Büyükşehir Belediyesi'nin yaptığı opera binası ihalesinde İzmir'in 102 milyon lirasının nasıl uçup gittiğini günlerdir yazıyoruz.
Kısaca yeniden özetlersek, belediye ihaleyi, 102 milyon lira yüksek teklif vermesine rağmen sırf 'daha önce opera sahnesi inşa etme şartını' yerine getiren tek teklif sahibi olduğu için Avusturyalı Waagner Bıro-Çağdan Mühendislik Ortaklığı'na vermişti. Ancak sunduğu iş bitirme belgesiyle konsorsiyumun bu özel şartı yerine getirmesini sağlayan Avusturyalı şirket ihaleden çekildi. Belediye de işi, bu özel şartı tek başına yerine getiremeyen 'Ankara Çankayalı' Çağdan Mühendislik'e devretti. Bu da "Madem bu iş, daha önce opera sahnesi inşa etmeyen bir firmaya yaptırılabiliyordu o zaman niye 102 milyon lira daha düşük teklif veren katılımcı firmaya yaptırılmadı?
İzmir neden 102 milyon lira fazladan ödüyor" sorusunu gündeme getirdi.
KÖKKILINÇ DEĞERLENDİRDİ
Belediye, Sayıştay raporuna da giren bu tartışmalı devirle ilgili bugüne kadar tek bir açıklama yapmadı, yapamadı. Bu cepheden konuyla ilgili ilk değerlendirme Büyükşehir Meclisi CHP Grup Sözcüsü olan avukat Nilay Kökkılınç'tan geldi.
Geçtiğimiz günlerde Büyükşehir ihaleleriyle ilgili çarpıcı tespitlerin yer aldığı Sayıştay raporu hakkındaki haberimiz için bir açıklama gönderen Kökkılınç, rapordaki bu konuya da değindi. Avusturyalı şirketin Ocak 2019'da çıkarılan bir kararname ile kamu ihale sözleşmelerinin devri konusunda getirilen istisnai bir haktan yararlanarak ihaleden çekilmek istediğini dile getiren Kökkılınç, bu başvuru üzerine belediyenin ilgili Bakanlıktan görüş sorduğunu ifade etti. Kökkılınç, 'Anayasa gereği idari vesayetle bağlı olunan bakanlığın sözleşme devrini uygun görmesi üzerine bu devrin gerçekleştiği' ifadesini kullandı.
Yani Kökkılınç, İzmir'in fazladan giden 102 milyon lirası için belediyeyi aklayarak topu ilgili bakanlığa atmaya çalıştı.
Nilay Kökkılınç
MADDE GAYET AÇIK
Ancak, mesele bu kadar basit değil.
Kökkılınç 'idare vesayetle bağlı olunan' diyor ama Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile bu konuda getirilen geçici 4. maddeden de anlaşılacağı üzere bakanlık burada bir onay makamı değil sadece görüş verme makamı. Buradaki devirde doğrudan sorumlu ve karar verici olan Büyükşehir Belediyes'nin bizzat kendisi. Bakanlık da görüş yazısında bu konuda yetkinin belediyenin kendisinde olduğunu vurguluyor. Bu arada edindiğim bilgilere göre, bakanlığın devir konusunda olumlu görüş verirken sözleşmedeki bu kilit şarttan haberi de yok. Neticede ihale dosyası bakanlığa gönderilmiyor. Büyükşehir Belediyesi de izin isterken bu özel şart konusunda bakanlığa net bir bilgi vermiyor.
KARARI YARGI VERECEK
Yani belediye, 'bakanlık olumlu görüş verdi' diyerek bu işin içinden sıyrılamaz. Zaten bu tartışmalı devir için kararı da artık yargı verecek. Bu paranın CHP Genel Merkezi'ne aktarıldığı iddiasında bulunan avukat Tarcan Ülük'ün ihalenin yürütmesinin durdurularak iptal edilmesi için yaptığı başvuru 2. İdare Mahkemesi tarafından değerlendirmeye alındı. Mahkeme belediyeye ilk savunmasını yapması için 15 gün süre verdi.
Sonucu bekleyip göreceğiz. Burada söz konusu olan çiğdem-çekirdek parası değil tam 102 milyon lira. Bunun hesabının mutlaka verilmesi gerekiyor.