Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, küresel güçlerin jeopolitik yeni haritalar çizmeye çalıştığı, tarihin en stratejik deniz yolu olan Akdeniz üzerinde senaryolar hazırladığı bir süreçte, Doğu Akdeniz'in uçak gemisi özellikli Kıbrıs seferine çıktı. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın, Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne yaptığı stratejik çıkartma çok önemli. Erdoğan, Türkiye'nin inşa ettiği KKTC'nin yeni Cumhurbaşkanlığı ve Parlamento binalarının açılışını yaptı. Erdoğan'ın çok önem verdiği ve özellikle savunma sanayi alanındaki gelişmelerin sergilendiği, dünyanın en büyük havacılık ve teknoloji festivali TEKNOFEST'in KKTC'de yapılmasını sağlarken buradan dünyaya derin mesaj verdi. Türk Devletler Birliği'nin en etkili organı Aksakallılar Toplantısı'nın da KKTC'de gerçekleşmesini sağladı.
DERİN MESAJLAR
Başkan Erdoğan Lefkoşa'da yaptığı konuşmada çok önemli mesajlar verdi: "Bugün Kıbrıs Türk halkına muhteşem bir eser kazandırıyoruz. Bu topraklara bir mühür daha vuruyoruz, bir eser daha kazandırıyoruz. Bu tarihi ana tanıklık edilirken hep birlikte büyük bir coşku ve heyecan içerisindeyiz. Bugün burada sıradan bir açılış töreni gerçekleştirmiyoruz. Aynı zamanda irademizi, hürriyet sevdamızı da ilan ediyoruz. İlk etapta Cumhurbaşkanlığı binası ile Cumhuriyet Meclisinin açılışını bugün gerçekleştiriyoruz. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin artan itibarına yakışan eseri Lefkoşa'ya kazandırmış olacağız. Cumhuriyet yerleşkesi Kıbrıs Türk halkının kararlılığının sembolüdür. Burası aynı zamanda haksızlık ve hukuksuzluklar karşısında bir devletin var olma iradesinin tezahürüdür. İstiklal ve istikbal mücadelemizi daha güçlü bir şekilde devam ettireceğiz.
Kardeşliğimizi bozmaya, aramızı açmaya, bu bereketli topraklara nefret tohumları ekmeye çalışanlar başarılı olamayacaktır." BAĞIMSIZ DEVLET
Erdoğan'ın Kıbrıs Türk Cumhuriyeti seferinden verdiği semboller dünyaya derin mesajlar içeriyor. Birinci sembol: Kıbrıs Türk Devleti süreci. İngiliz kolonyal mimarisinden kalma KKTC Cumhurbaşkanlığı binası, bağımsız bir devleti temsil etmekten ziyade, geçici bir devlet idaresinin emanetçi yapısı izlenimi veriyordu. Bunu gören Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir taraftan adada iki ayrı devlet paradigmasından kararlı bir biçimde söz ederken, diğer yandan "bağımsız bir devlet" adına gösterge olan KKTC Cumhurbaşkanlığı ve Millet Meclisi binalarını açtı. Kıbrıs'ta, Ercan Havalimanı'nda düzenlenmekte olan TEKNOFEST'e katılım ve yeni TEKNOFEST festivalinin gerçekleşmesi... Türkiye'nin yerli ve millî teknoloji hamlesinin tüm imkân ve kabiliyeti Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde sergilendi. TEKNOFEST, genç kuşaklara "Millî Dava: Kıbrıs Bilincinin Aşılanması" bakımından da uluslararası düzeyde mühim bir faaliyettir. Bu kapsamda ATAK helikopterleri, HÜRKUŞ, Bayraktar TB2 ve AKINCI gibi hava araçları gösteri uçuşu gerçekleştirdi.
Millî savunma mühimmatları sergilendi. Yüzlerce genç, millî savunma projeleri ile geleceğin yol haritasını belirlediler. Üçüncü sembol: Türk Devletler Birliği'nin en etkili organı Aksakallılar Zirvesi'nin Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde yapılmasıdır. Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Aksakallar Konseyi 17. toplantısına Başkan Binali Yıldırım, TDT Genel Sekreteri Kubanıçbek Ömüraliyev, ev sahibi olarak KKTC Aksakalı İsmail Bozkurt, Azerbaycan Aksakalı Hasan Hasanov, Kazakistan Aksakalı İkram Adırbek, Kırgızistan Aksakalı Apas Dzhumagulov, Özbekistan Aksakalı Sadıkcan Turdiyev, TDT yetkilileri ve farklı kurum temsilcileri katıldı.
