Gaziemir Belediyesi'nde CHP'li Başkan Halil Arda, bazı meclis üyeleri ve CHP İlçe Başkanı Kasım Özkan arasındaki çekişme nedeniyle sürekli kriz yaşanıyor. Eşini belediyede 'Onursal Koordinatör' yapan ve memurların sosyal denge tazminatını kesen Başkan Arda, İzmir'de CHP'nin başını en çok ağrıtan isimlerin başında yer alıyor.
Maalesef belediyede olaylar bitmiyor, bitecek gibi de gözükmüyor. Şimdi de kahvaltı bombası patladı.
80 BOYOZ, 10 KİLO TEREYAĞI
Dün akşam üzeri CHP'li 4 meclis üyesiyle birlikte belediyede denetim komisyonunda görev yapan AK Parti Grup Başkanvekili Uğur İnan Atmaca ile görüştüm. Atmaca'nın anlattıklarını hayretler içerisinde dinledim. Atmaca'nın verdiği bilgilere göre belediye 2020 Nisan ayı sonlarında meclis üyelerine bir kahvaltı vermiş. Dünkü komisyon toplantısında kahvaltıyla ilgili alınan 4 ayrı faturayı inceleyen Atmaca gözlerine inananamış. Çünkü faturalara göre, kahvaltıda 80 boyoz ve 80 gevrek, 10 kilo tereyağı, 10 kilo sucuk, 3 kilo beyaz peynir, 3 kilo tulum peyniri, 4.5 kilo su böreği, 1.5 kilo zeytin tüketilmiş.
Halil Arda
Uğur İnan Atmaca
15 MECLİS ÜYESİ KATILMAMIŞ
Cumhur İttifakı'nda yer alan 11 üye olarak kendilerinin bu kahvaltıya katılmadığını anlatan Atmaca, komisyondaki CHP'li 4 meclis üyesine de sorduğunu, onların da böyle bir kahvaltıya katılmadıklarını söylediğini ifade etti. 31 üyeli mecliste geriye CHP'li 16 üye kaldığını ifade eden Atmaca, "Bu meclis üyeleri, demek ki kahvaltıda 5'er tane boyoz ve gevrek yemiş. Neredeyse birer kiloya yakın tereyağ tüketmiş. Kilolarca peynir yemiş.
Alınan 4 fatura için yapılan ödeme de KDV hariç 1550 lira. Kişi başı 100 lira civarında bir rakama denk geliyor. Bu rakamları görünce gözlerime inanamadım.
Şoke oldum. Eğer 16 meclis üyesi bunları yediyseler iyi ki, mide fesadı gibi ağır bir rahatsızlık geçirmemişler!" dedi.
İzmirliler olarak Başkan Arda'dan bu kahvaltıyı ilçe ve kent halkına izah etmesini bekliyoruz...
İZMİR BÖYLE OLMALI
İzmir'in İstanbul karşısındaki eski gücünü kaybetmesinin başlıca nedenlerinden biri de kendi içinde birlik olamamasıdır. Maalesef yıllarca İzmir tek yumruk haline gelemedi. Özellikle iş dünyası arasında her zaman bir bölünmüşlük yaşandı. Yıllarca ekonomi muhabirliği yapmış biri olarak kentte iş dünyasını temsil eden oda ve derneklerin başkan ve yöneticilerinin arasındaki büyük çekişmelere şahit etmişliğim vardır.
Fakat son dönemde güzel gelişmeler oluyor. Depremin ardından İzmir Ticaret Odası'ndan Ege Bölgesi Sanayi Odası'na, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği'nden İzmir Ticaret Borsası'na kadar iş dünyasındaki birlikteliğin göstergesi olacak iki önemli gelişme yaşandı.
DEPREMİN YARALARI SARILACAK
Devletin İzmir'de üreteceği deprem konutları için iş dünyası, "Birlikten İzmir Doğar" isimli bir kampanya başlattı. İş dünyası önceki gün de İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger'in öncülüğünde depremin yaralarının sarılmasıyla ilgili yine önemli bir adım attı. Vali Köşger'in düzenlediği toplantıya katılan iş dünyası temsilcileri, depremde hasar gördüğü için yıkılan kentteki 33 okulunu yeniden inşa edilmesi için ellerini taşın altına koyacaklarını açıkladı. Böyle bir dayanışma ve birliktelik ruhunun dalga dalga tüm İzmir'e yayılmasına ihtiyacımız var.