• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Terörsüz Türkiye-Bölge’de son eşiğin kodları

BÜLENT ERANDAÇ

Terörsüz Türkiye-Bölge’de son eşiğin kodları

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 21 Aralık 2025

Terörsüz Türkiye süreci yeni bir aşamaya geldi. TBMM yasal düzenlemeler için son raporu yazma aşamasına geçildi. 2026 Ocak ayında, Meclis'te yasal düzenlemeler yapılacak. Yeni eşik bağlamında, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın onayından geçen AK Parti raporunun sonuç bölümü Türkiye Yüzyılı paradigmasının yeni dönemini çok iyi işaret ediyor. Terörsüz Türkiye sürecinin son eşik bağlamında, Suriye PKK'sı YPG-SDG'nin entegrasyonu-tasfiyesinde son adımlar ardı ardına geliyor. Devlet duruşu Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Suriye PKK'sı SDG'nin tasfiyesi konusunda net uyarılarda bulundu: "Suriyeli yöneticilerle yaptığımız görüşmelerde kendilerinin SDG'nin entegrasyonuna yönelik tutumunu görüyoruz ve anlıyoruz. Bizim her türlü gelişmeye karşı planlarımız hazır. Ne yapacağımızı çok iyi biliyoruz. Bugüne kadar ne yaptıysak yine aynısını yapmaya gücümüz, kudretimiz vardır. Ancak birlik ve bütünlüğünü sağlamak üzere öncelikle yeni Suriye hükümeti gerekli inisiyatifleri geliştirecektir. Biz de buna destek oluruz." Entegrasyon konusunda ABD ile de görüşmelerin devam ettiğini belirten Güler, "ABD'nin düşünceleri epey değişti. ABD'li dostlarımız şu anda gerçekleri daha iyi görüyor ve bu konudaki görüş farklılığımız azalıyor. Biz ne istediğimizi açık açık ifade ettik. Bu konudan geri adım yok. Mutlak surette Suriye ordusuna entegre olacaklar. SDG de entegrasyondan bahsediyor ama onların bahsettiği birlik halinde entegrasyon. Birlik olarak değil, ferdi olarak entegre olmaları lazım. Aksi halde bunun adı entegrasyon olmaz" şeklinde konuştu.

İSRAİL'İN OYUNLARI
Yaşar Güler SDG açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Başta PKK/YPG/SDG olmak üzere hiçbir terör örgütünün bölgede kök salmasına, farklı adlar altında faaliyet göstermesine, kısacası hiçbir terör oluşumuna ve oldu bittiye müsaade etmeyeceğimizi bir kez daha hatırlatmak isterim. Terörü ve teröristi kullanarak jeopolitik dizayn girişimlerini, terörü aparat yapmak isteyen ve bölge barışını hedef alanları görüyor ve biliyoruz. Bu süreçte Türk Silahlı Kuvvetleri olarak meydana gelebilecek her türlü gelişme karşısında ülkemizin hak ve menfaatlerini en üst seviyede korumaya devam edeceğimizden hiç kimsenin şüphesi olmamalıdır." Suriye'de terör örgütleriyle mücadele edilmesinin milli güvenlik açısından hayati önemde olduğuna dikkati çeken Güler, devlet duruşunu bir kez daha işaret etti: "Suriye'de 'tek devlet ve tek ordu' ilkesi çerçevesinde hazırlanan ve SDG ile Suriye yönetimi arasında 10 Mart'ta imzalanan mutabakat, halihazırda sahada karşılığını bulmamış ve somut adımlarla desteklenmemiştir. SDG'nin terör unsurlarından ayrıştırılarak Suriye ordusuna entegrasyonu, ayrılıkçı ve ademi-i merkeziyetçi söylemi terk etmesi, merkezi otoriteye bağlanması, ayrıca sahada paralel güvenlik yapılarının kesinlikle ortadan kaldırılması gerekmektedir." Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, İsrail'in bölgedeki kirli oyunlarına işaret ederek, "İsrail'in Suriye hükümeti aleyhine devlet dışı aktörleri kışkırtıcı ve orantısız güç kullanan yaklaşımının bölgede kırılgan olan dengeleri daha da zedelediğini ve istikrarsızlığı derinleştirmektedir. İsrail'in sürdürdüğü istikrarsızlaştırıcı askeri tutum ve oluşturmak istediği Suriye, Türkiye'nin de doğrudan milli güvenliğini etkileyen bir tehdit alanı oluşturmaktadır. İsrail, kendi güvenliğine ilişkin hassasiyetlerini Suriye'ye saldırarak, onu istikrarsızlaştırarak çözemeyeceğini idrak etmeli, Suriye'nin yeni yönetimiyle işbirliği temelinde iyi komşuluk ve mütekabiliyet prensiplerine uygun olarak ilişki kurmalıdır." Bakan Güler'in bazı sorulara verdiği cevaplar da önemli. Güler, "Yunanistan'ın bölgede zaman zaman gündeme getirdiği tek taraflı girişimlere karşı da gerekli diplomatik adımlar atılmakta uluslararası hukuk temelinde ve mütekabiliyet esasıyla her türlü tedbir tavizsiz şekilde hayata geçirilmektedir. Zaman zaman iki ülkenin liderleri tarafından ortaya konan yapıcı çalışmaları sekteye uğratmaya yönelik eylem ve söylemlerle karşılaşıyoruz. Türk ve Yunan halkları arasına fitne sokmak suretiyle siyasi kariyer yapma çabası içinde olanlar tehdit paranoyasından kurtulmalı, süreci baltalamaktan vazgeçmelidirler.