ABD'NİN DESTEĞİ
Toplantının KKTC'de yapılması, "kardeşlik hukuku, karşılıklı saygı ve ortak aklın bir tezahürü" olduğunu gösterdi. Yıldırım yaptığı konuşmada, "Türk Orta Asya devletlerinin Avrupa Birliği ile yaptığı anlaşma sonrası maalesef gerçek olmayan bir takım tezviratlarla Türk devletlerinin arasındaki muhabbeti, sevgiyi azaltmaya yönelik olumsuz haberler çıkarıldığını" belirtti. Yıldırım devamla, "Aslında o haberlere en güzel cevap Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde gerçekleştirilen toplantıdır. KKTC, TDT'nin gözlemci üyesi olarak ilişkilerini geliştirmeye devam edecektir" dedi. Doğu Akdeniz'de Kıbrıs Adası apayrı bir öneme sahiptir. 1878'de İngiltere'nin adaya bir tür kiracı olarak yerleşmesinden sonra, Türkleri ortadan kaldırmak hedeflendi. 1878'den yaklaşık 100 yıl sonra, 20 Temmuz 1974'te başlayan Kıbrıs Barış Harekâtı, Türkiye'nin askerî güç ve kapasitesinin gelişmesinin de bir kanıtı olmuştur. Hatta bu harekât, 1774'te Kırım'ın kaybına yol açan savaştaki geri çekilmenin durdurulduğu savaşlar dizisinin de önemli bir parçasıdır.
Kırım'ın kaybından 200 yıl sonra, Kurtuluş Savaşı'ndan yaklaşık 50 yıl sonra, Türk ordusunun mevcut siyasal sınırları dışında kazandığı ilk savaştır. Kıbrıs Adası'ndaki zafer hem bölgesel hem de küresel dengeleri sarsmıştır. Bu sarsıntının izlerine hâlen rastlanmaktadır. İskenderun Körfezi'ne doğru bir işaret parmağı gibi yükselen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin Karpaz Burnu, bölgede Türkiye'nin jeopolitik ve jeostratejik açıdan vazgeçilmez değerini fiziki olarak göstermektedir. Bu eksende Kıbrıs, Orta Doğu'ya yakınlığı, Doğu Akdeniz'in tam ortasında olması ve havza kontrolü bağlamında stratejik işlevinden dolayı tarihin her evresinde mühim roller üstlenmiştir. Doğu Akdeniz'de en uzun sahil şeridine sahip olan Türkiye'nin, bölgedeki enerji kaynakları ve enerji yolları üzerinde de hukukunu koruması, büyüyen deniz gücü kapasitesine bağlıdır. Son gelişmeleri Türkiye çok yakından takip ediyor. ABD, Rumlara silah ambargosunu kaldırdı, silah satışına başladı. İngilizlerin Ağrotur ve Dikelya üsleri var. Amerika, Fransa Rum bölgesinde yeni üsler kuruyor. Kıbrıs'ın ehemmiyetini ve kıymetini çok iyi bilen Başkan Erdoğan, Türkiye, Mavi Vatan stratejisi ile nefeslerini kesiyor.
SONUÇ
KIBRIS, Doğu Akdeniz'in en büyük adasını teşkil ediyor. Doğu Akdeniz'in jeopolitik ortamı sürekli değişirken, Avrupa, Asya ve Afrika'nın kavşağında bulunan Kıbrıs'ın stratejik konumu, küresel ve bölgesel güçlerin odak noktası olma eğiliminde oluyor. Özellikle yeni bir gaz merkezi olma potansiyeli, Kıbrıs'ı Doğu Akdeniz jeopolitiğinde eşsiz bir yere sahip duruma getirdi. Doğu Akdeniz, tarihsel süreçte Türkiye için giderek daha önemli hâle gelen bir deniz havzasıdır ve jeopolitik- jeostratejik konumuyla ülkemizin geleceği açısından çok önemli bir yere sahip. Ayrıca, Kıbrıs'ın korunması nedeniyle ve bünyesinde barındırdığı hidrokarbon yatakları dolayısıyla, Türkiye'nin gelecek planlarını doğrudan ilgilendiriyor. Evet, Kıbrıs Türkiye'nin bekasının sigortasıdır. Şehit kanıyla sulanan Anadolu ve Kıbrıs Türk topraklarına sahip çıkmak, her Türk'ün asli ödevidir.
