Baş başa vermeyince taş yerinden kalkmaz

2 Nisan'da Allah izin verirse İzmirli gazeteciler, yeni dönem başkanlarını seçmek için sandık başına gidecek. Başkanlık için şu ana kadar Ali Ekber Yıldırım, Deniz Kezer, Misket Dikmen, Mustafa Oğuz ve Yener Özkesen adaylığını açıkladı. Son anda bir sürpriz olmazsa beş isim başkanlık için yarışacak.

Meslektaşlarımız şunu unutmasın: "Baş başa vermeyince taş yerinden kalkmaz." Eğer bazı taşları yerinden oynatmamız gerekiyorsa iyi düşünüp baş başa vermemiz gerekiyor. Bir insanın gücü sınırlıdır, tek başına her işi yapamaz. Kimi zor işleri yapması için de başka insanların gücüne, işbirliğine ihtiyaç duyar. Güçler birleştirilince zor işlerin yapılması da kolaylaşır. Çünkü birlikten kuvvet doğar.

KAFALARDAKİ SORU İŞARETLERİ

Cemiyet seçime giderken İzmirli gazetecilerin kafalarındaki soru işaretlerinin de ortadan kalkması lazım. Özellikle Ali Ekber Yıldırım, Nesrin Coşkun, Atila Sertel yönetiminden neden istifa ettiklerini açık ve net bir şekilde anlatmalılar. "Fikir ayrılığına düştük", "Gördüğümüz lüzum üzerine" gibi klasik bir açıklama olmamalı. Neden fikir ayrılığına düştüklerini ortaya koymalılar. Bir diğer başkan adayı Misket Dikmen de her şeyi açık ve net olarak ortaya koymalıdır.

Hafta içerisinde İzmir Gazeteciler Cemiyeti'nin gönderdiği faaliyet raporu elime geçti. Ancak o bilanço tablosundan inanın bir şey anlamadım. Kime sorduysam onlar da bir şey anlamamamış. Sanırım Genel Kurul'da denetim kurulu üyeleri gelir gider tablosunu kalem kalem açıklayacaktır. Yoksa bu halde eski yönetimin ibra edileceğini sanmıyorum, en azından ben bu haliyle o mali tabloyu ibrası için "Hayır" oyu vereceğimi şimdiden yazıyorum.

OLURA OLMAZ, OLMAZA OLUR DENİR Mİ?

Biliyorsunuz Atila Sertel, milletvekilliği sevdasıyla yanıp tutuşuyor. İki dönemdir Türkiye Gazeteciler Federasyonu ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanlığı'nı yürüten Atila Sertel, her iki meslek örgütündeki yetkilerini devrederek, İzmir 2. Bölge'den CHP Milletvekili aday adayı olduğunu açıkladı. Bugün de CHP 2. Bölge'den aday olmak için ön seçime giriyor. Şimdi Atila Sertel ile ilgili kafama takılan soruları başta gazeteci dostlarımla ve CHPlilerle paylaşmak istiyorum.

* Benim bildiğim kadarıyla YSK, aday adaylarının kamu kurumlarındaki görevlerinden istifa etmesini şart koştu. Atila Sertel bu şartlara uydu mu?

* Eğer YSK'nın şartlarına uyduğunu iddia ediyorsa Basın İlan Kurumu, kamu kurumu değil mi? Basın İlan Kurumu, kamu kuruluşu ise Atila Sertel buradaki genel kurul üyeliğinden neden istifa etmedi?

* İGC Başkanlığı'ndan istifa ettiğini söyleyen Atila Sertel, Şubat ayında yapılan Basın İlan Kurumu Genel Kurulu'na İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı olarak nasıl katıldı?

* CHP'liler tarafından Milletvekili adayı olarak gösterilirse kamu kurumundaki üyeliğinden istifa etmeyen Atila Sertel ile ilgili YSK ne karar verir acaba?

* Bir kişi Atila Sertel'in Basın İlan Kurumu'ndaki görevinden istifa etmediği için milletvekili adayı olup olmayacağını YSK'ya sorar da "Aday olamaz" denilirse CHP'liler ne der acaba?

* Atila Sertel, İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanlığı'na yeniden aday olursa İzmirli gazetecilerin tavrı ne olur?