Astofizikçi Stephen Hawking bin yıla kadar dünyanın sonunun geleceğini açıkladı geçtiğimiz gün, Oxford Üniversitesi Münazara Grubu'nda verdiği konferansta... Bir nükleer savaş veya virüs dünyanın sonunu getirecek yani. Haberi farklı kaynaklardan ve defalarca okudum, daha fazla bilgi edineyim diye. 74 yaşındaki Hawking, çok iyimser bir şekilde, insanoğlunun sonunun gelmeyebileceğini de eklemiş. Yani dünyada yaşam son bulabilir ama bu demek değil ki, insanın da sonu geldi.
BEN İYİMSER DEĞİLİM
Bilim insanı çok şeker, olumlu düşünen bir adam, insanın başka yaşam yeri, mesela farklı bir gezegen bulması halinde yaşamaya devam edeceğini söylüyor.
Oysa ben bu bin yılın sonunda insanın galip gelebileceğini sanmıyorum. Bilimde, sanmak, zannetmek gibi kavramlar yoktur elbette, şahsen son cümleyi bilimsel bir veriye dayandırarak da söylemedim.
İnsana şöyle bir bakmak yetiyor.
Vahşetine, hırslarına, açgözlülüğüne, arsızlığına, doyumsuzluğuna...
Doğadaki tüm yaratıkların en vahşisi insan, kendini yok edecek.
İyi yaşadık biz o zaman, yaşadık ve gördük bir şeyler. Zaman kötüye doğru işleyecek, Hawking bunu söylüyor. Bin yılı bulmadan da hızlı bir şekilde azalarak, bitecek insanoğlu....
IRKÇILIK EN BÜYÜK SORUN
Bunu eminim sadece ben düşünmüyorum, açıklamayı okuyup da rahatsız olmayan var mı aranızda?
Bizim dünyamız, mavi gezegenimiz, bizim yüzümüzden yok olacak. Eh peki madem, bu cümle içimizi acıtıyor, kalbimizi burkuyor, neden durmuyoruz?
Neden sabit bir yere odaklanmıyor, yere basmıyor, ve vazgeçmiyoruz?
İstemekten, doymamaktan? İnsanın birbirini sevmemesi ve kabullenmemesi de çok tuhaf geliyor bana. Renk, ırk, dil, din farkı nedeniyle düşmanlık yaşamak, nasıl açıklanır?