" ÖNCELİK F-35'LER
Güler, Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK), kendisine tehdit oluşturmayan hiç kimse için tehdit olmadığını ancak Türkiye'ye yönelebilecek her türlü tehdidi bertaraf edecek güç ve kararlılıkta olduğunu dile getirerek, şöyle konuştu: "Ege ve Doğu Akdeniz'de ülkemizi dışlamaya veya meşru haklarımızı yok saymaya yönelik hiçbir girişimin başarıya ulaşamayacağını her fırsatta kararlılıkla vurguluyoruz. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin hak ve menfaatlerini de aynı hassasiyetle savunuyoruz. Ada'da adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözümün yegane yolu, Kıbrıs Türklerinin iki devletli eşit, egemen ve eşit uluslararası statüsünün tanınması olduğu gerçeğini uluslararası platformlarda tüm muhataplarımıza açık ve net şekilde ifade ediyoruz. Düşen askerî kargo uçağı Kazadan sonra bütün C-130 uçaklarımızın tamamını kontrole aldık. Bu kontrolü tamamlamayı müteakip uçaklarımızı kullanmaya devam edeceğiz. Düşen uçağımızın kara kutusu halen TUSAŞ'ta incelenmeye devam ediyor." Düşürülen İHA ile ilgili Güler, şu yanıtı verdi: "15 Aralık tarihinde F-16'larımız tarafından vurularak düşürülen İHA, tespit edilmesi zor bir hava aracı. Tespit eden arkadaşlara da teşekkür etmek istiyorum. Füzeyle vurulduğu için paramparça oldu. Enkazını arama çalışmaları devam ediyor." Avrupa'dan Eurofighter tedariği ile ilgili ise, "Üretilecek Eurofighter uçakları 2030'da 6 tane, 2031'de 8 tane, 2032'de de 6 tane olacak şekilde envantere girecek. Katar'dan alacağımız Eurofighterlar, çok az uçuşu olan hazır uçaklar. Umman'dan alacağımız uçaklar da az uçuş yapmış uçaklar. Hangarlarda duruyorlar. Modernizasyonun 12 uçak için 2028 yılında tamamlanmasını bekliyoruz. Bizim tabii ki önceliğimiz F- 35'lerde olacak. İsrail ve Yunanistan'ın bu uçakların bize verilmemesi için lobi yaptıklarını biliyoruz. Türkiye ve ABD, bu sorunlarını çözecektir." diye konuştu. Güler, Türkiye olarak kurulacak "Gazze İstikrar Gücü"nde yer alma kararlılığının devam ettiğini dile getirerek, "Gönderilecek birliğimiz dahil bütün hazırlıklarımızı yaptık. Ancak İsrail bizim istikrar gücünde yer almamızı istemiyor. Görüşmelerimiz devam ediyor" dedi.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.