde yürütüyor. Bu mesele çok yönlü olup, içerisinde birçok dinamiği barındırdığı için hem iç siyaset hem de dış siyaset açısından atılacak yeni adımlar büyük önem gerektiriyor. İşte, gelinen noktada, Başkan Erdoğan, milletvekilleriyle TBMM'de yaptığı iftar sonrası tarihe not düşecek şu sözleri söyledi: "Gelin el ele verelim, milletimizin bin yıllık kardeşliğine sokulan hançeri hep beraber çıkartalım. Türkiye düşmanlarını bir kez daha hüsrana uğratalım." Bu sözlerin anlam ve önemi çok büyüktür. İç siyaset bağlamında, Cumhurbaşkanımız Erdoğan ve MHP Lideri Bahçeli'nin bölücü terör PKK'nın tasfiye edilmesi yolunda inisiyatif alarak güçlü siyasi adımlar atmaları, 6 ayda çok önemli virajları aştı. Bundan sonra, istenilen hedefe tam anlamıyla ulaşılmasında TBMM'nin büyük rolü var. TBMM'deki tüm partilerin taşın altına elini koyması için Başkan Erdoğan, 'BÜYÜK KUCAKLAMA' adımını atmıştır.
TBMM'NİN ANLAMI
Başkan Erdoğan, 1 Ekim'de Terörsüz Türkiye sürecini başlatırken, şu sözleriyle TBMM'nin önemini vurgulamıştı: "Türkiye Büyük Millet Meclisi, 23 Nisan 1920'de açılmış, Polatlı'dan top sesleri yankılanırken Milli Mücadele'yi sevk ve idare etmiş, İstiklal Harbimizi zafere taşımış, 29 Ekim 1923'te de Cumhuriyetimizi kurmuştur. Kurtuluş Savaşı sırasında düşman kuvvetlerinin çok yaklaşmasına rağmen, Meclis çalışmalarını cesaretle, fedakârlık ve sarsılmaz bir imanla ifa etmiştir." Başkan Erdoğan, önceki gün TBMM'de iftar sonrası yaptığı 'BÜYÜK KUCAKLAMA' ADIMI ile bu büyük değeri bir kez daha dile getirdi. Evet, Terörsüz Türkiye yolunda yürürken, siyasetimizin esası bu güzel diyarı barış, kardeşlik, refah, huzur diyarı kılmaktır. Başkan Erdoğan, TBMM'deki kucaklayıcı konuşmasıyla, birlikte bu topraklarda barışı, huzuru inşa etmek için tüm partileri EL ELE olmaya çağırmaktadır. Çünkü, Aziz Türk Milleti'nin 1071'de Malazgirt'te başlayan büyük hikâyesi, birlik ve beraberliğin gücüyle bugüne kadar gelmiştir. Başkan Erdoğan, "2023" derken Cumhuriyet'in 100'üncü yılını, "2053" derken İstanbul'un fethinin 600'üncü yılını, "1071'den 2071'e" diyerek Malazgirt'in bininci yılını kastediyordu. 1071'de Sultan Alparslan'ın ordusunda Türk-Kürt omuz omuza savaşmıştı. 1915'te Çanakkale'de, 1920'lerde İstiklal Savaşı'nda birlikte şehit olmuşlar, zafere birlikte imza atmışlardı. Bugün torunları olarak, Terörsüz Türkiye süreci için Başkan Erdoğan'ın milletvekillerine yaptığı 'ELELE OLALIM' çağrısı, ezeli kardeşliği ebedi kılacaktır.
TÜRKİYE YÜZYILI
Terörsüz Türkiye başarı ile inşa edildiğinde, iç cephede izlediğimiz politika sayesinde terör sorununu bir daha karşımıza çıkmamak üzere toprağa gömeceğiz. Türkiye; küresel ittifaklar, güç yayılımı, barış ve güvenliği genişletmek, istikrarı siyasallaştırmak ve kaosun alanını daraltarak Türkiye Yüzyılı'nı taçlandıracaktır. Devletimiz, özellikle Libya ile yaptığı kıta sahanlığı anlaşması ile Akdeniz'deki dengeleri değiştirmişti. Şimdi ise Suriye ile yapılacak anlaşmaların hem Akdeniz hem de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin önündeki engelleri yıkacağına kesin gözüyle bakılıyor. SON SÖZ: Başkan Erdoğan'ın TBMM'de kucaklayıcı adımı, şu sözleriyle tarihe geçti: "Buradan tüm siyasi partilere ve milletvekillerine hüsnüniyetle şu çağrıyı yapmak isterim: Emperyalist hevesleri bir kez daha kursaklarda bırakalım. Kadastro mühendisliği peşinde koşanları, kirli planlarıyla birlikte tarihin çöp sepetine beraberce atalım." BÜYÜK HEDEF: 2071 KIZILELMA!
