Barış Pınarı Harekatı, birçok gerçek ve yalanı ortaya çıkardı...
Bunları tek tek sıralarsak...
- Türkiye'nin hiçbir zaman blöf yapmadığı görüldü. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekatları ile S-400 krizinde dediğini yapan Türkiye, Fırat'ın Doğusuna girme konusunda da geri adım atmadı.
- Türk Silahlı Kuvvetleri'nin bölge ve dünyanın en güçlü ordularından biri olduğu bir kez daha ortaya çıkarken PKK/YPG'nin batılı ülkeler tarafından beslenen kağıttan bir kaplan olduğu da görüldü. TSK, harekatı tereyağından kıl çeker gibi yaptı, PKK/YPG'liler ise, güneye doğru topukladı.
"OBAMA PKK'LILARI GETİRDİ"
- Türkiye'nin geçtiğimiz aylarda kurlar üzerinden yaşadığı ekonomik dalgalanmanın dış kaynaklı bir saldırı olduğu kanıtlandı. Bu, "Türkiye ekonomisini tamamen yıkarım, yok ederim, ki daha önce yaptım" sözleriyle bizzat ABD Başkanı Trump tarafından itiraf edildi.
- ABD'nin PYD-YPG'nin aslında PKK olduğunu bile bile ittifak kurduğu deşifre oldu. Trump, 'YPG-SDG' gibi isimleri kullanmadan doğrudan 'PKK' ifadesini kullanarak, "Obama yönetimi bu PKK'lıları oraya getirdi. Asıl ölümcül hata buydu. PKK, Türkiye'nin doğal düşmanı" diye konuştu.
KARDEŞ TERÖR ÖRGÜTLERİ
- Batı ülkelerinin ısrarla 'özgürlük savaşçısı' olarak göstermeye çalıştığı YPG/ PYD'nin eli kanlı terör örgütü olduğu da bir kez daha kanıtlandı. Batı ülkelerinin pamuklara sarmaladığı YPG/PYD, 700 havan ve top atışıyla kentlerimizdeki sivilleri hedef aldı. Böylece PKK/YPG'nin Türkiye için oluşturduğu tehdit de somut olarak görülmüş oldu.
- PKK/YPG'liler Tel Abyad'ta cezaevini boşaltıp DEAŞ'lılarla el ele tutuşup kaçtı. Böylece bunların amacının ABD'nin dediği gibi DEAŞ'la mücadele olmadığı, bu terör örgütlerinin aslında kardeş olduğu bir kez daha görüldü.
DOST DÜŞMAN GÖRÜLDÜ
- Katar hariç Arap devlet yöneticilerinin Batı'nın kuklası olduğu ve hiçbir zaman Türkiye'ye dost olmayacakları görüldü. Bu Arap ülkeleri, ele geçirdiği yerlerde ezan okunmasına bile izin vermeyen Marksist/Leninist örgüt ile İsrail Başbakanı Netanyahu'yla aynı safta yer aldı.
- Aynı şekilde batılı ülkelerin de Türkiye'nin hiçbir zaman dostu olmayacağı da bir kez daha anlaşıldı.
- 'İçimizdeki İrlandalıları' da gördük.
Harekata karşı çıkan İzmir Barosu, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı gibiler Türkiye ile aynı safta olmadıklarını gösterdiler.
"İZİN İSTEMEDİLER GİRDİLER"
- Harekata imkan sağlayan tezkereye 'içi yana yana' onay veren CHP'nin içinin aslında Sezgin Tanrıkulu gibilerle dolu olduğu görüldü. CHP'de Genel Başkan Yardımcıları Tekin Bingöl, Veli Ağbaba ve Grup Başkan Vekili Özgür Özel gibi birçok isim, Türkiye'nin yürüttüğü harekatla ilgili "Bu, Kürtlere karşı yapılan haksız bir savaştır" diyen Tanrıkulu'na sahip çıkarak aslında ondan farkları olmadığını gösterdi.
- ...Ve ortaya çıkan son gerçek de şu:
Türkiye, harekatı ABD'den onay alarak yaptığı iddiasının da kocaman bir yalan olduğu anlaşıldı. ABD Savunma Bakanı Mark Esper, önceki akşam yaptığı açıklamada Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Trump ile yaptığı görüşme için "Bizden izin istemedi, 'Gireceğiz' dedi. Suriye'deki Türk ilerleyişinin önüne Amerikan askerini koyamazdık" diye konuştu