"Çok yaşa Kaf Sin Kaf, çok yaşa.
Tac ettik gençlikte biz seni başa. Gençliği yaşatmaktır gayemiz, Kaf-Sin-Kaf gençleriyiz.
Kalmasın kalbinde acı bir sızı. Ufkunda parlasın yeşil- kırmızı..." Ve salondaki herkes katılıyor, ortalık "Kaf- Kaf-Kaf, Sin-Sin Sin, Kaf Sin Kaf Sin Kaf" tezahüratıyla inliyor. Tahir Türetken koro şefinin adı. Özelliği mi ne... Tam 93 yaşında. Tam bir mücadele adamı. Türetken bize, yaşam felsefesiyle ve hayata bağlılığıyla örnek olmalı. 60 yaşından beri sürekli sağlık sorunlarıyla boğuşuyor ama, pes etmiyor. Yaşamak için herkes onun izinden yürümeli, umutsuzluğa kapılmamalı.
Tahir Türetken'in kanserle ilk buluşması 60 yaşlarındaydı.
Kolon kanserinden İngiltere'de ameliyat oldu. "Fazla yaşamaz" dediler ama ondaki yaşama isteği ve moral üstesinden gelmesini sağladı, kurtuldu. 30 yılı sağlıklı geçirdi, ardından böbrekleri iflas etti, diyaliz makinesine bağlanarak yaşamaya başladı, aldırmadı.
Pınar Karşıyaka'nın basketbol maçlarının çoğunda Şeref Tribünü'ndeki yerini aldı, hem de büyük bir heyecanla.
Bu arada kanser yeniden hortladı ama Tahir ağabeyi yine de yıkamadı. Pınar Karşıyaka Basketbol Şubesi Başkanı Turgay Büyükkarcı'nın Uluslararası Geleneksel Pınar Cup'a onun adını vermesi bu yüce insan için başarıların son derece özel ve güzel bir değerlendirmesiydi.
Yunanistan'ın PAOK takımıyla yapılan final maçında oradaydı. Kupayı o verdi o çok sevdiği yeşil-kırmızılı gençlere. Ona da ödüller yağdırdılar, kupalar, şiltler. Salon inliyordu: "Şampiyonluklarda etken Tahir Türetken..."
Hayatı boyunca Karşıyaka'ya gönlünü veren adam Tahir Türetken 1923 yılında Karşıyaka'nın nahiye bile olmadığı dönemde o devirde Fahrettin Paşa Caddesi (sonradan önce Yalı, ardından Cemal Gürsel Caddesi oldu) 50 numarada dünyaya geldi.
1933 yılında merhum İbrahim Tusder'in götürdüğü bir Altay maçında KSK'ye sevdalandı.
1936'da Türkiye Şampiyonu yelkenci Refik Çullu'nun şarpide flokçusuydu. 1941'de KSK kongre üyesi oldu.
1944'te de yöneticiliğe başladı.
Emin Birsel, Dr.Orhan Alpyörük, Muhittin İşçimenler, Reşat Çelebi, İsmail Özerk (Ateş'in babası), Sezai Akdağ, Selçuk Yaşar, Aydın Kaymak, Melih Yücel, Bedii Tuaç, Erol Özışıkçılar'ın yönetiminde görevler yapıp başkanlığa getirildi.
1940-1970 yılları arasında basketbol, voleybol, atletizm, yüzme-sutopu, hentbol ve yelken branşlarında Türkiye şampiyonluklarında hep önder oldu. Uzun yıllar KSK Divan Başkanlığı yaptı, Basketbol Federasyonu üyeliğinde bulundu. Hayatı boyunca Karşıyaka'da basketbolun ayrı bir şube olması için çaba gösterdi. İzmir'in bir zamanlar metalurji devi olan METAŞ'ın Kaf-Kaf'a desteği için aracı oldu, uzun yıllar başkanlık ve yönetimini üstlendi. Seni İzmir en azından dalya derken görmek istiyor Tahir ağabey.
Sağlıklarla.
Türk kadınlarında kalp krizi riski yüksek
Ani kalp krizi nedeniyle ölüm oranının Avrupa ortalamasına kıyasla daha yüksek olduğu Türkiye'de kalp krizi riskinin azaltılmasına yönelik çalışmalar yapan Türk Kardiyoloji Derneği, ülkemizdeki kalp krizi riskini masaya yatırdı. Türk Kardiyoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Mahmut Şahin'e göre, kalp krizi ve koroner hastalıkların genellikle erkeklerde görüldüğü gibi yanlış bir kanı olsa da, Türkiye'de tam tersi bir durum söz konusu.
Genellikle şişman olan, az hareket eden ve kolesterolü yüksek olan Türk kadınlarında kalp krizi risk faktörleri daha yüksek seviyede. Bu genel risk faktörlerinin yanı sıra, gebelik sırasında görülen yüksek tansiyon, gebelikte aşırı kilo alımı, bu kiloların 1 yıl içinde verilememesi, erken doğum ve depresyon şeklinde kadınlara özgü risk faktörleri de koroner hastalık riskini artırıyor. Ancak bu risk faktörlerinin genel risk faktörleri kadar iyi teşhis edilememesi, kadınlarda görülen kalp krizine bağlı ölümleri artırıyor.
Türkiye'deki koroner kalp rahatsızlığına bağlı ölümlerin en sık ölüm nedenleri arasında olduğunun altını çizen Prof. Dr.
Lale Tokgözoğlu, "Türkiye'de ani kalp krizi geçiren kişilerin bu kriz sebebiyle 1 yıl içinde ölüm oranı yüzde 32. Bu oran Avrupa ortalamasının bir hayli üstünde.
Koroner kaynaklı ölümlerde Avrupa ülkeleri arasında erkeklerde ikinci, kadınlarda ise ilk sırada yer alıyoruz" diyor.
Türk Kardiyoloji Derneği'nin önceki Başkanı Prof. Dr. Lale Tokgözoğlu, Türkiye'de her yıl ani kalp krizine bağlı olarak 100 bin civarında ölüm meydana geldiğini belirtirken, bir kez kalp krizi geçiren hastanın yeniden kalp krizi geçirme riskinin sürdüğünü vurguladı.